Uluslararası Ekonomik Krizlerin Türkiye’nin İhracatına Olumsuz Etkileri
Türkiye’nin 2014 yılı ihracatı 158 milyar dolara ulaşarak cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Ancak diğer taraftan yakın zamanda Rusya Kırım’ı işgal ve uluslararası hukuka aykırı olarak ilhak edip Rus asıllı azınlığın yaşadığı Doğu Ukrayna’da ayaklanma çıkartarak bölgenin Ukrayna’dan kapatılıp Rusya Federasyonu’na bağlanması için stratejiler geliştirmiştir. Bu duruma çok tepki gösteren ABD, yanına AB’yi de alarak Rusya’yı cezalandırmak için Rusya’nın en büyük gelir kaynağı olan petrol fiyatlarını suni olarak aşırı düşürerek Rusya’yı ağır bir şekilde cezalandırmıştır.
ABD siyasi emellerine iktisadi araçlar kullanarak çok başarılı bir şekilde ulaşmıştır. ABD +AB petrol fiyatının varilini 2014’ün 2. yarısında 115 dolardan 50 doların altına düşürerek hem kendi ithal petrol faturalarını düşürerek sanayi ürünleri girdi-imalat maliyetlerini düşürmüş hem de hem Kırım-Ukrayna politikası nedeniyle Rusya’yı cezalandırmıştır. Ayrıca da bir taşla üç kuş vurarak uranyum zenginleştirilmesi projesini inatla sürdüren (potansiyel atom bombası imali) ve Suriye’deki kanlı Beşer Esed rejimini destekleyen dünyanın 4. büyük petrol ihracatçısı İran’ı da büyük gelir kaybına uğratarak cezalandırmıştır. Yapılan hesaplamalara göre son 6 ayda Rusya ve İran’ın petrol fiyatlarının düşmesinden kaynaklanan gelir kaybı ya da zararı 250 milyar doları bulmuştur. Bu nedenle Türkiye’nin 2013'te Rusya'ya ihracatı 7 milyar dolarken 2014’de yani geçen sene yüzde 15 düşüşle 6 milyar dolara gerilemiştir. Böylece Türkiye'nin ihracat yaptığı ülkeler arasında 2013'te 4'üncü sıraya kadar tırmanan Rusya, 2014'te üç basamak birden gerileyerek, 7'nci sıraya düşmüştür. Özellikle Rusya’ya yapılan otomobil ihracatı yüzde 32, tekstil ve konfeksiyon ihracatı da yüzde 25 oranında düşmüştür. İhracat kalemlerimizin yüzde 80’ini oluşturan otomotiv ve tekstil ihracatındaki düşüş sadece Rusya ile sınırlı kalmamış, diğer petrol ihraç eden ülkeler olan Cezayir, Tunus ve Libya’ya da sirayet etmiştir.
Benzer bir durum toplam ihracatımızın yüzde 50’sinden fazlasını yaptığımız başta Almanya olmak üzere AB pazarında 2008-2009 yıllarında da yaşanmıştı. ABD’ de 2008 de mortage krizi olarak başlayan ve hızla bütün Dünya’ya ekonomik ve finansal kriz olarak sirayet eden 2. Uluslararası İktisadi Buhran nedeniyle Türkiye’nin AB’ ye ihracatı büyük ölçüde zarar görmüştü.
