Titanic dekorlarıyla anıyor
Paris, dünyanın hafızasına kazınmış büyük bir trajediyi, 3 bin 800 metre derinlikten çıkarılan gerçek objeler ve aslına uygun hazırlanmış “Titanic dekorlarıyla” anıyor.
“Burası bir saraya benziyor. Sıcak ve soğuk suyu, rahat yatağı ve geniş alanıyla kabinim harika” demiş 1. sınıf yolcusu Hugh Wooher. Haksız da değil doğrusu. Paris’te, sadece küçücük bir dekorasyon örneğini görüp içinde gezdiğimiz bu dev geminin 1. sınıf yolcuya sunduğu konfor öylesine büyüktür ki, dönemin sanayicileri, ünlü sanatçıları, aristokratları alır yerini içinde. İkinci sınıf, işadamları ile Amerika’da yeni bir hayat kurmaya giden orta sınıf aileler ve tatilcileri bir araya getirirken üçüncü sınıf, “Amerikan rüyası”nın peşine düşmüş dar gelirli göçmenlerindir.
1912’YE DÖNÜŞ
Paris’teki serginin en büyük özelliği, 1987’den beri 8 kez gerçekleştirilen Titanic dalışlarından çıkarılan gerçek objelerin, gemi dekoruna eşlik etmesi muhakkak. Böylece sergiye girer girmez 1912’ye dönüyorsunuz. Bu havayı baştan yaratmak için girişte ziyaretçilere tıpkı Titanic’te olduğu gibi gemiye binme kartı veriliyor. Geminin yapım aşamasından güvertedeki yaşama, korkunç kazadan okyanusun dibinde yatan objeleri bulma çalışmalarına her şeyi, bir çeşit zaman makinesinden izliyorsunuz. Sergiye girişinizle karşınızda bulduğunuz 1. sınıf, yataklı kabin, gösterişli mutfak, dev fotoğraflarla geminin iç dekoru, sağlı sollu kabin kapılarından oluşan koridor ile yaklaştıkça soğuğunu hissettiğiniz ve elinizi üzerinde beş dakikadan fazla tutamadığınız buzdağı hep bu dekorun parçaları! İngilizce ve Fransızca hazırlanan kulaklıklardan olan biteni anlatıp canlandıran oyuncuların sesi ile, bir radyo tiyatrosunu dekorunda yaşıyorsunuz adeta. Serginin son bölümünde görebileceğiniz üç boyutlu filmle Titanic enkazı dalışlarına katılıyor, geminin etrafında gezinen kamerayla güvertesine, çapalarına, kumlara gömülmüş fırın kaplarına göz atıyorsunuz.
300 ÖZEL OBJE
Paris’te sergilenenler, ABD’deki RMS Titanic şirketince bir araya getirilen 5 bin 500 objeden yaklaşık 300’ü. Son 18 yılda bunlardan açılan sergileri 25 milyon kişi gezmiş. Sergi, bu objeler vasıtasıyla, okyanusa kayıp gitmiş yüzlerce hayata da dokunmanızı sağlıyor adeta. Bir parfüm tüccarından geriye, New York’ta satmak üzere götürdüğü parfüm örnekleri kalmış mesela. Ya da bir aşçının başlığı, bir kadın yolcunun el çantası, Titanic’in bağlı olduğu White Star Line’ın logosunu taşıyan Çin porseleni, iç içe dizili halde kumlara çakılıp kalmış fırın kapları, kağıt paralar bu büyük faciada yitip gitmiş bin 523 hayatın bir envanteri adeta.
15 Eylül’e kadar sürecek sergi, Paris Porte de Versailles Sergi alanı, 8 numaralı salonda görülebilir. 12 numaralı metro hattında, Porte de Versailles durağında iniyorsunuz. Sergi her gün açık ve giriş fiyatı 15,90 Euro. Bu fiyata İngilizce ve Fransızca kulaklık dahil.
Adım adım facia
Belfast’ta inşa edilen gemi, ilk seferinde İngiltere ve Fransa’ya uğradıktan sonra 10 Nisan 1912’de, 2228 yolcusuyla İrlanda’nın Queenstown limanından okyanusa açıldı. 14 Nisan akşamı telgrafla uyarıldı. Bölgede buz dağları vardı. Geminin yönü hafifçe sola kırılsa da, buzdağı gövdede bir delik açtı. 5-6 kompartman suyla doldu. Kaptan Smith, 2 saatte batacaklarını tahmin etmişti. SOS verildi, kadın ve çocuklar filikalara bindirildi. Son filika yola çıktığında, yani 15 Nisan saat 02.05’te 1523 kişiyle suya gömüldü. Ölümlerin çoğu buzlu suyun yarattığı şok ve donmadan kaynaklandı.
Bunları biliyor muydunuz
* White Star Line şirketine ait Titanic’in yapımı Mart 1909’da başlamış ve 2 yıl sürmüştü. İnsan yapımı en büyük hareketli nesneydi: 269 metre uzunluğunda, 28 metre genişliğinde, 53 metre yüksekliğinde, 46 bin 329 ton ağırlığında, 3 bin 320 kişiyi taşıyabilen ve saatte 52 km gidebilen bir gemiydi. Yüksekliği, Fransız basınında Eyfel’le karşılaştırılıyordu!
* Dekorasyonda 14. Louis, İtalyan Rönesansı, geleneksel Hollanda tarzı bir aradaydı.
* 1. sınıf bilet fiyatı 2 bin 500 dolardı, bugünkü rayiçle 57 bin 200 dolar! 3. sınıf fiyatı bugünün parasıyla 900 dolarken, en pahalı kamaraların fiyatı bugünkü kurla 103 bin dolardı.
- Titanic’in 5 mutfağında toplam 60 şef ve yardımcısı çalışıyordu. 34 ton et, 5 ton balık, 40 bin yumurta, 1 ton kahve, 360 kg çay, 4 buçuk ton şeker, 1500 şişe şarap, 40 ton patates vardı gemide.
- Geminin kendine ait gazetesi bile vardı: Atlantic Daily Bulletin!
- Gemideki en egzotik objelerden biri Ömer Hayyam’ın Rubaiyat’ıydı. Eser, 1050 değerli taşla süslüydü.
- “Milyonerlerin kaptanı” lakabıyla anılan Kaptan Smith’in emekliliğinden önce yaptığı son işti Titanic.
- Uğursuzluk getirdiği düşüncesiyle “13” numaralı bir kamara yoktu!
virahaber.com / Hürriyet
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.