Geçtiğimiz günlerde gündeme gelen, Bodrum'da bazı otellerin özel plajlarını büyütmesi için deniz altına yerleştirilen beton bloklarla ilgili Turmepa & Deniztemiz Derneği Bodrum Şubesi'nden önemli bir açıklama geldi.

İşte o açıklama:

DENİZALTINDAKİ EKOLOJİK DENGE

Son dönemde çıkan, Muğla’nın Bodrum ve Milas ilçesinde Yalıkavak, Güvercinlik ve Pina Yarımadasına  deniz tabanına yapılan ve su altı kameralarınca tespit edilen beton duvarlarla ilgili incelemelerin gerekli kurumlarla devam ettiğini bildirmek istiyorum. Aynı zamanda TURMEPA & Deniz Temiz Derneği Bodrum Şube olarak konuyu takip altına aldık. Resmi olarak yakından ilgileniyoruz.

Bazı tesisler suni sahiller yaratarak doğanın dengesini bozup, metrelerce betonlaşmayı deniz dibine yayarak oradaki ekolojik dengenin de tehlike altına sokmasının elbette ki bir yaptırımı olacaktır. Deniz dibindeki ekolojik dengeyi bozan ve posidonia çayırlarının yok olmasına sebebiyet veren bu olay hakkında TURMEPA olarak yaptığımız çalışmalar sonucunda kurumalarla iletişim haline geçtik. Güllük Limanı’ndan Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait botlar ile hareket ederek bölgeye gelen denetim ekibi metrelerce uzunluktaki deniz dibindeki beton duvarların yanı sıra denizin ortasına kadar kurulan iskeleleri, dolgu ile yapılmış plajları ve duvar örülü sahillerde incelemelerini yaptılar. Denetim esnasında kaçak yapılar tespit edildi. Gerek Sahil Güvenlik Komutanlığında görevli dalgıçlar gerekse Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Milli Emlak Müdürlüğü ve İl tarım Orman Müdürlüğü’nden kurulan uzman ekip denizaltındaki yapılaşmanın incelemesini yapıp, bunları yapan kişilere cezaları tanzim edeceğini de bildirdi.

Baktığımızda, iklim değişikliklerinin etkisiyle de dünya genelinde denizler ve okyanuslar giderek ısınıyor. Su ısındıkça alınabilecek oksijen miktarı azalıyor. Diğer yandan da bizim bölgemizde olduğu gibi sıcak sulardaki deniz canlıları hareket edebilmek, beslenebilmek ve üremek için daha fazla oksijen ve enerjiye ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle bölgemizde bulunan pek çok canlı türü bulundukları yaşam alanını terk edip, daha derinlere ve soğuk alana giderek yaşamaya çalışır. Buda ekolojik sistemin doğal dengesinde radikal değişikliklere ve canlı çeşitliliğin hızla azalmasına yol açar. Denizlerimizdeki oksijensiz bölgelerin artması demek, denizde bulunan yaşamı ölüme terk etmek demek. Büyüyen ve yaşam alanı sağlayan tüm organizmalar bırakalım da doğanın dengesiyle yerini ve döngüsünü bulsun. Biz insanlar da yaşayabilmesi için denizlerimizin oksijen üretmesine ihtiyaç var. Kendi bölgemizde bu yapılaşmayı doğru bulmadığımızı üstüne basa basa belirtmek istiyorum. Ayrıca TURMEPA & Deniz Temiz Derneği Bodrum Şube olarak bu işin takipçisi olacağız. Lütfen duyarlı olalım ve geleceğimizi düşünüp günümüzü kirletmeden yaşamaya çalışalım. Doğanın nefes alabilmesi için bizim özverimize ihtiyacı var.

Vira Haber