AB'ye üyelik noktasında çaba gösteren Türkiye'nin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da gündeme getirmesiyle birlikte Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Tacikistan'ın oluşturduğu Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ), diğer adıyla Şanghay Beşlisi'ne üyeliği tartışılmaya başladı. ''Türkiye'nin ŞİÖ'ye üye olabileceği'' önerisi hem destek görüyor hem de eleştiriliyor.

Dış ticaret verilerinden derlenen bilgiler, Türkiye'nin fiiliyatta üye olmasa da ekonomik anlamda ŞİÖ üyesi ülkelerle ticaretini hızla geliştirdiğini gösteriyor.

ŞİÖ ile ticaret artıyor

Türkiye'nin, 2010 yılında 49 milyar 621 milyon dolar, 2011'de 59 milyar 71 milyon dolar seviyesinde olan ŞİÖ ülkeleri ile dış ticaret hacmi geçen yıl 62 milyar 703 milyon dolara ulaştı.

2012 yılındaki ticaretin 11 milyar 528 milyon dolarını ihracat, 51 milyar 174 milyon dolarını ise ithalat oluşturuyor. Bu rakamlarla 2012 yılında Türkiye'nin ŞİÖ üyelerine yaptığı ihracat toplam ihracatın yüzde 7,5'ini oluştururken, ithalat ise toplam ithalatın yüzde 21,6'sı düzeyinde bulunuyor.

Türkiye'nin ekonomik krizle mücadele eden AB ile ticareti ise sürekli geriliyor. AB'nin Türkiye'nin dış ticaretindeki payı 2010 yılında yüzde 41,7 olurken, bu rakam düşüş göstererek 2011'de yüzde 40,8'e ile 2012'de de yüzde 37,7'lere kadar geriledi.

TÜİK verilerine göre, geçen yıl ŞİÖ'nün Türkiye'nin toplam dış ticareti içindeki payı yüzde 16, AB'nin payı ise yüzde 37'lerde bulunuyor.

3. büyük ekonomi olacak

ŞİÖ'nün amiral gemileri doğal kaynaklarıyla ön plana çıkan Rusya ve adeta dünyanın üretim merkezi haline gelen Çin.

Türkiye, ŞİÖ'ye üye olması durumunda 2012 itibariyle 783 milyar dolara ulaşan ekonomisiyle, birliğin en büyük 3'üncü ekonomisi olacak.

virahaber.com