Turizmde İklim Eylemi ve On Yıllık Turizm Eylem Planına Bağlılık
Fosil yakıtlara olan bağımlılık, sürdürülebilir olmayan tarım, zehirlenen topraklar, doğal kaynakların yok edilmesi, tüketim çılgınlığı ve savurgan ekonomi modellerinin iklim değişikliğine, kirliliğe ve biyolojik çeşitliliğin kaybına yol açtığını uzun zamandır biliyoruz. Son dönemde COVID-19 sayesinde, bu etkenlerle insan sağlığı arasındaki bağlantının büyük risk barındırdığına dair daha fazla bilinçlendik.
Doğayla olan ilişkimizi gözden geçirerek yeniden dengelememiz hem ekolojik sağlık hem de kişisel, sosyal ve ekonomik refahımız açısından çok önemli. Bu aynı zamanda, sağlıklı ekosistemlerle bağlantımızı temel alan ve onlara ulaşmamızı sağlayan turizm için de kritik önemde. Doğanın ve onunla aramızdaki ilişkinin yeniden canlandırılması, sektörün pandemiden sonra ayağa kalkmasının yanı sıra gelecekteki başarısı ve zorluklar karşısında güçlü durabilmesinde de anahtar görevi görüyor.
İklim eyleminin etkili olmasını sağlamak amacıyla turizmin dönüştürülmesinde tüm paydaşları bir araya getirme yönündeki ortak kararlığımızı beyan ediyoruz. Emisyonların 2030 yılına kadar yarıya düşürülmesine ve 2050 yılı gelmeden mümkün olan en kısa sürede Net Sıfır’a ulaşılmasına yönelik küresel taahhüdü destekliyoruz. En yeni bilimsel önerilerle istikrarlı şekilde hizalayarak uyguladığımız eylemlerimizin tutarlılığını korumasını ve 2100 yılına gelindiğinde sanayi öncesi düzeylerin en çok 1.5°C üzerine çıkmasını sağlayacağız.
BM Dünya Turizm Örgütü/Uluslararası Ulaştırma Forumu’nun (UNWTO/ITF) yaptığı en son araştırmaya göre, turizmdeki CO2 emisyonları 2005 ile 2016 arasında en az %60 artarken, 2016 yılında küresel emisyonların %5’i turizmle ilgili CO2’den kaynaklanıyordu. Karbonsuzlaştırmayı hızlandırmazsak, sektördeki CO2 emisyonları 2030’a gelindiğinde 2016’ya kıyasla %25 ya da üzeri oranlarda artabilir.
“Turizmde COVID-19’dan Sorumlu İyileşme için Tek Gezegen Vizyonu”nda özetlendiği gibi, ekolojik toparlanma konusundaki kararlılık ve planlama, bize sektörü Paris Anlaşması’ndaki hedeflere uygun şekilde dönüştürmemiz için eşsiz bir fırsat sunuyor. Ziyaretçilere deneyimler sunarken karbon kullanımı ve malzeme tüketimi gerektiren yöntemlerden hızla uzaklaşıp bunun yerine toplumun ve ekosistemin refahını öncelersek, düşük karbonlu bir geleceğe geçişte turizm sektörü lider konumda olabilir.
Aksi durumda tehlike büyüyecek; iklim değişikliği, kirlilik ve biyolojik çeşitliliğin kaybı çoğu turistik faaliyetin de sonu olacak. Deniz seviyelerinin yükselmesi, sel baskınlarının çoğalması ve aşırı uçlardaki hava olayları, altyapıdan tedarik zincirlerine ve gıda güvenliğine kadar her alanda toplumların geçim yollarını tehdit etmekte.
İklim değişikliğinin en şiddetli etkilerini yerli topluluklar, engelli insanlar ve küçük ada devletleri gibi yetersiz temsil edilen kırılgan gruplar hissediyor. Turizmin adil ve kapsayıcı bir biçimde dönüşümü için hem bu gruplara hem de aksi halde bizim eylemsizliğimizin bedelini ödeyecek olan genç nesillere söz hakkı verip ihtiyaçlarını öncelemeliyiz.
