Su Altının İsimsiz Kahramanları: Jandarma SAK Timleri
İzmir İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde 1 yıl önce denizler ve iç sularda kayıp arama, delil bulma gibi faaliyetler icra etmesi için kurulan Jandarma Sualtı Arama Kurtarma (SAK) timi, büyük başarıyla görev alıyor.
SAK timi, dalgıçlık, ilk yardım, arama kurtarma gibi eğitimleri başarıyla tamamlamış, her koşulda görev alabilme kabiliyetine sahip 5 personelden oluşuyor.
Tim, İzmir'in yanı sıra Aydın, Denizli, Manisa, Uşak, Kütahya ve Balıkesir illerini kapsayan sorumluluk alanlarındaki tüm iç sular ve denizlerde kaybolan kişilerin bulunması ve delil aramaya yönelik faaliyet yürütüyor.
Görevleri sadece su altında insan kurtarmak olmayan ekip, deniz dibinde olay yeri incelemesi de yapıyor. Bir olayın ardından denize veya göle atılması muhtemel suç unsurlarını araştıran ekip, birçok olayın da aydınlatılmasını sağlıyor.
Kurulduğundan bu yana 13 olaya müdahale eden ve son olarak 27 Haziran'da Uşak'ta balık tutmak için gittiği gölete serinlemek için giren İran uyruklu bir kişinin cesedine ulaşan tim, görev dışı zamanlarını bilgilerini tazeleyerek ve sporla geçiriyor.
Haftada en az 2 gün göl ve denizde eğitim dalışı gerçekleştiren tim üyeleri, su altı görevleri için 7 gün 24 saat hazır bekliyor.
EĞİTİMLER ZORLU
Tim Komutanı Jandarma Kıdemli Başçavuş Dursun Özgür, AA muhabirine, Deniz Kuvvetleri Komutanlığında 2 ay dalgıçlık eğitimi aldıklarını ayrıca bulanık ve çamurlu sularda da kayıp kişilere ulaşma, ilk yardım, arama kurtarma eğitimlerinden geçtiklerini söyledi.
Meydana gelebilecek tüm olumsuz olaylar için tim üyelerinin en iyi şekilde hazırlandığını belirten Özgür, "Ege bölgesinde 7 şehirdeki tüm iç sularda ve denizlerde kaybolanların bulunması ve delil aramaya yönelik faaliyet yürütüyoruz. Jandarma su altı timleri insanlar için bir umut. Biz insanlara umut olan bir görevi yapmaktan onur ve gururluyuz. İşimizi en iyi şekilde yapmak üzere eğitimlerimizi yapıyoruz." dedi.
"SUÇ ALETİNİN BULUNMASI ÇOK ÖNEMLİ"
Özgür, kurulduklarından bu yana müdahale ettikleri 13 olayda 7 cesede ulaştıklarını kaydetti.
Suçluların delilleri yok etmek için kullandıkları yöntemlerden birisinin de suç aletini göl, baraj ya da denize atmak olduğuna dikkati çeken Özgür, "Artık hiçbir suç aletinin bulunmaması söz konusu değil." ifadesini kullandı.
Özgür, 2 kez de suç deliline ulaşarak, olayın aydınlatılmasını sağladıklarını vurguladı.
"CAN YELEKSİZ TEKNEYE BİNMEYİN"
Baraj, gölet veya denizlerde balık tutmaya çıkan vatandaşlara uyarılarda bulunan Özgür, şöyle devam etti:
"En çok karşılaştımız vakalardan birisi barajlarda boğulma. Barajda arama yapmak samanlıkta iğne aramaya benziyor. Bizler olay sırasında zamanla yarışıyoruz. Yüzme bilsen bile can yeleği giymeden tekneye binilmemeli. Kıyıdan balık tutsan, su ile ilgili bir faaliyet yapılıyorsan kesinlikle yanında birisi olmalı. Bu gibi olaylarda bizler zamanla yarışıyoruz. Boğulma olsun, suda kaybolma olsun gelen ekibe olay yerini tam olarak aktaracak ve zaman kaybını önleyecek hatta yardım edecek mutlaka biri olmalı. Tabii ki de temennimiz bu gibi olayların olmamasıdır."
Vira Haber
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.