Bir daha böyle problemlerle karşılaşmamak ve krizleri fırsat ve avantaja dönüştürmek için ihracatımızı artırmalı ve ihracat pazarlarımızı çeşitlendirmeliyiz. Bunun yolu da Avrasya bölgesinin dışında Asya, Orta-Doğu, Afrika, Pasifik bölgesi gibi yeni coğrafi pazarlara açılmaktır. Özellikle DTÖ (Dünya Ticaret Örgütü) üyesi olan ve uluslararası ortak ticaret kuralları uygulayan başta dünyanın en büyük ithalatçısı olan Çin gibi ülke pazarlarına yönelmeli sadece büyük işletmelerin değil Küçük ve Orta Boy İşletmeler ( KOBİ ) hatta mikro işletmelerin bile uluslararası ticarete açılmalarını teşvik etmeliyiz. İşletmelerin yöneticilerini uluslararası gümrük rejimleri ve dış ticaret mevzuatı, uluslararası hizmet ticareti, uluslararası ticarette yatırımlar ve MAI Anlaşması, ISO belgeleri ve CE işaretleri gibi uluslararası standartlar, uluslararası ticarette kalite belgeleri, uluslararası rekabet kuralları, uluslararası fikri mülkiyet ve patent hakları, uluslararası ticarette Damping-Anti Damping / Sübvansiyon-Telafi Edici Vergiler vb. konularında bilgilendirmeliyiz. Her ne kadar küçük imalatçıların dış ticarette inhouse ve outsourcing olarak faaliyet gösteren eski adı Gümrük Komisyoncusu olan Gümrük Müşavirleri, lojistik şirketleri ve ihtisaslaşmış dış ticaret firmalarından danışmanlık ve hizmet satın almaları mümkün hatta zorunlu olmakla birlikte genel olarak bir fikir vermesi bakımından aşağıda dış ticarette yapılacak işlemlerin bir özeti çıkartılmıştır.
GÜMRÜKLERDE GÜMRÜKLEME VE DIŞ TİCARETTE YAPILAN İŞLEMLERİNİN SIRALAMASI VE SAFHALARI
Dış ticaret; ihracat ve ithalat işlemlerinden oluşan bir yapıdır. Kilometrelerce uzaklık bulunan, ticari faaliyetleri farklı, iş kültürleri değişik, paraları ve ekonomik sistemleri farklı olan ülkelerin firmalarının kendi aralarında birçok aynı görevi bulunan belgelere dayanan sistem dış ticarettir. Dünyadaki hızlı iletişim, ulaşım ve teknolojik gelişmeler dış ticareti de beraberinde geliştirmiştir. Bir belgeli işlemler çalışması olan dış ticaret işlemlerinde kullanılan belgeler, dış ticaretin gerçekleştirildiği ülkelere ve bu ülkelerin dış ticaret mevzuatına, ticareti yapılan ürünün özelliklerine, nakliye ve teslim şekline göre değişir. Dünya ülkeleri arasında bulunan iktisadi ve siyasi rekabetle dış ticaret yakın ilgilidir. Güçlü ekonomileri, teknolojik üretimleri ile yapılanan ülkeler dış ticarette büyük avantaja sahiptir.
DIŞ TİCARET SIRALAMALARI - AŞAMALAR
Ülkeler arasındaki gerek firma ve gerekse kuruluşların dış ticaret işlemlerinin verilen siparişten, malların teslimine kadar olan süreç içinde yerine getirilmesi gereken safhalar şu şekilde gerçekleştirilir.
A) Sipariş - Proje - Belge: Ülkemizin uyguladığı dış ticaret mevzuatı bazı belgelerin alınabilmesi için proje, fizibiliteçalışmaları veya çeşitli formların hazırlanarak devletin ilgili kurum ve kuruluşlarına müracaat edilmesini gerektirmektedir. Dış ticaret belgelerin ve eşyanın birbirleriyle uyumlu olması şarttır. Bunun içinde birikim, takip ve teşkilatlanmak esastır.
Bazı malların ticaretinde ön müsaade, kontrol belgesi, teşvik belgesi, kota, tarife ve eşya kontenjanı, fon, telafi edici vergi, ithalat ve ihracat vergisi gibi mükellefiyetler yüzünden devletin çeşitli kurumlarından çeşitli belgeler talep etmektedir. Alman belgelerdeki eşya tanımı karşılığı olan GTİP ile eşya arasında uyum tam ve noksansız olmalıdır.
B) Nakliye Ve Sigorta: Nakliyeci ile gümrük işlemlerinin yerine getirilmesi ile ilgili firmaların kendi aralarındaki koordinasyonun gümrük işlemlerini hızlandırmaktadır. Gümrük işlemlerinin başlayabilmesi için nakliyeci firmaların gümrük idarelerine özet beyan verme yükümlülüğü vardır. Gümrük idarelerinde; ithalat işlemlerinin başlanması da bu veri girişinin yapılmasına bağlı olarak sürdürülmektedir. Bu çerçeve içerisinde, nakliyecilerin zamanında özet beyan vermemesi halinde gümrük işlemlerinde gecikmesi olacağı aşikardır. Bunun dışında, eşyanın zamanında sigorta işlemlerinin yapılmamasında gümrük işlemlerinin yapılmasını geciktirmektedir.
