Ertuğrul Günay'ın bu projesi Yunanistan'ı yaşadığı krizden kurtarabilir.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''İzmir turizmini Yunanistan ile birleştirmeyi düşünüyorum'' dedi.

Bakan Günay, Kemeraltı esnafıyla Abacıoğlu Han'da biraraya geldiği toplantıda, seçim çalışmaları sürecinde İzmir ile ilgili yapabileceklerini anlatmaya çalıştıklarını, vatandaşların değerlendirmesinden anlatılanların yansımaya başladığını gördüğünü söyledi.

Türkiye'nin 20-25 yıldır kararlı bir biçimde turizm yaptığını, bunun deniz turizmi ağırlıklı olduğunu,turizmi güney Akdeniz'den başka bölgelere açmak istediklerini ifade eden Günay, turizmin yapıldığı yerde, tüm bölgenin kalkındığını, turizmin yarattığı istihdam olanakları açısından genç nüfusun istihdamında önem taşıdığını, İzmir'de işsizliğin, turizmin geliştiği İstanbul ve Antalya'ya göre fazla olduğunu kaydetti.

Günay, İzmir'i ''uyuyan güzel'' olarak niteleyerek, uyandırmak için çalıştıklarını, İzmir'in tarihi, doğası ve sofra zenginliğiyle önemli bir potansiyel barındırdığını söyledi.
İzmir'in ulaşım imkanlarını geliştirilmesine önem verdiklerini, bu kapsamda İzmir'deki havalimanını Avrupa çapında bir yer haline getirdiklerini, kentin kuzeyi ile Alaçatı'da küçük havalimanı kurmayı planladıklarını dile getiren Günay, turistlerin sadece otelde kalıp ülkesine dönmesi yerine, kenti gezmesi, alışveriş yapması için çabaladıklarını ifade etti.

''İZMİR-ATİNA AYNI PROGRAMDA OLABİLİR''
İzmir turizmini Yunanistan ile birleştirmeyi düşündüğünü söyleyen Günay, şöyle konuştu:
''Amerika'dan, Çin'den gelen birisinin o kadar yoldan gelmişken sadece İzmir'i, İstanbul'u görüp geri dönmesi onun kesesi için de dünya turizmi için de eksiklik. Halbuki gelen ziyaretçi İzmir'i gördüğü zaman Atina'yı da İstanbul'u gördüğü zaman Selanik'i de aynı programda görebilir. Avrupa'da yıllardır Viyana-Prag-Budapeşte üçgeni vardır. Bir geziye gidersiniz bir hafta, ama 3 şehri görürsünüz, 3 önemli merkezi, ülkeyi görmüş olursunuz. Benzer şeyi Çin'de yaptık. Geçen yıl Çin'den gelen uzmanları hem Yunanistan, hem Türkiye'de ağırladık ki bir programda iki ülkeyi görsünler diye. Benzer bir şey İzmir için çok kolay. Biz rahatlıkla Ege Bölgesi'ni ortak bir turizm çekim merkezi, turizm destinasyonu yapabiliriz. Eski yıllarda olsa Yunanistan buna nazlanabilirdi, onlar turizmde bizden öndeydi, biz yeni başlıyorduk. Ama geride bıraktığımız 7-8 yıl içinde biz Yunanistan seviyesine aldık Türkiye'yi. 13-14 milyon seviyesinden aldık, 8 yılda 15 milyon koyduk. Şu anda 30 milyona gidiyoruz. Yunanistan 11 milyondu, 14 milyon oldu. Şimdi Yunanistan bizimle her türlü işbirliğine hazır.

Bunu Mısır'a kadar da yayabiliriz. Bu bölgeye Amerika'dan, Çin'den, Japonya'dan gelenler bir haftada birkaç ülkeyi görebilir. İzmir'de bunun için kruvaziyer limanını ıslah edeceğiz. Ama bu limanı çıkınca arkada alışveriş merkezine doğru girmeyi sağlayan bir şehir düzenlemesi yapmamız lazım. Sümerbank'ın bir arazisi var, orada kültür merkezleri sergi salonları yapabilir miyiz diye dikkatle bakıyorum. Sonra onları nasıl Kemeraltı'na sokabiliriz. Oradan Agora'ya, Kale'ye nasıl çıkarabiliriz. Bunları hayal etmek lazım. İzmir'in sokaklarında yabancıların gezdiğini hayal etmek lazım. Türkiye'de bu oldu, İzmir'e rüya gibi geliyor ama.''

