Uçak Gemisi Görev Grubu Komutanı Tuğamiral Kenneth Whitesell, "Türkiye ile iş birliğimiz ve dostluğumuz olmasaydı bu mücadeleyi yapamazdık. Görevimizi yapmamızda Türkiye bizim için çok önemli." dedi.
Terör örgütü DEAŞ'la mücadele kapsamında doğu Akdeniz'de görevlendirilen, büyüklüğü ve kapasitesi nedeniyle "Yüzen Ada" olarak adlandırılan USS George H.W. Bush uçak gemisini Anadolu Ajansı görüntüledi.
Uçak Gemisi Görev Grubu Komutanı Tuğamiral Whitesell gemide yaptığı açıklamada, "Doğal Kararlılık Operasyonu" kapsamında Suriye ve kuzey Irak'taki DEAŞ hedeflerine hava saldırıları düzenlemekle görevlendirildiklerini belirtti.
Doğu Akdeniz'de hareket özgürlüğünü sağlama görevini de yürüttüklerini ifade eden Whitesell, "Bu görevleri 8 gündür yürütüyoruz. Başka operasyon yerlerine gidene kadar birkaç hafta daha burada olacağız." diye konuştu.
"Doğal Kararlılık Operasyonu" kapsamında normalde günde 8-9 sorti yaptıklarını dile getiren Tuğamiral Whitesell, bugüne kadar kaç hedefi vurduklarına ilişkin soruya, "Buna ilişkin bilgileri Katar'daki Birleşik Hava Operasyonları Merkezi'ne gönderiyoruz. Bu bilgiler, vurduğumuz hedefler orada değerlendiriliyor ve verilen hasarın ne olduğu orada belirleniyor. Henüz ne kadar hasar verdiğimize dair bir rapor almadık." yanıtını verdi.
Türkiye-ABD iş birliği
Whitesell, Türkiye ve ABD arasındaki dostluğun karşılıklı güvene dayandığını ve bunun hayati olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Türkiye yardım etmeseydi biz bulunduğumuz yerde Doğal Kararlılık Operasyonu'nu yürütemezdik. Türkiye, George H. W. Bush uçak gemisinden kalkarak kuzey rotasını izleyen uçakların prosedürel kontrolünden sorumlu. Türk hava trafik kontrolörleri bizi kuzey rotasında yönlendiriyor. Biz daha sonra güneye dönerek ya Suriye ya da Irak'a giriyoruz. Bunun kontrolü, bu ülkelere giriş hep Türkiye üzerinden oluyor. Türkiye şu ana kadar çok yardımcı oldu. Bazı kurallar var ve biz Türkiye'ye girmemize izin verilmeden önce bunlara uymak zorundayız ve uyuyoruz."
"İncirlik bizim için çok önemli"
Uçak gemisinden kalkan uçaklara İncirlik'ten havalanan tanker uçaklarının katkı sağladığını aktaran Whitesell, "Normalde görev uçuşlarımız 4 ila 7 saat arasında sürüyor. Bu yüzden havada iki ya da üç kez yakıt ikmali yapıyoruz. Yakıt ikmali yapan tankerlerin çoğu da İncirlik'teki üsten kalkıyor." diye konuştu.
Whitesell, İncirlik'teki üssün kendileri için hayati niteliği bulunduğuna işaret ederek, "Eğer bir nedenle tanker uçak kalkamazsa bu durumda biz uçaklarımızı İncirlik'e indiriyoruz. Bunu daha önce yaptık. Türk kontrolörler çok yardımcı oldu. İncirlik'e inmemize izin veriyorlar ve oraya gidip ABD Hava Kuvvetleri kontrolüne girdiğimizde yakıt ikmali yapıyoruz ve saldırı görevlerine geri dönüyoruz. Bu üs bizim için çok önemli." dedi.
Doğu Akdeniz'de Türkiye sınırlarının hemen güneyinde çalışmanın kendileri için önemli olduğunu vurgulayan Tuğamiral Whitesell, "Biz sadece NATO'da bulunan iki dost değil, aynı zamanda koalisyonda da dostuz. Daha da önemlisi DEAŞ ile mücadelemizde dostuz. Türkiye ile iş birliğimiz ve dostluğumuz olmasaydı bu mücadeleyi yapamazdık. Görevimizi yapmamızda Türkiye bizim için çok önemli. Türkiye'ye güvenmek zorundayız. Şu anda ilişkimiz çok iyi ve dostça." ifadelerini kullandı.
Komutan Whitesell, Doğu Akdeniz'deki görevleri sırasında Rusya veya başka bir ülkenin donanmasına ait gemiyle karşı karşıya gelip gelmedikleri konusunda, "Buralarda bizi gölge gibi takip eden bir Rus gemisi var. Ama bu takip tamamen profesyonel ve rutin bir takip." bilgisini paylaştı. Whitesell, Akdeniz'de bulundukları bölgede diğer ülkelerin gemileriyle etkileşim olduğunu ancak bunun her zaman profesyonel, rutin ve manevralar bakımından güvenli bir durum olduğunu söyledi.
