Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, aylık olarak düzenlenen İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Toplantısı’na katıldı.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Kasım ayı Meclis Toplantısı’na; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir Valisi Mustafa Toprak, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka, Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, Kıtı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz, Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Salih Orakçı, İstanbul Liman Başkanı Gani Aygün, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim ve Meclis üyelerinin yanı sıra çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.

“KRİZİN ETKİLERİ AZALIYOR”

Hayat devam ediyor. İyi olan zamanlar da var, iyi olmayan zamanlar da var. İkisinin ortası da var. Şuan ikisinin ortasındayız. 2008’e kadar herkes yelkenlerini doldurdu. İşler iyi gidiyordu. Krizin etkisini en fazla hisseden sektörlerin başında biz geldik. Küresel ticaretin finansmanı çöktü. Balon patladı. Finansman çökünce ticaret, ticaret çökünce finansman çöktü. Küresel ticaretin yüzde 90’ı deniz yoluyla yapılıyor. Ama krizin etkileri gittikçe azalıyor. Dünya nüfusu artıyor. İhtiyaçlar devam ediyor. Krizin sonsuza kadar sürmesi beklenemez. Onun için denizcilik her zaman var olmaya devam edecek. Hz. Nuh’tan beri denizcilik devam ediyor. Karamsar olmayı gerektirecek fazla mazeretimiz yok. Ama iyimser olmayı gerektirecek çok imkanımız var. Krizin sebepleri bizden kaynaklanmıyor. Bu bizim krizimiz değil. Ama sonuçları bizi etkiliyor. Şunu unutmamak gerekir; dünyada ekonomisi ayakta olan beş ekonomiden birisi Türkiye. Taşımacılık sektöründeki krizden en az etkilenen ülkelerin başında Türkiye geliyor.

“ÖZELEŞTİRİ YAPMAMIZ LAZIM”

Krizle yeniden karşılaşabiliriz. Acaba biz bu dönemden ne ders aldık? Aynı hataları tekrarlamamak için neler yaptık? Sorgulamamız lazım. Ortak akıl toplantıları yaptık.Bu toplantıların içinde her şey var , kriz yok. Çünkü kriz kimsenin aklına gelmiyor. Çok fazla gemi yapıldı. Frenleyemedik. Bunu küresel krize bağlamak ne kadar adil? Özeleştiri yapılması lazım. Biz içinde bulunduğumuz şartları en iyi şekilde okumak mecburiyetindeyiz. Krizin beşinci yılına geliyoruz. Bir politika ortaya konulabilmiş değil.

“AVRUPA BATMIŞ DURUMDA”
 

Avrupa, Almanya’nın sırtında daha ne kadar gidecek? Bir hedef koyamıyor. İspanya gibi bir ülkede genç işsiz oranı yüzde 52. Yunanistan batmış, yaprak kıpırdamıyor. Allah’a şükür hepsinden durumumuz iyi. Etrafımız ateş çemberi. Irak,Suriye, Mısır,İsrail yok. Avrupa ile ticaretimiz yüzde 30’lara geriledi. Ama bizim ekonomimiz büyümeye devam ediyor. Nasıl oluyor? Artık bizim insanlarımıza sınırlar dar geliyor. Her yerde bizim insanımız var. Her yerde bizim insanımız ticaret yapıyor. İsveç, Polonya, Finlandiya’da iş yapan firmalarımızı gördüm gururlandım. Bu ülkeler bize 90’lı yıllarda cüzamlı gibi bakan ülkelerdi. Bizim yaptığımız başarıları söylemek zorunda kalıyorlar. Bugün İsveç Türkiye’nin bayraktarlığını yapıyor.

“DENİZCİLER BÜYÜK DÜŞÜNÜR”

Türkiye için sürekli mücadele ediyoruz. Büyük düşünmemiz gerekiyor. Denizciler büyük düşünür. Piri Reis’in torunlarıyız. Okyanusa bakıp, görebildiğimiz kadar görmemiz lazım. Denizciler uzak görüşlü, küresel düşünen, ufak meseleler içerisinde kaybolmayan bir sektör değil. Gönüllü denetim yaptık. 30 ülke arasında en az olgusu olan ülke Türkiye. Türkiye 2006’da gemilerini lamdan çıkaramıyordu. Bu yıl 13 gemimiz tutuldu. Konteynerde 2 milyon TEU altında almışız. Bu seneyi 7.2 TEU ile kapatıyoruz. Denizcilik yerinde durmuyor. Bir çok liman yapılıyor. İhtiyaç olmasa niye yapalım bu limanları? Daima ileri bakacağız. Dünya ticaret filosunu oluşturan 30 ülkeden 13. ülke Türkiye. Kendimizi küçük görmeyelim. En büyük 16. ekonomi Türkiye.
 

“TEŞVİK KALICI ÇÖZÜM DEĞİL”

Türk bayrak, yabancı bayrak hiç önemli değil. Bunların hepsi bizim gemimiz. Krize rağmen Uzak Doğu’daki siparişlerin çoğu Türklerin. Destekler, hiçbir zaman bir sektörün gelişmesi için katkı sağlamaz. Geçici tedbir olarak düşünülebilir. Teşviğin kalıcı çözüm olduğunu düşünen ülkelerin hepsi geri çekildi. Avrupa, ülkelere hep destek verdi. Hangisinde gemi inşa sanayisi kaldı? Hiçbirinde yok. Mutlaka acil konular olur, tedbirler alınır. Verilmiştir de. Gemi inşaya da destek verildi. ÖTV’siz yakıt sürekli gündemde. Kaçakçılıkla ilgili mücadele veriyoruz. Ro-Ro taşımacılığında 2010-2013 arası 10 tane yeni hat oluştu. 9 bin bağlama kapasitesinden 17 bine çıktık. Balıkçı barınağı sayımız 213’e çıktı. Kruvaziyer turizminde 4. sıradayız. Yüzde 541’lik bir artışla 2 milyon 200 bin yolcuya ulaşmışız. 12 destinasyona çıkmışız. Türkiye’ye yetmez. Akdeniz’deki deniz turizm pastasında daha fazla pay almamız lazım. Biz önünüzde rehber oluruz.

“AFRİKA’YLA TİCARET GİDEREK BÜYÜYOR”

Afrika’ya üç ülkeye uçuşumuz vardı, şuan 35 ülkeye uçuşumuz var. 12 büyükelçilikten 26 büyükelçiliğe çıktık. Afrika’yla ticaretimiz 21 kat arttı. Afrika’yla ticareti geliştirmeseydik, Avrupa ve Suriye’deki kayıpları nasıl karşılayacaktık? Ticaretimiz hala da artmaya devam ediyor. Siz yapacaksınız, biz de nefesiniz bittiği yerde yanınızda olacağız. Denizcilikle ilgili hiçbir işin içinde biz olmayız. Demir yollarından da çıktık. Havacılıkta tekel vardı. Türkiye’de havacılığın adı yoktu. 76 milyonluk Türkiye’nin yurtiçi yolcu sayısı 8 milyondu. Şimdi 65 milyon. Havacılıkta büyüme yüzde 15’in altına düşmedi. THY nasıl 60 noktadan 232 noktaya uçar hale geldi? THY dünyada 7. sırada. Bunların hepsinin arkasında serbestleşme var.

virahaber.com