Yanlış hesap Bağdat’tan döndü
Türk Loydu seçimlerindeki usulsüzlüğü Danıştay tescilledi.
Ayşe Olcay - Vira Haber
2011 yılında gerçekleşen Türk Loydu Yönetim Kurulu adayları ile ilgili yapılan usulsüzlük Danıştay tarafından tescillendi.
TMMOB Gemi Mühendisleri Odası üyeleri Şebnem Helvacıoğlu, Muzaffer Erdal Kılıç, Mustafa İnsel, Binnur O’Connor tarafından denizcilik sektörünü mensuplarına gönderilen yazıda 2011 yılında gerçekleşen Türk Loydu Yönetim Kurulu adayları ile ilgili yapılan usulsüzlüğün Danıştay tarafından da tescillendiği belirtildi.
Konuyla ilgili defalarca haber yaptığımız ve bu durumun yanlış olduğunu belirttiğimiz halde, değişik zamanlarda isimsiz kişilerce defalarca hakarete maruz kaldık. Sizlere geçmişte yaptığımız haberleri de aktaracağız ama önce davayı açan kişiler tarafından yapılan açıklamayı dikkatinize sunuyoruz.
TMMOB Gemi Mühendisleri Odası üyeleri Şebnem Helvacıoğlu, Muzaffer Erdal Kılıç, Mustafa İnsel, Binnur O’Connor tarafından kamuoyuna gönderilen yazı şu şekilde:
“Sayın Denizcilik Sektörü Mensupları
2011 yılında TMMOB Gemi Mühendisleri Odası'nda (GMO) gerçekleştirilen, Türk Loydu yönetim kurulu adaylarının belirlenmesi için yapılan seçimlerdeki usulsüzlükler Danıştay tarafından tescillenmiştir.
GMO da 28 Mart 2011, günü yapılan seçimlerde yabancı klas kuruluşu çalışanı/temsilcisi olan Osman Kolay, İhsan Elal, İhsan Altun ve Hüsnü Çalışkan mevzuata ve mesleki etik ilkelere aykırı olarak seçim sürecinde yer almış, dahası bütün uyarılara rağmen üçü fiilen oy kullanmıştır.
Yönetmelikler gereği GMO yönetim kurulunun görevi/sorumluluğu Seçici kurulu belirlemek olmasına rağmen, dönemin GMO yönetim kurulu başkanı Osman Kolay, YK sekreteri İhsan Elal, YK üyesi İhsan Altun fiilen seçici kurulda yer almıştır.
Seçimler sırasında yapılan itirazlara karşılık Tamer Yılmaz tarafından "mahkemeye başvurun" denmesine rağmen sorunun GMO içinde çözülmesi için öncelikle GMO Onur kuruluna başvuru yapılmıştır. Ancak, bu başvuruların dönemin GMO Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kolay’ın bizzat engellenmesi ile GMO Onur Kurulu çalıştırılmamıştır.
GMO daki ön seçim ile Türk Loydu'na seçilen 10 aday arasında yer alan Tamer Yılmaz, Mesut Güner, Süleyman Genç, Nuri Uygur ve Şaban Tolga Cihangiroğlu, diğer adaylar olan Sevilay Can, Mustafa Karakuş, Halil Özer, Durkaya Avcı'nın Türk Loydu yönetim kurulunda yer almaktan son anda vazgeçmesi ile Türk Loydu genel kurulunda seçim süreci işlevsiz bırakılarak Türk Loydu yönetim kurulunda yer almışlardır.
Yapılan her türlü başvurunun Osman Kolay tarafından engellenmesi üzerine İstanbul İdare mahkemesine başvurulmuş, İstanbul 1. İdare Mahkemesi 2012/1967 sayılı kararı ile 2011 yılında yapılan seçimlerin iptal edilmesi kararını almıştır.
Ancak, Osman Kolay başkanlığındaki GMO yönetim kurulu Danıştay'a temyize gitmiş, Danıştay 8. Dairesi itirazları yerinde görmeyerek 25 Mayıs 2016 tarihli 2016/5799 sayılı kararı ile İstanbul 1. idare mahkemesinin 28 Mart 2011'de GMO'da yapılan hukuka uygun olmayan seçimlerin iptal kararını onamıştır.
Bu durumun sorumluları hakkındaki hukuki işlemlerin devam ettiği, sektörümüz mensuplarına saygı ile duyurulur.
