Ziya Kalkavan saygıyla anıldı
İMEAK Deniz Ticaret Odası tarafından yaşamında Denizcilik Bakanlığı’nın kurulması için büyük çaba gösteren, ancak vefatından sonra kurulan Bakanlık için, denizciliğin duayeni Ziya Kalkavan’ın mezarı başında bir anma töreni düzenlendi.
En büyük ideallerinden biri olan Deniz Ticaret Odası’nın 1982 yılında kuruluşunu gerçekleştiren Ziya Kalkavan, böylece denizcilik sektörünü bir çatı altında toplamayı başarmış ve daha sonraki yıllarda da Denizcilik Bakanlığı’nın kurulması için aktif bir mücadele vermişti. Hatırlanacağı üzere Ulaştırma Bakanlığı unvanı, 1 Kasım 2011 tarihinde “Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı” olarak değiştirilmişti.
Denizcilik Bakanlığı’nın kurulması için büyük çaba gösteren ancak bakanlığın kuruluşunu göremeden vefat eden Ziya Kalkavan için, 23 Kasım 2011 Çarşamba günü mezarı başında bir anma töreni düzenlendi. Törene; Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, Armatörler Birliği Başkanı Şadan Kalkavan, Denizcilik Müsteşarlığı İstanbul Bölge Müdürü Cemalettin Şevli, DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, DTO Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, yönetim kurulu üyeleri Şadan Kaptanoğlu, Tamer Kıran, Alev Tunç, Recep Düzgit, Rıdvan Kartal, TOBB Deniz Ticaret Odaları Konsey Başkanı ve Ziya Kalkavan’ın oğlu Sefer Kalkavan, torunu Ziya Kalkavan, Halis Kalkavan, TOBB Sektör Meclis Başkanı Erol Yücel, Turkon Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Kalkavan, Mehmet Kalkavan, Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Kamil Sağ, DTO Meclis üyesi Adil Göksu, GİSBİR Başkanı Murat Kıran, Piri Reis Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Alp Özalp, TOBB eski başkanı Fuat Miras başta olmak üzere denizcilik sektörünün önde gelen isimleri ve gazeteciler katıldı.
Yeri asla doldurulamaz, örneği asla bulunamaz
Anma töreninde önce hocanın eşliğinde dualarla denizciliğin duayeni Ziya Kalkavan saygıyla anıldı. Ardından da DTO Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu bir konuşma yaptı. Konuşmasına “İnsanlar vardır, zamana ve mekâna sığmazlar… Her yerde ve her zaman aranırlar, her zaman ve her yerde yoklukları hissedilir” diye başlayan Kaptanoğlu şöyle devam etti: “İşte Türk denizciliğin büyük ismi rahmetli Ziya Kalkavan, daha doğru bir deyişle Ziya Amcamız bu müstesna insanlardan birisidir. Ziya Amcamız öylesine seçkin, öylesine farklı, öylesine renkli bir kişilik ki… Yeri asla doldurulamaz, örneği asla bulunamaz. Bugün Türk Denizciliği dendiği zaman akla gelen ilk isim Ziya Kalkavan’dır. O bütün bir ömrünü Türk Denizciliği’nin gelişmesine, Türk Denizcilerinin birlik ve beraberliğine adamıştı. Örgütlü toplumun henüz telaffuz bile edemediği yıllarda o örgütlü toplumun önemini ve etkisini kavramış, lider yaratılışı ile sektörümüzde bunu sağlamış bir önderdi. Ziya Amca sorunların üzerine cesaretle giden, zeki, inatçı, takipçi ve sevimli tavrıyla sorunların çözümünü sağlamayı bilirdi. Bizler onun yokluğunun doldurulamayacağını bilmemize rağmen, bugün birlik ve beraberliğimizi muhafaza edebiliyorsak, sosyal yaşamın gereklerini yerine getirebiliyorsak ve Türk denizciliğini bir yerlere taşıyabilmişsek, onun öğretmenliğine, öncülüğüne ve liderliğine çok şey borçluyuz. Bugün onun mezarı başında, dostları, yakınları, Türk Denizcileri olarak onu hasretle ve minnetle anıyoruz. Ancak bugün onunla bir sevinci de paylaşmak istiyoruz. Ziya Amcamız denizi ve denizciliği inanılmaz bir coşkuyla severdi…
Türkiye için denizciliğin önemini ve değerini herkesten çok hissederdi. Ülkemizin en zor en umutsuz dönemlerinde bile denizciliğimizi bir çıkış kapısı olarak görürdü. En büyük arzusu Türk devletinin denizciliği ciddiye alması, denizciliği yüceltmesi ve ona sahip çıkmasıydı. Bu arzusunun gerçekleşmesinin yolu olarak da ısrarla ve inatla Denizcilik Bakanlığı’nın kurulmasını isterdi. Bu yolda çok mücadele etti. Geçen dönemlerin siyasi konjonktürü içerisinde bunu gerçekleştirmeye tam olarak muvaffak olamadık. Ancak bugün burada onun kabri başında, onun evlatları olarak iftiharla bir sevinci, bir özlemi, bir ideali gururla paylaşıyoruz. Ülkemizin artık bir Denizcilik Bakanı var. Bunu gerçekleştiren Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin başbakanına, değerli bakanımıza ve onların çalışma arkadaşlarına minnet ve şükranlarımızı sunmak istiyorum.
Sevgili Ziya Amca, ruhun şad olsun, senin açtığın yolda, başımız dik, alnımız açık yolumuza inançla ve kararlılıkla devam ediyoruz. Sana ve senin ebediyete intikal etmiş mücadele arkadaşlarına dualar ediyoruz. Seni çok özlüyoruz ve Allah’tan sana sonsuz rahmetler niyaz ediyoruz”.
Ziya Amca çok özel bir insan
Cengiz Kaptanoğlu’nun ardından DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan merhum Ziya Kalkavan ile ilgili bir konuşma yaptı. Metin Kalkavan Ziya Kalkavan ile çalışma şansı bulamadıklarını, ama kendisinin çok değerli ve özel bir insan olduğunu belirtti ve şöyle devam etti: “Dilerdim ki, son 2-3 sene hariç denizciliğin ilerlemesini görmesini isterdim. Gerçekten denizcilikle özdeşleşmiş, hala nereye gidersek gidelim, seneler oldu, Ziya amca her yerde karşımıza çıkıyor. Özellikle Anadolu’da her yerde karşımıza çıkıyor. Çok özel bir insan. Nur içinde yatsın, Allah rahmet eylesin”.
“Kendisi ile çok derin bir ilişkimiz oldu”
Adil Göksu da, sözlerine “Geçmişe yönelik nice hatıralarım var. Bunların başında da değerli büyüğümüz Ziya Ağabeyimiz var” diyerek başladı ve şöyle devam etti: “Kendisi ile çok derinine bir ilişkimiz oldu. Hatırladığım ve zihnimden çıkmayan bir sürü olay var. Bunlardan sadece ufak birini anlatacağım. Rize Vakfı kurulduğunda oraya rahmetli Ziya Ağabeyimizin bir büstünü koydular. Yönetim kurulu da bu büstün altına bir şey yazılması gerektiğini belirleyerek, benim yazmama karar verdiler. Ben de onu çok güzel anlatan şu satırları yazdım: “Deniz dedi, dost dedi. Çalıştı, çabaladı, didindi. İnancından taviz vermedi. Lider oldu, zaman doldu”. Ruhu şad olsun…
virahaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.