Toplu sözleşme isteği üzerine limanda iş yapan Nuri Çiftçi Denizcilik tarafından limana giriş izinleri iptal edilen 35 işçinin Mersin Limanı A Kapısı önündeki direnişi devam ediyor. İşveren, işçiler için işten çıkış vermemesi nedeniyle yasal olarak da çok fazla şeyleri bulunmayan işçilerin kaderi limanın içersinde çalışan arkadaşlarının vereceği desteğe göre şekillenecek.

Haklarını alıncaya kadar kararlı şekilde direneceklerini söyleyen emekçiler, “Biz sonuna kadar gitmeye kararlıyız. Daha önce eylem yapan arkadaşlarımızla da diyalog halindeyiz. Kazanımlar nelerdir, nerelerde hata yapmamak lazım gerekli tüyoları alıyoruz. Bir sonuç alıncaya kadar direnişimiz sürecek ancak biraz sendikal anlamda eksik kalıyoruz. Bizim iş beğenmememe gibi bir durumumuzda yok. Bize iş göstersinler zaten yapacağız ama firma bize kapıyı gösterdi ” diye konuştular.

Sendikanın bu konuyu rahatlıkla çözebileceğini söyleyen eden çalışanlar, “Her şey sendikanın elinde. Grev kararı verilse her şey kısa sürede çözülür. Sendika 10 dakikalık içeride alkışlı eylem bile yapsa bu bizim gücümüzün artması demektir grev kararı alacağız limanda uygulayacağız ama çokta umutlu değiliz. Çünkü yapacağımız grev kararının limanın içerisi için yaptırımı yok. Yani biz dışarıdayız. Bu nedenle düğüm sendikada çözülüyor. Şimdi göreceğiz sendika işçinin yanında mı değil mi?” dediler.

İşverenin tutumunun kendilerini caydırmaya yönlük olduğunu belirten eylemci işçiler şöyle konuştular: “İşveren dayanma sınırımızı ölçmeye çalışıyor. Ya da başka işler de bizi kullanarak caydırmaya çalışacaklar. Asıl şaşırdığımız konu lamının sahibi MIP’in hiçbir biçimde bundan rahatsız olmaması. Kapımızda yatan bu işçiler niye var diye kimse sormuyor.

Firmadan memurlar, müdürler ve vardiya amirleri gelerek kendilerine baskı olduğunu bizim yüzümüzden zor durumda kaldıklarını söylüyorlar. Bize bir nevi psikolojik baskı uyguluyorlar.

Özellikle içeride çalışan arkadaşlarımıza yönelik yoğun baskı var. Gidin ve bu işi yapın diyorlar. Gösterdikleri iş kendi alanlarında olmayan aslında bizim işimiz olan yerler. Doğal olarak gitmek istemeyince tutanak tutarak işten çıkarmakla tehdit ediyorlar. Zorla bizim işlerimizi yaptırmaya çalışıyorlar” şeklinde konuşarak üzerilerinde uygulanan psikolojik baskıyı dile getiriyorlar.

İçerideki arkadaşlarımız bizim yapmamız gereken işlere gitmeyince İzmir’den işçi getirdiler. Şimdi gelen 8 kişi bizim yapmamız gereken işleri yapıyorlar. Biz aramızda karar aldık bu sekiz işçinin limana girmesine izin vermeyecektik ama sendika temsilcisi bizi 2 Ağustos’a kadar sessiz kalmamız konusunda ikna etti.”

SENDİKA: ÇÖZÜM FİRMANIN İYİ NİYETİNE BAĞLI

Liman-iş Sendikası Mali Sekreteri Önder Avcı ise sorunun çözümü için olayın duyulduğu anda Mersin’e gelerek görüşmelere başladıklarını söyledi. Hem işçilerle hem firma ile görüşerek sorunun çözümü için çalıştıklarını ifade eden Avcı, “Önümüzde çetrefilli bir durum var. Taşeron Firma Nuri Çiftçi bu işçilerimizi işten çıkarmıyor. Sosyal haklarını ödüyor bu nedenle biz sendika olarak ancak onun iyi niyet göstermesini bekliyoruz. Öte yandan işçilerimiz de limana giremedikleri için çalışamıyorlar. Yani burada çetrefilli bir durum var. Bizim burada yapacağımız ancak içeriden destek vermek. Zaten işçi arkadaşlarımızda içeride kabala iş almayarak, mesaiye gitmeyerek, dışarıdaki arkadaşlarına destek veriyorlar. Onun dışında şuan biz firmanın bu konuda bir adım atması için sendika olarak bastırıyoruz” şeklinde bilgi verdi.

haberlink.com