Türkiye’nin 2’nci nükleer elektrik santrali olacak Sinop’taki tesise ilişkin anlaşma, TBMM’ye sunulurken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri, santraller faaliyete geçtiğinde yıllık doğalgaz ithalatının 7.2 milyar dolarlık azalacağını bildirdi. Japonya ile yapılacak ve 22 milyar dolara mal olacak Sinop’taki nükleer santral inşaatına önümüzdeki 4 yıl içinde başlanacak. Santralin 2023 yılına kadar devreye alınması planlanıyor.
Mersin’de inşa edilecek ilk nükleer santral için daha önce Rusya ile anlaşan Türkiye, Sinop’ta yapılması planlanan ikinci nükleer santral için seçimini Japonya’dan yana yapmıştı. Japonya ile yapılacak ve Türkiye’nin 2’nci nükleer elektrik santrali olacak Sinop’taki tesise ilişkin anlaşma, TBMM’ye geldi. Anlaşmaya ilişkin kanun tasarısının gerekçesinde, 2035’e kadar dünya enerji talebinin 3’te 1 oranında artacağı, fosil yakıtların ağırlığını devam ettireceği, ancak yeni kaynaklara ihtiyaç duyulacağı vurgulandı.
Mersin Akkuyu’da yapılacak nükleer santralin 2019’a kadar bitirilmesi beklenirken, Sinop’ta önümüzdeki 4 yıl içinde inşasına başlanacak santralin 2023 yılına kadar devreye alınması planlanıyor. Projenin maliyeti toplam 22 milyar doları bulacak.
Önümüzdeki dönemde de üçüncü nükleer santralin yeri konusunda çalışmalar başlayacak. 2023 yılına kadar 60 milyar dolarlık 3 nükleer santral yapılmasını hedefl eyen Türkiye, 2030 yılında toplam elektrik üretiminin en az yüzde 15’ini nükleer enerjiden elde etmeyi planlıyor.
İnşaatta 10 bin kişilik istihdam
Enerji Bakanlığı yetkilileri, nükleer enerjinin, Türkiye için bir tercih değil, bir zorunluluk olduğunu belirterek, “Bugün Türkiye, 10 yıl öncesine göre neredeyse iki kat daha fazla elektrik tüketiyor. 10 yıl sonra ise bugüne kıyasla iki kat fazla elektrik tüketeceğiz. Tüm yerli ve yenilenebilir kaynakları harekete geçirsek bile bu ihtiyaca cevap vermiyor” görüşünü dile getirdiler. Nükleer santral ile ithalat oranının azalacağı, iki nükleer santralin üretime geçmesiyle yıllık 7.2 milyar dolarlık doğalgaz ithalinin önüne geçileceği vurgulayan yetkililer, şu görüşleri dile getirdiler: “Bu şu anki doğalgaz ithalatımızın üçte biri demek. Biz nükleer enerjiyi; su, kömür, rüzgar gibi yerli kaynakların değil, doğalgaz gibi ithal kaynakların yerine koyacağız. Hedefimiz 2023 yılına kadar elektrik üretimimizin en az yüzde 15’ini nükleerden karşılamaktır.” Yetkililer, inşaatın zirve noktasında 10 bin kişinin istihdam edileceğini, dört ünitenin işletmeye alınmasıyla 450’si mühendis olmak üzere toplamda 2 bin kişinin istihdam edileceğini bildirdiler.
437 nükleer santral işletmede, 68’i inşaat halinde
Dünya elektrik ihtiyacının yüzde 13’ü nükleer enerjiden karşılanıyor. 2035 yılında nükleer kaynaklı elektrik üretiminde kurulu güç olarak yüzde 58 oranında artış olacağı öngörülüyor. Dünyada 31 ülkede 437 adet nükleer reaktör işletme, 14 ülkede 68 nükleer reaktör inşaat halinde. 2030 yılına kadar 164 nükleer reaktör yapılması planlanıyor. 317 nükleer reaktör ise ülkelerin programlarında yer alıyor. 15 ülkede nükleerin elektrik üretimindeki payı yüzde 20’nin üzerinde. Reaktör sayısında Amerika birinci iken (104 adet reaktör), elektrik üretiminde Fransa birinci (yüzde 78) sırada yer alıyor. Nükleer santrale sahip 31 ülkeden 7’si net enerji ihracatçı konumunda bulunuyor. Nükleer santrallerin bulunduğu 31 ülkeden 10’unun nüfusu İstanbul’dan küçük. Şu anda inşa halinde olan 68 nükleer santral bulunuyor. ABD, mart ayında 3 nükleer santralin daha temelini atarken, Fransa’da da şu anda 1 ünite nükleer santral inşa halinde bulunuyor. İngiltere 6, Suudi Arabistan 16 nükleer santral inşa etmeyi planlıyor. Çin’de 26 nükleer santral inşa halinde bulunuyor. Ürdün, 2 üniteli nükleer santral ihalesini sonuçlandırmak üzere. Birleşik Arap Emirlikleri’nde 4 nükleer santral inşaat halinde. Almanya 17 santralden ömrü bitmiş olan 8 santrali kapatmış, kalan 9 santrali de 2022 yılında kapatmayı planlıyor. 2030’lu yıllar için bugün bazı ülkeler 4 üncü nesil nükleer santral tasarımı çalışmalarını yürütüyor.
Yakıt türü uranyum dioksit olacak
İşletme ömrü 60 yıl olacak olan Akkuyu Nükleer Santrali’nin yakıt türü hafif zenginleştirilmiş uranyum dioksit olacak. Nükleer santrallerde yerli yakıt olarak kullanılmak üzere uranyum ve toryum kaynaklarının aranması ve geliştirilmesi hedefleniyor. Akkuyu Nükleer Santralinde kullanılmış yakıt önce santral sahasına depolanacak, bir süre sonra yeniden işlenmek üzere yurtdışına çıkarılacak. Yeniden işleme tabi olmayan atıklar ise santral sahasında santral çalıştığı sürede depolanacak. Daha sonra ne olacağına ilişkin yasal bir çalışma yapılması gerekiyor. Türkiye hazırlayacağı mevzuatla sadece Akkuyu için değil, Sinop nükleer santralı için de nükleer atıkların ne olacağına karar verecek. Akkuyu ve Sinop nükleer güç santrallerinde 1 yılda yaklaşık 80 milyar kWh elektrik üretilmesi bekleniyor. Yakıt maliyeti her iki santral için yıllık yaklaşık 720 milyon dolar olarak açıklanıyor. 80 milyar kWh elektrik üretimi için 16 milyar m3 doğalgaza ihtiyaç var. Doğalgaz maliyeti ise yaklaşık 7.2 milyar dolar. 3 senede sadece doğalgaz ithaline ödenecek para ile Mersin-Akkuyu’da 4 ünite nükleer santral kurulabildiği belirtildi.
virahaber.com