2050 yılından önce Net Sıfır’a adil bir geçişin sağlanması turizmin toparlanmasıyla birlikte, sürdürülebilir tüketim ve üretimin çabukça benimsenmesi sayesinde mümkün olabilir ancak. Ve bu geçiş sadece ekonomiyi değil, daha önemlisi ekosistemleri, biyolojik çeşitliliği ve toplumları yeniden canlandırma konusunda göstereceğimiz başarıyı da yeniden tanımlar.
Turizm İklim Eylemi için Eşgüdümlü bir Plan
Bu bildirgenin amacı devlet kurumları ve kurumsal birimler; bağışçılar ve finans kurumları; uluslararası örgütler; sivil toplum örgütleri; özel sektör ve akademik çevreler dahil tüm turizm paydaşlarının genelinde iklim eylemine liderlik etmek ve eylemi tescil etmektir.
1- Biz imza sahipleri olarak iklim eylemi planlarını imza tarihinden itibaren 12 ay içinde sunma ve buna uygun şekilde uygulamaya koyma sözü veriyoruz.
2- Hazırda planlarımız varsa, bu bildirgeyle hizalı olabilmek için aynı dönem içinde bunları güncelleyecek ya da uygulayacağız.
3- Hem ara hedefler hem de uzun vadeli hedeflerde kaydedilen ilerlemeyi ve yanı sıra alınmakta olan tedbirleri en az yılda bir kez olmak üzere halka açık şekilde rapor edeceğiz.
4- İklim eyleminin turizm sektörünün geneline yayılabilmesini sağlamak için planlarımızda beş ortak yol izleyeceğiz:
Ölçme: Seyahat ve turizmle ilgili tüm emisyonları ölçün ve bildirin. Kullandığımız yöntem ve aletlerin BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC) ölçüm, raporlama ve doğrulama kılavuzlarına uygun, şeffaf ve erişilebilir olmalarını sağlayın.
Karbonsuzlaştırma: Turizmde karbonsuzlaştırmayı hızlandırmak için iklim bilimiyle uyumlu hedefler belirleyin ve bunlara ulaşmaya çalışın. Ulaşım, altyapı, barınma, faaliyetler, yiyecek - içecek ve atık yönetimi bu hedefleri kapsamakta. Karbon salınımını dengelemenin yardımcı bir rolü olmakla beraber, bu yöntem ancak gerçek düşüşleri tamamlayıcı nitelikte olmalı.
Yeniden canlandırma: Ekosistemleri yenileyip koruyarak doğanın karbonu giderme becerisini destekleyin, ayrıca biyolojik çeşitliliği, gıda güvenliğini, su kaynaklarını koruma altına alın. Turizmin büyük bölümü iklim değişikliğinden en hızlı zarar gören bölgelere dayandığından, sektörün sürdürülebilirlik oluşturma, uyum sağlama ve afete müdahale konularında mağdur olan, risk altındaki toplulukları desteklemesini sağlayın. Ziyaretçilerin ve ev sahibi toplulukların doğa ile dengeli ve sağlıklı bir ilişki kurmasına yardım edin.
İşbirliği yapma: Risk kanıtlarını ve çözümleri tüm paydaşlarla ve konuklarımızla paylaşın. Birlikte ve eşgüdümlü çalışarak planlarımızın olabildiğince etkin olmasını sağlayın. Yönetim ve eylem kabiliyetini ulusal ve alt ulusal makamlarda, sivil toplum, büyük şirketler ve KOBİ’lerde, kırılgan gruplar, yerel topluluklar ve ziyaretçiler dahil tüm seviyelerde güçlendirin.
Finans: Örgütsel kaynakların ve kapasitenin iklim planlarında belirtilen hedeflere ulaşmak için yeterli olduğundan emin olun. Bunun kapsamına; eğitim - araştırma ve uygun durumlarda geçişi hızlandırmak için etkili mali ve politik araçları uygulamaya koyma gibi konuların finansmanı girmekte.
Turizmciler olarak; emisyonunu önümüzdeki on yıl içinde yarıya düşürmek ve 2050 yılına gelmeden en kısa sürede Net Sıfır emisyona ulaşmak için bu yolları izleyerek hazırladığımız planları sunma sözü veriyoruz.
(Tek Gezegen Sürdürülebilir Turizm Programı (2021) – Glasgow Bildirgesi: On Yıllık Turizm Eylem Planına Bağlılık.)