C) Depolama: Gümrük işlemlerine onu eşyalar gümrüklü olarak geçici depolama yerlerinde ve gümrüklü antrepo tabir edilen yerlerde depolanır. Yeni Gümrük Kanunu ile depolama sadece statik bir hizmet olmayıp, çeşitli fonksiyonları da üzerine almıştır. Bu yerlerde yapılan işlemler özellikle elleçleme işlemleri ve ekonomik etkili gümrük rejimleri açısından eşyanın işlenmesi mümkün bulunmaktadır. Ayrıca yeni düzenleme ile Türkiye’nin bölgede lojiktik merkezi olması amacıyla, yurtdışından Türkiye'deki gümrük antrepolarına "hamiline" eşya gönderilmesi ve bu eşyanın alıcısının belirlenmesinden sonra tamamen veya kısmen gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma izin verileceği hüküm alınmıştır. Depolama işlemlerinde A, B, F antrepolar genel antrepo C, D, E tipi antrepolar ise özel antrepolar olarak işlev görmektedirler.
D) Gümrükleme: Gümrük rejimlerine göre eşyanın gümrük işlemlerinin yapılması, bilgisayar ortamında beyanda bulunulması; dış ticaret politikası önlemlerimi tatbik edilmesi, eşyanın vergilendirme ile ilgili mali yükümlülüklerinin yerine getirilmesi, gümrükleme işlemlerinin temelini oluşturur. Bununla birlikte fikri ve sınai haklar mevzuatı, kota ve damping mevzuatı, çerçevesinde dahilde işleme rejimi, hariçte işleme rejimi ithalat, gümrük kontrolü altında işleme rejimi, geçici ithalat, gümrük kontrolü altında işleme rejimi çerçevesinde Türkiye'nin uluslar yükümlülükleri yerine getirilir.
E) Stok Yönetim: Stok yönetiminde eşyanın tekrar bir gümrük işlemine tabi olması, başka bir deyişle üretim sürecinden geçen eşyanın takibi olarak değerlendirilebilir. Ayrıca eşyanın depolanma safhasında, gerek günlük idare amir ve memurları gerekse gümrük müsteşarlığına bağlı çalışan denetim elemanları yapacakları denetimlerde stok yönetimi önemli bir unsur teşkil etmektedir. Bununla birlikte, eşyanın üretim sürecinde muhasebe teknikleri ile birlikte mevcut stokların her an tespit edilebilir olması, işletmenin envanter ve bilanço hesapları ile kar - zarar hesaplarının net şekilde yapılmasını sağlayacaktır. Stok yönetiminin bir önemi de eşyaya yeniden ihtiyaç olduğunda yapılacak siparişe temel oluşturmasıdır.
F) Dahili Dağıtım: Fabrikaların şehir dışında olması, İstanbul gibi sanayileşmiş şehirlerin dışına taşması nedeniyle gerek gümrüklerden çekilen eşyaların farklı noktalara ulaştırılması, gerekse firmanın farklı birimlerde üretim sürecini gerçekleştiriyor olması dahili taşıma işlemlerini gündeme getirmektedir.
G) Kambiyo: Gümrük işlemleri nedeniyle, kambiyo hizmetleri bu işlemlerin bir parçası olmuştur. Eşyanın ithalatında günlük beyannamesine ve ödeme şekline göre bankalarca düzenlenen belge (dekont) ibrazı gerekmektedir. Kambiyo işlemleri esnasında gümrük mevzuatında bir oto kontrol sisteminin bir parçasıdır. Yurtdışına yapılan döviz transferleri ve eşyanın kıymeti birbirilerini kontrol etmektedir. Bu yönüyle gümrük işlemleri ve kambiyo işlemlerinin aynı anda değerlendirilmesi gerekmektedir. Kambiyo mevzuatı ile gümrük mevzuatının iç içe oluşuna bir örnekte transit ticaret kapsamında yapılan işlemlerdir. Bu durumda bankaların düzenledikleri form gümrük idarelerinde kullanılmakta ve birbirine paralel olarak işlemler yürütülmektedir.
