Türkiye ve Yunanistan arasında bu kez denizcilik krizi yaşanacağa benziyor. Suyun öte yanındaki Yunanistan'ın yabancı bayraklı teknelerden alacağı fahiş vergi büyük tepki çekiyor.
Türkiye ve Yunanistan arasında Doğu Akdeniz'de yaşanan sıkıntılar nedeniyle iki ülke siyasi ilişkileri son dönemde bir kez daha gerilirken, Yunanistan'dan gelen bir zam haberi, Türk denizcisinin tadını kaçırdı. Geçmişte Yunan adalarına gitmek isteyen tekne sahipleri, 35 euro tutarında transitlog öderken, şimdi teknelerin boyuna göre bu ücret yüzlerce euro, yani kendi para birimimizle birkaç bin TL'yi bulacak! 12 metreyi geçen teknelerde (ki daha küçüğüyle zaten adaları gezmeye imkan yok) teknenin boyu büyüdükçe metre başına 8 euro daha vergi geliyor.
9 Mayıs itibariyle Yunanistan tarafından uygulamaya geçirilen karara göre, adalara yahut denize kıyısı olan bir Yunan kentine gitmek isteyen yabancı bayraklı tekneler, aylık ücret ödemek durumunda kalacak.
Yeni sisteme göre Yunanistan'a giriş yapan teknenin sahibi, aylık ücreti ödedikten sonra eğer süreyi geçirir ve yeni ay için ödeme yapmazsa da tutarı bin euroyu geçen cezalarla karşı karşıyaka kalacak! Kararın tam da Ramazan Bayramı ve yaz turizm sezonuna girilirken verilmesi, birçok amatör denizci tarafından tepkiyle karşılanırken, fırsatçılık olarak değerlendirildi.
Peki Yunanistan'ın seyir vergisinin ücreti ne kadar?
Yunan makamlarınca açıklanan rakamlara göre 7 ila 8 metrelik teknelerin aylık ücreti 16 euro, 8 ila 10 metre arası teknelerde 25 euro, 10 ila 12 metre arası teknelerde 33 euro. 12 metrenin üstündeki teknelerdeyse her bir metrenin ücreti 8 euro. Yani 15 metrelik bir teknenin ücreti 120 euro. Bugünkü kur ile 810 lira! Yıllık bazda bu ücret tam 8 bin 748 lira! Cezalarsa 12 metre üstü teknelerde tamı tamına 1100 euro.
Kararın Yunanistan ekonomisine etkisi daha ağır olabilir
Kısa vadede yüksek vergi oranıyla kötü giden ekonomisine gelir kalemi yaratmaya çalışan Yunanistan'ın bu hamlesi birçok çevrede tartışma yaratırken, ortak kanaat ise böyle bir hamlenin, Yunan ekonomisinde kapanması büyük yaralar açabileceği yönünde. Özellikle Türk kıyılarına yakın birçok Yunan adasının, yüksek vergiler nedeniyle buraya gitmek isteyecek Türk denizcileri vazgeçirebileceği ve adalara bırakılacak olan paranın, gidecek kişi sayısıyla orantılı olarak düşebileceği belirtiliyor.
Yeni bir kriz kapıda mı?
Geçtiğimiz yıl Yunan adalarına turistik amaçlı geziler düzenleyen Türk teknelerinin, Yunan makamlarınca olmadık gerekçelerle yoğun para cezalarına çarptırıldığı ve kara listeye alındığı bir dönemi yaşayan iki ülke ilişkileri, tam da sorunun çözüldüğünün düşünüldüğü süreçte Yunanistan makamlarınca alınan karar nedeniyle bir kez daha gerilebilir ve yeni bir kriz doğurabilir.
“Hırvatistan'ı taklit ediyorlar”
Ege Açıkdeniz Yat Kulübü Başkanı Akif Sezer, yaptığı açıklamasında Yunanistan'ın yeni hamlesinin en çok yine kendi ekonomisine zarar verebileceğini söyledi. Sezer, 19 Haziran-4 Temmuz tarihleri arasında Selanik ve Kavala yat kulüpleri ile birlikte bir yelken yarışı yapmayı planlamıştık. Bunun rotasında da Limni ile Bozcaada arasında. Yani iki kıyıyı birleştiren bir yarıştı. Önümüze çıkan ilk problem bu yeni vergilerle ortaya çıkan durum oldu. Yunanistan eskiden 50 euro karşılığında bir matbuu kağıt veriyordu. Şahıs ya da ticari fark etmiyordu. Şimdi bu ücreti ödeyip evrakı alıyoruz ve bir de aylık ödemeye geçildi. En önemlisi de 12 metre üstü teknelerde her metreye 8 euro olmak üzere ek vergi getirdiler. Hal böyle olunca boyutu büyük tekneler binlerce lira ödeme yapmak zorunda kalıyor. Birkaç sene önce Hırvatistan da buna benzer bir karar almıştı. Muhtemelen bize karşı değil de Hırvatistan'ı taklit ediyorlar.” dedi.
“Kararın etkileri görülmeye başlandı”
Sezer, “Bu durum bence Türk teknelerinin Yunan adalarına gidişini azaltır ve bununla birlikte de Yunanistan'ın adalardaki ekonomisini doğrudan etkiler. Kısa vadede kazançlı gibi dursa da, uzun vadede kendi sivil ekonomilerine zarar vermiş olurlar. Hatta aldıkları kararın etkileri görülmeye başlandı. Eskiden yarış güzergahlarına Yunan adaları da dahil edilirdi. Şimdi duyuyorum ki yelkenci gruplarımız yarışlarını Türk kıyılarında gerçekleştirmeyi düşünüyor.” dedi.
“Etkilerine önümüzdeki günlerde bakacağız”
Konuya ilişkin açıklamada bulunan Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, şu ifadeleri kullandı:
“Kanun ve yönetmelikler ile düzenleme yapmak her ülkenin kendi egemenlik haklarından biridir. Bu tür bir uygulama ile ne kazanıp ne kaybedileceği kendi tasarruflarındandır. Saygı duyulmalıdır. Bu uygulamanın pozitif ve negatif etkilerine önümüzdeki günlerde bakacağız. Ama unutulmamalıdır ki Türkiye doğal zenginlikleri ile dünyada haklı yere sahip bir ülkedir”
Kaynak: Ben Haber
Vira Haber