Günay, yatırımcılar gelsin diye uğraştıklarını, Kuşadası'ndan Ayvalık'a uzanan bölgenin Türkiye'nin 2. büyük turizm hamlesi için iyi bir fırsat olduğunu belirtti. İzmir'in Avrupa'da tanınması gerektiğini kaydeden Günay, Los Angeles Times gazetesine tam sayfa Efes reklamı verdiklerini hatırlattı.
Gazeteyi göstermek isteyen Günay, gazetenin yanlarında olmadığını söyleyen ekibine ''Böyle belgeleri taşımakta bizim arkadaşlar seçimden sonra ustalaşacak'' dedi.

''ESKİ SİYASETTEN TOPLUM BIKTI''
İzmir'e iyi bir şey yapmak isteyenlerle çalışacaklarını ifade eden Günay, şunları kaydetti:
''Derdimiz İzmir'de gergin, çatışmacı bir siyaset yapmak değil, İzmir'e, Türkiye'ye hizmet etmek. Çünkü bu eski siyasetten toplum bıktı. Bir siyasi parti sözcüsü bizim İzmir ile ilgili projelerimize kaba tabirle eleştiri yapmış. Sen bana kaba tabirle sataşma yapacağına sen ne yapacaksın onu söyle. Ben yapabilirim, yapamam ama gayretim var. Çeşme'den İzmir Limanı'na Karaburun'dan 6 kilometrelik bir kanalla gelebilir mi diye fizibilite çalışması yapıyorum. Benim İzmir'in çarşılarını ihya etmek, İzmir'i kültür merkezi yapmak, müzeler şehri yapmak gibi, gelen yabancıların şehir içinde keyifle gezmesi için kaynağını bulduğum bir takım projelerim var. Beğenmeyebilirsin, küfür etmeden, kötü söz söylemeden sen ne yapacağını söyle. İzmir halkı da bunu dikkatle dinliyor.''

''EXPO 2020, İZMİR'İN ÖNÜNE KONMUŞ ÇAĞ VİZYONUDUR''
Günay, ''Avrupa'dan EXPO 2020'nin sağlık temasının geliştirilmesi yönünde bir açıklama yapıldığının'' belirtilmesi üzerine, şöyle konuştu:

''EXPO ile ilgili temel adımı attık. Yılbaşından önce kanun çıkaracağız, İzmir Büyükşehir Belediyesi, vilayet, sivil toplum kuruluşları olacak, İzmir ile ilgili yol haritamızı belirleyeceğiz. Hükümet olarak EXPO adaylığını desteklediğimizi duyurduk. Büyükşehir Belediyesinin de gidip, 'Hükümet benim adaylığımı destekledi' demesi gerekirdi. Yapmadı ama valimiz gitti. Bu eksikliği gidereceğiz. Bazıları, 'Seçimden sonra adaylığı İzmir'den alıp başka yere verecekler' diyor. Bir resmi mektupla bildirdik, çocuk oyuncağı mı bu? Böyle bir iddia siyasi etikle, akılla bağdaşmaz. İzmir buna sahip çıktığı ölçüde başarılı olur. İzmir'in önüne konmuş çağ vizyonudur.''

Esnafın ''Gemi geliyor, ama turistler buraya yeteri kadar getirilmiyor. Büyükşehir gezdiriyor'' demesi üzerine de Günay ''Başkandan bahsetmeyelim çabuk alınıyor. Turizmde yeni bir sayfa açıyoruz biz. Sadece turist gelsin otelde havuza girsin, animasyon seyretsin, 45 dakika şehir turu yapsın değil. Bu anlayış geride kaldı. Şehirde gezmeli, alışveriş yapmalı, tarihi, doğayı hissetmeli'' diye konuştu.
Toplantıya katılanlara İzmir Gelişim Platformunca hazırlanan ''Siyasi partiler İzmir için ne vaat ediyor'' başlıklı kitapçık dağıtıldı.

Günay, daha sonra Kemeraltı Çarşısı'nı gezdi, esnafla sohbet etti, çarşıda kahve içti.

Sabah