H) Teminat - Taahhütname: Gümrük işlemlerinden; antrepo rejimi, transit rejimi, dahilde işleme rejimi, geçici ithalat, taşıt üstü işlemlerde teminat alınmaktadır. Bununla birlikte, yatırım teşvik, ihracat teşvik, geçici kabul rejimleri gibi yürürlükten kaldırılan teşvik mevzuatları kapsamında verilmiş olup halen çözülmemiş teminatlarda bulunmaktadır. Eşyanın geçici olarak ithal edilmesi, işleme faaliyeti ile işlenmesi veya fuar gibi nedenlerle geçici ithalatının yapılması işlemler tamamlandıktan sonra eşyanın yurtdışı edilmesi gümrük işlemlerini bitirmemektedir. Bunun yanında eşyanın yurda girişi esnasında gümrük idarelerine verilen teminatların iadesi söz konusudur. Teminat ve iade işlemleri gümrük sisteminin bir parçası olup, sistemin bütünü içerisinde önemle değerlendirilmesi gereken bir unsurdur.
I) Arşiv: Yeni Gümrük Yasası ile gümrük işlemlerine konu olan belgelerin saklanması ve gerektiğinde yetkili mercilere bilgi verilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Bu kapsamda belgenin işlem gördüğü yıl hariç olmak üzere belgelerin saklama süresi 5 yıldır. Belge saklama ve bilgi verme yükümlülüğünü yerine getirmeyenler için usulsüzlük cezaları öngörülmüştür.
İHRACATTA GÜMRÜK İŞLEMLERİ NELERDİR?
İhracat rejimi, serbest dolaşımda bulunan eşyanın ihraç amacıyla Türkiye Gümrük Bölgesi dışına çıkışına ilişkin hükümlerin uygulandığı rejimdir. Uluslararası veya ikili anlaşmalar, kanun, tüzük ve kararnamelerle konulmuş yasaklama ve kısıtlama hükümleri saklı kalmak üzere her türlü eşyanın Türkiye'den ihracı serbesttir. Türkiye Gümrük Bölgesi'nden ihraç edilerek eşyanın ilgili gümrük idarelerine gümrük beyannamesi ile beyan edilmesi zorunludur. Sözlü beyan formu, özel fatura ve kumanya listesi ile ihracına izin verilen eşyanın gümrük işlemleri bu belgeler ile yürütülür. İşlem gören beyannamenin 1 ve 2 numaralı nüshası ihracat işlemlerinin tamamlandığı gümrük idaresinde saklanır. 3 numaralı nüshası ise ihracatçıya verilir. Talep edilmesi halinde ihracat beyannamesinin onaylı fotokopileri ihracatçıya verilir veya ilgili kuruluşlara gönderilir.
Sistem üzerinde tescil edilmiş beyanname kapsamı eşyanın başka bir beyanname tescil edilerek ihraç edildiğini 30 gün içerisinde anlaşılması halinde işlem görmeyen beyannameler, Gümrük Kanunu'nun 241. maddesi 1. fıkrası uyarınca usulsüzlük cezası uygulanarak iptal edilir.
İhraç eşyası buna ilişkin gümrük beyannamesinin tescili sırasında bulunduğu durum ve niteliğini gümrük denetiminden çıktığı sırada da aynen muhafaza etmesi koşuluyla fiilen ihraç edilmiş sayılır. Bu durumda ihraç eşyası üzerinde gümrük denetimi sona erer.
İHRACATTA GÜMRÜK İŞLEMLERİ NASIL YÜRÜTÜLÜR?
İhracatçı firma; fatura, çek listesi ve iş emrini faks ya da e-mail yolu ile gönderir. Gelen iş emrine istinaden gerektiğinde kurye çağrısı yaptırılarak orijine evraklar firmadan alınır. Nakliyecisi aranıp çıkış tarihi ve gümrüğü sorgulandıktan sonra gelen talimatlar doğrultusunda, mevzuat çerçevesinde hazırlanan beyanname önce bilgi sisteminde sorguya gönderilir. Gelen tahakkuk bilgileri doldurularak müşavirin onayı da alındıktan sonra tescile gönderilir. Tescil olan beyanname son olarak elektronik ortamda ilgili ihracatçılar birliğine onaya gönderilir (Bedelsiz ve geçici çıkış olanlar hariç). Gideceği ülkeye uygun olarak. A-TR, EUR-1, Menşei şahadetnamesi veya (Form-A) belgeleri hazırlanarak Ticaret Odası'ndan onaylatır. İhracı söz konusu mallar için mevzuata gerekli başkaca izin ve müsaade gerekiyorsa yaptırılır (Örneğin; Sağlık sertifikası, borsa beyannamesi - İhracatta bazı ürünler ticaret borsasına tabidir-).
