Türkiye Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği'nin Deniz Ticaret Odası'nda dün düzenlediği seminerde yakıt ikmal sektörünün hedefleri ve beklentileri değerlendirildi. Toplantıda dünyada yakıt ikmal sektöründe lider olan ülkelerin uygulamaları masaya yatırılarak, Türkiye'nin bu konudaki eksiklerine dikkat çekildi

Toplantıda ilk olarak söz alan DTO Yönetim Kurulu Üyesi Alev Tunç, Türkiye'nin yakıt ikmal sektöründe henüz emekleme safhasında olduğunu fakat yakıt ikmal sektörünün büyümesinin hem ihracat hedeflerine ulaşılması, hem cari açığının kapatılması için oldukça önem arz eden bir sektör olduğunu dile getirdi. Alev Tunç ayrıca; devletin girişimcilerin önünü açıp, işlerini hızlandıracak uygulamalara yönelmesinin de gerekli olduğunu söyledi.

Pazar payı olması gerekenin altında

Toplantı'da Alev Tunç'tan sonra söz alan Türkiye Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği'nin Başkanı Ali Deniz Eraydın, dünyada 8 tane olan stratejik dar boğazın 2 tanesinin Türkiye'de olduğunu fakat bu coğrafi avantajın aynı şekilde sektöre yansımadığını belirtti. Eraydın Türkiye'nin yüzde 1.5 olması gereken pazar payının yüzde 0.5'te kaldığını yani parasal olarak 4.45 milyar dolar olabilecek pazar payının 1.35 milyar dolarda kaldığını söyledi. Deniz Eraydın yakıt ikmal sektörünün aynı zamanda yan sanayisiyle büyük bir katma değer yaratabileceğini belirterek Türkiye'nin hem yakıt kalitesiyle hem personel kalitesiyle dünyayla yarışabilecek durumda olduğunu söyledi.

“Kağıt peşinde koşmak istemiyoruz”

Deniz Eraydın yakıt ikmal sektörünün bürokratik angaryalarla önünün tıkanmaması gerektiğini, özellikle kaçakçılıkla mücadele için alınan önlemlerin sektörde uzun süredir çalışan firmalara da uygulanmasının herkese eşit muamele yapılacak diye istikrarlı ve dürüst firmaların önünü tıkadığını belirterek, artık kağıt peşinde koşmak istemediklerini teknolojiden bu konuda artık daha fazla yararlanılması gerektiğini belirtti. Eraydın ayrıca Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca yeni ve güvenlikli limanlar kurulmasının gerektiğini, özellikle jeneratör kullanımının çok fazla gereksiz enerji israfı oluşturduğunu ve karadan limanlara belediyelerce elektrik taşınması gerektiği belirtti. Katılım payı konusuna da değinen Eraydın yurt dışına transit mal satmalarına rağmen senelerdir yurt içindeki şirketlerle aynı katılım payını ödediklerini, bu konudaki kanunun yanlış olduğunu ve bunu senelerdir dile getirdiklerini de söyledi.

Deniz Eraydın dünya piyasalarından örnekler vererek sürdürdüğü konuşmasında, sektörde lider olan ülkelerin özellikle devlet tarafından güçlü bir şekilde desteklendiğini, kendilerinin de rekabet ettiği birçok limanın vergisiz yakıt kullandığını ama kendilerinin sadece ÖTV'siz yakıta razı olduğunu ve bunun da rekabet için vazgeçilmez olduğunu söyledi.

Seminer daha sonra yapılan soru cevapla sona ererken, devlet ve sektör temsilcileri verimli geçen toplantı için birbirlerine teşekkür edip hatıra fotoğrafı çektirdi.

virahaber.com