Yunanistan'daki armatörler ikinci dünya savaşından bu yana sahip oldukları ayrıcalıklardan taviz vermek istemiyor. Derin Ekonomi dergisi, son sayısında Atina yönetimi ile Avrupa Birliği'nin yaptırımlarıyla karşıya kalan Yunanlı armatörleri yazdı.
1940'tan kalma ayrıcalık
Yunanistan 10 yılı aşan hesapsız harcamaların sonunda 2008 yılında tarihin en yıkıcı ekonomik krizine girdi ve hala ekonomisini yoluna koymak için çabalıyor. 2011'de girdiği çöküşten çıkmaya çalışan komşu ülke Yunanistan, bir yandan Avrupa Birliği'nin desteklerinden yararlanmaya çalışırken bir yandan da gelirleri arttırmak için vergilere sarılmış turumda. Gelirlerindeki başıbozukluğu gidermeye çalışan Yunanistan'da halk, denizcilik sektörünü ekonomiye katkı yapmamakla ve vergi ödememekle suçluyor. Yunanlı armatörlerin ayrıcalıkları anayasada güvence altına alınmış durumda. Başka hiçbir ülkede bulunmayan bu kesime yönelik ayrıcalık, İkinci Dünya Savaşı yıllarına dayanıyor. Savaş sonrası para sıkıntısı çeken yunan hükümeti; hükümet gemicilik şirketlerine yeni vergiler koymak istedi, armatörler de buna filolarını Panama gibi vergi cennetlerine aktararak cevap verdi.
Üçte ikisi Yunan bayrağı taşımıyor
Yunan deniz ticaret filosu toplam 106 milyar dolar değeri ile dünyanın en değerlisi. Yunan armatörlerin hem kendi ülkesinin hem de diğer ülkelerin bayrağıyla çalışan ve dünyanın en büyüğü durumundaki toplam 3 bin 669 gemisi var. Vergilendirilen 862 gemiden ise yalnızca tonaj vergisi alınıyor. Ayrıca dünya kuru yük filosunun yüzde 23'ünü temsil ediyorlar. Buna karşın Yunanistan'ın dünya ekonomisinden aldığı pay ise sadece yüzde 0.4. Denizcilik sektörünün ülke ekonomisine yılda 9 milyar dolar -GSYİH'nın yüzde 4'ü- katkıda bulunduğu belirtiliyor. Bağlantılı yan sektörlerle bu oranın yüzde 7.5'e çıksa da yunan Yunanlılar bunu yeterli görmüyor. Yunan armatörlerin yurtdışı servetleri ve vergiden kaçınmaları da komşuda önemli bir tartışma konusu.
ViraHaber.com