Gümrük müşaviri tarafından hazırlanan ve çeşitli kurumlardan onaylatılan belgeler, firmadan orijinal evrakların gelişi (satış faturası - paketleme listesi, vs.) ile birlikte ilgili gümrük müdürlüğüne gönderilir. Evraklar özel kurye tarafından gümrük operasyon personeline teslim edilir. İhracata ilişkin belgeler kabul memuruna götürülür, kabul memuru beyanname ve eklerini inceledikten sonra, bilgisayar ortamında onaylar.
Onaylama işlemi ile birlikte bilgisayar hat ve muayene memurunu atar, SARI HAT= Belge kontrolü - KIRMIZI HAT = Fiziki muayene, hattın durumuna göre evraklar ile ilgili işlemler; muayene memurunca tamamlanarak kolcuya sevk edilir. Söz konusu beyanname muhteviyatı eşyaların parsiyel yükleme durumunda araçtaki diğer beyannameleri (başka firmalara ait) kolcuya ulaştığında kolcu aracı mühürler.
Komple yüklemelerde ise, kolcu vakit kaybetmeksizin aracı (TIR - Konteyner, vs) mühürler. Mühürleme işlemleri biten evraklarla ilgili nakliyeci hazırlaması ve düzenlemesi gereken evrakları tamamladığında, araç yurtdışı edilmek üzere ilgili gümrük müdürlüğünden çıkış işlemleri nakliyecinin özet beyanını vermesi ile sonlandırılır.
Gümrükleme işlemlerinin bitişinin ardından sınır kapısına ulaşan aracın çıkışına ilişkin teyit bilgisi ilgili gümrük müdürlüklerine bilgisayar ortamında bildirilir. Bu bilgilerin ulaştığı gümrük idareleri söz konusu araca yüklenen beyannamelere İNTAÇ kaşesi basarak aracın fiili olarak yurtdışı edildiği tarihi yazar. İNTAÇ kaşesi basılı mükellef nüshası, gümrük operasyon personeli tarafından alınarak ilgili firmanın KDV beyanında bulunabilmesi için merkezdeki müşteri temsilcisine gönderilir.
Mükellef nüshasını alan müşteri temsilcisi, dosyasına koymak üzere bir fotokopisini alarak aslını firmaya gönderilmek üzere kurye servisine teslim eder. Devlet kurumlarında kullanılacak hızlı ve doğru bilişim sistemleri prosedürleri eşyanın dolaşım hızını önemli bir şekilde azaltarak, maliyetleri düşürürken iş verimliliğini arttırıp, ülkenin ekonomik performansını bütünüyle geliştirebilecek hale getirilir.
Yukarıda özet olarak verilen dış ticaret ve gümrük işlemleri konusunda lojistik hizmeti ile danışmanlık ve eğitim hizmeti alacak özellikle KOBİ’ler ve mikro işletmeler boyutundaki firmaların eğitim ve danışmanlık hizmetleri satın alınması giderleri devletçe karşılanmalı, ayrıca KOBİ ve mikro işletmelerin ihracat potansiyellerini geliştirmeleri için KOSGEB-TUBİTAK-İGEME-TOSYÖV-TEKNOPARKLAR-EXİMBANK-HALKBANK gibi kurum ve kuruluşlar aracılığı ile Devletin ve AB’nin verdiği AR-GE ve Know-how destekleri ile teknik, finansal ve mali yardımlar da artırmalıdır.
Doç. Dr. Uğur ÖZGÖKER
AREL ÜNİVERSİTESİ İngilizce Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı TÜRK-KUZEY KIBRIS TÜRK TİCARET ODASI Kurucu Başkanı ULUSLARARASI DİPLOMATLAR BİRLİĞİ ve TÜRKİYE-AVRUPA VAKFI Yönetim Kurulu Üyesi. AB-UNDP Uluslararası Ticaret ve Uluslararası İlişkiler Danışmanı
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.