Şebnem Helvacıoğlu, Muzaffer Erdal Kılıç, Mustafa İnsel, Binnur O'Connor”
Yanlış hesabın Bağdat'tan döneceğini söylemiştik
Geçmişte hem Virahaber’de hem de o günkü adıyla Kara&Deniz Gazetesi’nde benim adımla yayımlanan haberde durumu delilleri ile ortaya koyarak, “Türk Loydu’na Hileli Çalım” başlığı ile haberi vermiştik. İşte o manşet ve o haber…
“TMMOB Gemi Mühendisleri Odası’nın (GMO) Türk Loydu Vakfı Yönetim Kurulu’nda temsil edecek 5 asil, 5 yedek üyenin seçiminde, Gemi Mühendisleri Odası’nın Ana Yönetmeliği ihlal edilerek skandal bir olaya imza atıldı ve hileli bir seçim gerçekleşti.
Gemi Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nde açıkça belirtilen “Seçici heyet üyeleri içinde halen diğer klas kuruluşlarında çalışan kişiler var ise, bu kişilerin heyet üyeliği askıya alınır” maddesi işletilmeyerek, başka klas kuruluşlarında çalışan 3 kişiye oy kullandırıldı.
Gemi Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve Güney Kore Loydu Temsilcisi Osman Kolay’ın toplantıda etik olarak bulunmaması gerekirken, Seçici Kurul toplantısında katılması ise, skandalın ikinci perdesini açtı.
20 Mart 2011 tarihinde TMMOB Gemi Mühendisleri Odası’nda Türk Loydu Yönetim Kurulu adaylığı seçimleri gerçekleşti. 23 Aday arasında yapılan seçimlerde 10 kişi Türk Loydu Yönetim Kurulu Aday adayı olarak seçildi. Seçici üyeler arasında bulunan 3 kişinin başka klas kuruluşlarında çalıştıkları, bu nedenle oy kullanamayacakları yönünde sözlü ve yazılı olarak yapılan itirazlara rağmen söz konusu itirazlar dikkate alınmayarak, divan inisiyatifi ile bu kişilere oy kullandırıldı.
Gemi Mühendisleri Odası üyeleri yanlışlığı düzeltmek için İstanbul 1. İdare Mahkemesi’ne başvuru yaparak, GMO’nun Ana Yönetmeliği’nde yer alan 50. Maddenin (b) şıkkı gereği seçimlerin iptali istendi. İstanbul 1. İdare Mahkemesi de, 20 Mart 2011 tarihinde Türk Loydu Genel Kurulu için yapılan aday seçiminin yürürlüğünü durdurdu. Ardından GMO mahkemeye itiraz dilekçesi verdi. Bunun sonucunda bu kez mahkeme, yürürlüğün durdurulmasının iptaline karar verdi. Mahkeme süreci devam ederken, 29 Nisan 2011 tarihinde, Türk Loydu Genel Kurulu’nda Yönetim Kurulu seçimleri yapılacak.
3 seçici kurul üyesi hileli oy kullandı
Seçici heyette yer alan, Polonya Loydu ve INSB’nin Türkiye Temsilcisi İhsan Altun, Fransız Loydu Bureau Vertitas’ta çalışan İhsan Elal ve INSB’de Sörvey olarak görev yapan Hüsnü Çalışkan TMMOB Gemi Mühendisleri Odası’nın (GMO) Türk Loydu Vakfı Yönetim Kurulu’nda temsil edecek 5 asil, 5 yedek üyenin seçiminde oy kullandı.
Seçici heyet toplantısı sırasında iki kere bu konuda söz alan Türk Loydu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa İnsel’in ısrarla bu kişilere oy kullandırılmaması gerektiği uyarısı yapmasına ve bunun etik olarak da doğru olmadığını belirtmesine rağmen Divan Heyeti tarafından bu itirazlar reddedildi. Aslında Güney Kore Loydu’nun Türkiye temsilcisi olan GMO Başkanı Osman Kolay’ın da Türk Loydu yönetim kurulu üyelerinin seçildiği bu toplantıda yer alması, ciddi bir etik ihlali olarak dikkat çekiyor.
Yabancı klasta çalıştıklarını itiraf ettiler
Toplantı sırasında tutanaklara da geçen bilgilere göre, İhsan Elal, aslında Bureau Veritas’ın danışmanlık şirketi olan Tecnitas’ta çalıştığını ve plan onayı yapmadığını beyan etti. Ancak Bureau Veritas’ın İTÜ’ye gönderdiği yazı bunun tam aksini kanıtlıyor. Belgelere göre, İhsan Elal, Bureau Veritas çalışanı olarak görülüyor. Bu da, GMO Ana Yönetmeliği’nin 50. maddesinin (b) şıkkına tamamen aykırı bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Diğer taraftan zaten Tecnitas’ın Türkiye’de fiili olarak tüzel kişiliği de bulunmuyor.
