Yat turizminde yaşanan en büyük problem yatçılar için uygulanan 90 gün vize problemiydi. Ülkeye gelen bir yatçı ancak 90 gün ülkede kalabiliyor, ardından da yurtdışına çıkmak zorunda kalıyordu. Yatçının tekrar ülkeye girebilmesi için ise 90 gün daha beklemesi gerekiyordu. Türkiye'deki marinalar tarafından durumun olumsuzluğu dile getirilmesi ile birlikte düzenlemenin tekrar gözden geçirileceği açıklanmıştı. Ancak oturma izni ile ilgili yapılan düzenleme yat turizmine bir darbe daha vurdu. İkametgah almak için bir çok prosedürü yerine getiren yatçılara en fazla 1 yıl oturma izni veriliyor, kişi eğer bu bir yıl süresince 120 günden fazla yurt dışında kalır ise de oturma izni iptal ediliyor. Alanya Marina Halkla İlişkiler Sorumlusu Ebru Önder, yeni yapılan düzenlemenin olumsuz etkilerine değindi. Önder, prosedür fazlalığı ve son yapılan düzenlemeler ile birlikte çok sayıda yatçının Yunanistan ve İtalya'ya gittiğini 2015 yılının yat turizmi açısından çok olumlu görünmediğini söyledi. Önder, "Alanya Marina olarak dünyanın bir çok ülkesinden yabancı misafirlere evsahipliği yapıyoruz. Ancak geçen senelere nazaran bu sene bir düşüş bekliyoruz. Son 2015 sezonu için özellikle yapılan ikamet ve Türkiye'de kalış süreleriyle ilgili yapılan düzenlemelerle prosedürlerin uzun sürmesi sebebiyle bazı yatçılar Yunanistan ve İtalya'yı tercih ediyorlar. Bu yüzden bir çok yatçı kaybedeceğimizi düşünüyoruz. Eğer bununla ilgili yapıcı düzenlemeler olursa ki misafirlerimizin talebi bu yönde, tekrar geri döneceklerini ve ayrılmak istemediklerini belirtmekteler. Bir düzenleme olursa hem turizme katkı olur hem de ülkeyi terk edişin önüne geçilir" dedi.

'YASALAR YENİDEN GÖZDEN GEÇSİN'

 Mevcut uygulamaların gözden geçirilerek revize edilmesi gerektiğini belirten Önder, "90 gün kalış süreleri var, ikamet almayan yatçılarımızın. Yabancı pasaporta sahip oldukları için turist vizesiyle 90 günlük ülkeye giriş çıkış yapmaları gerekiyor. Bazı prosedürler değişti uzun zaman alabilen işlemler yapmak gerekiyor. 120 gün kalma süresiyle ilgili sıkıntı var. İkamet alanlara da 1 yıllık veriliyor. Yurt dışına çıktıklarında da 120 günden fazla kalmamaları gerekiyor aksi takdirde ikametleri otomatik iptal ediliyor. Bu da gittikleri yerlerde işlerinin uzamasından dolayı sıkıntı yaratabiliyor. O yüzden bunların tekrar düşünülerek gözden geçirilmesi yatçılar için kolaylık sağlayacaktır" diye konuştu.

KAVŞAK KRİZİ

Öte yandan çevreyolu birinci tünel ile ikinci tünel arasında bulunan Akhan Mevkii'ndeki kavşak tehlike saçıyor. Bir haftada iki ölümlü, çok sayıda da maddi hasarlı kazanın yaşandığı kavşakta bir de belediye otobüslerinin durak problemi tehlikenin boyutunu arttırıyor. Kavşağın bir tarafında yerleşim birimleri bir yanında da Alanya Marina Yat Limanı bulunuyor. Bu kavşak bir haftada iki ölümlü kazaya ev sahipliği yaptı. Çok sayıda maddi hasarlı kazanın da yaşandığı kavşakta sinyalizasyon yok ve Antalya istikametinden gelen araçlar yokuşun verdiği ivme ile birlikte süratli bir biçimde kavşaktan geçiş yapıyor. Bu durum bir çok kazayı da beraberinde getiriyor. Aynı kavşakta yaşanan bir diğer problem de halk otobüslerinin duraklarının kavşağın gerisinde kalması. Bu nedenle otobüsler kavşaktan dönüş yaptıktan sonra ters yönde geri geri gitmek zorunda kalıyor. Kavşaktaki problem Alanya Marina'da kalan yatçılar tarafından da tepki çekiyor. Alanya Marina Halkla İlişkiler Sorumlusu Ebru Önder, yat sahiplerinin kavşakla ilgili sık sık şikayetlerde bulunduklarını ifade etti. Önder, "Biz yönetim olarak konuyla ilgili yazışmalar yaptık, bir an önce güvenlik önlemi alınmalı" dedi.
 

virahaber.com