Türk fırkateyni eşlik etti
George H. W. Bush uçak gemisinin komuta subayı Albay Will Pennington da Türkiye'nin de içinde bulunduğu DEAŞ karşıtı koalisyonun operasyonlarını desteklemek için Akdeniz'de bulunduklarını hatırlattı.
Türkiye ile ABD arasındaki iş birliğinin önemine değinen Pennington, özellikle İncirlik'teki hava üssünün ABD için çok önemli olduğunu vurguladı.
Pennington, "Bu üs sadece deniz devriye uçaklarına hizmet vermiyor, aynı zamanda uçaklarımız planlanmamış iniş yapmak zorunda kaldığında iniş meydanı olarak da kullanabiliyoruz. Bunu daha önce yaptık. Bu nedenle bu üs bizim için çok değerli." dedi. İncirlik üssünün devriye ve keşif uçaklarının uçuş sürelerini kısalttığına işaret eden Pennington, "Bu da bizim için ayrıca kıymetli." diye konuştu.
Pennington, ayrıca Türk Deniz Kuvvetlerine ait TCG Heybeliada fırkateyninin de Amerikan uçak gemisine eşlik ettiğini söyledi.
Uçak gemisi George H. W. Bush
CVN 77 borda numaralı nükleer enerjiyle çalışan uçak gemisi, Amerikan donanmasının 10'uncu ve son Nimitz sınıfı uçak gemisi olma özelliğini taşıyor. 30 deniz mili üzerinde azami hıza sahip gemiye iki nükleer reaktör tarafından güç sağlanıyor. Bu reaktörler yakıt ikmali yapmaksızın 20 yıl süreyle çalışma özelliği taşıyor.
Neredeyse ABD'deki Empire State binası kadar uzunluğa sahip uçak gemisi, 80'den fazla savaş uçağını taşıyabiliyor. Yaklaşık 5 bin kişilik mürettebatın bulunduğu gemide, günlük yemek porsiyon kapasitesi 18 bini aşıyor. Uçak gemisinde 3 ay yetecek yiyecek stoku da bulunuyor. Deniz suyunu damıtarak içme suyu yapan sistemleri kullanan gemi günlük 2 bin eve yetecek kadar suyu damıtabiliyor. Yaklaşık 30 bin lambanın yer aldığı gemide, bin 400 telefon bulunuyor.
ABD donanmasına 2009'da katılan USS George H.W. Bush'ta uçak gemilerinden hareket edebilme kabiliyetine sahip F/A-18 Super Hornet ve F/A-18 Hornet savaş uçakları görev alıyor. Her türlü hava şartlarında uçabilen bu bombardıman uçaklarının yanı sıra gemide elektronik harp donanımlı ve saldırı maksatlı EA-18G Growler tipi uçaklar da bulunuyor.
USS George H.W. Bush'da ayrıca Seahawk helikopterlerinin yanı sıra erken ihbar ve kontrol uçağı E-2C Hawkeye, uçak gemilerine malzeme ve personel taşımak için kullanılan C-2A Greyhound nakliye uçakları da yer alıyor.
Güvertede hareketli dakikalar
Uçak gemisinin güvertesindeki hareketlilik özellikle iniş ve kalkış zamanlarında artıyor. Gemiye teker değdiren uçakların kısa sürede durabilmeleri için güvertede sıralanmış çelik halatlar bulunuyor. Uçakların kuyruk bölümlerinin altında kancaların halatlara takılmasının ardından yaklaşık 250 kilometre hızdaki uçaklar 120 metrede durarak inişlerini tamamlıyor. Uçaklar çelik halatları kaçırmaları durumunda tekrar inmeyi denemek için havalanıyor.
Uçakların kalkışlarında ise burun kısmındaki lastiklere bağlanan ve "mancınık" olarak adlandırılan aparat yardımcı oluyor. Yapılan kontrollerin ardından verilen işaret sonrasında aparat uçağın hızla hareket etmesini sağlıyor. İki saniye gibi kısa sürede 300 kilometre hıza ulaşan uçaklar daha sonra motorlarının yardımıyla uçak gemisinden havalanıyor.
Farklı renk üniformalar farklı görevleri temsil ediyor
İniş ve kalkış sırasında farklı düzenlerin alındığı güvertedeki askerler önemli görevler üstleniyor. Çeşitli görevlerde bulunan askerler giydikleri farklı renkli üniformalarla ayrılıyor. Farklı renkli kıyafetler uçuş güvertesindeki farklı görevleri de temsil ediyor.
Beyaz üniforma iniş sinyali uzmanları, güvenlik gözlemcileri ve sağlık uzmanları tarafından kullanılıyor. Mühimmat görevlisi askerler kırmızı, uçaklara yakıt koymakla görevli askerler ise mor üniforma giyiyor. Uçakları hangara yönlendirmede kullanılan asansörleri kullananlarla uçakları çekmekte kullanılan araçların sürücüleri mavi, uçakları yönlendirenler ise sarı üniformaları kullanıyor. Pilotların üzerinde ise kahverengi üniforma bulunuyor. Uçakların özellikle kalkışları sırasında askerlerin telsizlerin yanı sıra pilotlarla el işaretleriyle kurdukları iletişim dikkati çekiyor.
VİRA HABER | ViraHaber.com