İhsan Altun ve Hüsnü Çalışkan ise beyanlarında ve verdikleri dilekçelerde INSB’de çalışmadıklarını belirtiyorlar. Ancak İhsan Altun Kara&Deniz Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, INSB ile o sırada henüz sözleşme imzalamadıklarını belirtmekle birlikte, onlar adına gemilere sörveye gittiklerini söyleyerek, yabancı klâs kuruluşları adına çalıştığını itiraf ediyor. Eğer amme yararına (!) yapmıyorlarsa yaptıkları iş karşılığında INSB’den para aldıkları gerçeğinden hareket etmek kaçınılmaz görünüyor. Ancak zaten İhsan Altun’un INSB Gözetim ve Danışmanlık Ltd. Şti.’nin, Yunanistan-Pire Ticaret Sicili’ne kayıtlı INSB-International Naval Survey Bureau adlı Yunan klâs kuruluşunun Türkiye Temsilcisi olduğu da ticaret sicilinde belirtiliyor. Ticaret Sicil Belgesi’ne göre İhsan Altun, bu şirkette hem ortak, hem de yetkili olarak görev yapıyor ve bu yetkinin de 15.03.2017’ye kadar geçerli olduğu belirtiliyor. Hüsnü Çalışkan ise aynı şirkette sörveyör olarak görev yapıyor.
Milli klas kuruluşu Türk Loydu, korumasız kaldı
Gemi Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliği’nde açıkça belirtilen “Seçici heyet üyeleri içinde halen diğer klâs kuruluşlarında çalışan kişiler var ise, bu kişilerin heyet üyeliği askıya alınır” maddesi ile Milli Klas Kuruluşu Türk Loydu’nun yabancı klas kuruluşlarının karşısında rakiplerinin etkisinden korunması konusunda tedbir alınmış, Yönetim Kurulu adaylarını belirleyen heyette ve bunun doğal sonucu olarak da yapılan seçimde, diğer klas kuruluşlarında çalışan kişilerin etkili olmalarının engellemesi amaçlanmıştır.
Uzman görüşlerine göre, “Denizcilik Müsteşarlığı tarafından kabul edilen ya da tanınan başka bir klâs kuruluşu” ifadesi yerine, sadece “başka bir klâs kuruluşu” ifadesinin kullanılmış olması noktasında amaç; burada sözü edilen “klâs kuruluşu”nun Denizcilik Müsteşarlığı tarafından “kabul edilmiş” ya da “tanınır” olmasının bu konu açısından bir önemi olmadığı şeklinde belirtiliyor. Çünkü Türk Loydu uluslararası arenada diğer klas kuruluşları ile rekabet ediyor.
Yunan klas kuruluşu INSB, Türk Loydu'nun rakibi
Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) tanıdığı, International Naval Surveys Bureau (INSB) Yunanistan orijinli bu kuruluşun olduğu belirtilerek, Belize, Kamboçya, Komoros, Cook Islands, Dominik, Honduras, Panama ve Saint Vincent & Grenadines devletlerinin Denizcilik İdareleri tarafından kendi bayraklarını taşıyan gemilerde devlet adına “Sörvey ve Sertifika” düzenleme konusunda yetkili kılındığı kaydediliyor.
İsmi geçen denizcilik idareleri arasında yer alan Kamboçya, Komoros ve Saint Vincent & Grenadines açısından International Naval Surveys Bureau (INSB) Türk Loydu’nun rakibi konumunda. Türk armatörlerinin bazılarının adı geçen üç devletin bandırası altında gemilere sahip oldukları ve işlettikleri de bilinen bir gerçek.
GMO Başkanı'ndan skandal açıklama
Gemi Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kolay’ın Kara&Deniz Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, ulusal klas kuruluşumuz olan Türk Loydu’nun seçimlerinde yaşanan bu olayların art niyetten kaynaklandığını belirterek, İhsan Elal, İhsan Altun ve Hüsnü Çalışkan’ın oy kullanmalarında hiçbir sakınca olmadığını belirtmesine rağmen, adı geçen isimlerin yabancı klas kuruluşlarından hizmet adı altında maaş aldıklarını itiraf etti. GMO Başkanı Kolay, Tecnitas’ın merkezi Fransa’da olan Bureau Veritas’ın bir iştiraki olduğunu belirterek, gemi klasifikasyonu ile hiçbir ilgisi bulunmadığını söyledi”.
Yine 2011 yılında yazdığım makalede de bakın “Gemi Mühendisleri”ne çağrıda bulunarak neler söylemişim...
Gelelim sadede: Peki, şimdi ne olacak? Bunun böyle sonuçlanacağını biliyorduk, derdimiz kurumların bu hale düşmesini engellemekti. Bunu yapanların yanına da bu kar kalmayacaktır, ama “Şimdi bu pirincin taşı nasıl ayıklanacak?” onu düşünelim…
ViraHaber.com
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.