Yeşil Yat Turizmi

Duygu Mukan

Birçok sektörde bilinçli ambalaj kullanımı ve atık yönetimi yaygınlaşmaktayken, henüz yatçılık alanında Türkiye’de pek fazla konuşulmasa da, deniz kirliliğinin dikkat çektiği ve aynı zamanda yat turizminin hızla yaygınlaştığı bu dönemde artık bu sektörün de gündeme alacağı bir konu başlığı olmalıdır. 

Birçok işletme “Yeşil Otel” ve “Yeşil Restoran” ünvanlarına sahip olabilmek için işleyişlerinde değişiklikler yapmış ve aslında bu değişimle masraf kalemlerini de azaltarak işletmesini daha fazla kâra geçirebilmiştir.  Yatçılık sektörüne de örnek olabileceğini düşündüğüm “Yeşil Nesil Restoran” uygulamasının yatçılıkta da kullanılabilecek içeriğine daha yakından bakalım:
Bu kriterlerden özellikle yatçıların önemsemesi gerektiği maddeler şunlardır:
- Güneş panelinden elektrik üretmek,
- Suyu plastik şişeler yerine sürahide vermek,
- Daha az porsiyonlarda yemek pişirmek,
- Limanlardaki ayrı atık bölümlerinin yapılandırılmasından sonra yatlarda da atık ayrıştırılmasına gidilmesi,
- Ambalajsız tuz, şeker, kürdan vb. tercih edilmesi, 
- Çevre dostu temizlik ürünleri tercih edilmesi,
- Yerli üretimden gelen ürünlerin tercih edilmesi yatlar için de dikkate alınabilir. 
Bunlar dışında uygulamalarda karşılaşılan ana hatalar;
- Tüm içeceklerde çok fazla ambalajlı ürün tercih ediliyor, bu durumdaki başlıca sebepler daha fazla bulaşık çıkması ve bardakların deniz üzerinde kırılma olasılığının yüksek olmasıdır. Yata çıkacak kişilerin bu konuda daha fazla bilinçlendirilmesi ve daha büyük ambalajlı ürünlerin (su sebilleri, mataralar ve tabi sürahi) kullanımlarının teşvik edilmesi gereklidir. 
- Kâğıt peçete ürünlerinin tüketim esnasında kullanılmadan veya kullanıldıktan sonra çevreye uçup kirliliğe sebep olmasıdır. Bu ve benzer tüketim ürünlerinin ambalajlarında veya kuru sigara izmariti atıklarında da sıklıkla olmaktadır. Bu yüzden ön ve arka güvertede misafirlerin rahatça kullanabileceği çöp kutularının olması faydalı olabilir. Bunun dışında masaya konulan kâğıt ve benzeri uçabilecek ambalajların ağırlıkla beraber konulması bu yönde israfı da engelleyecektir. 
- Birçok teknecinin de önemsediği yakıt tüketimi de çevreye karşı önemli bir etkiye sahiptir. Yakıt, su ve hava filtrelerinizin temiz ve yeni olmasına özen gösterilmelidir. Taze ve temiz bir yakıt aldığınızdan da emin olmalısınız. 
- Birçok farklı sürdürülebilir teknolojinin de bahsedildiği yazar Dieter Loibner’in “Sürdürülebilir Yelkencilik” kitabından çok sevdiğim bir bölümü kesit vererek aktaracağım: 
Daha az yakıp, daha çok gitmek için;
* Bakıma gereken özeni gösterin (yukarıda bahsettiğim filtrelerin kontrol edilmesi).
* Motoru gerekmedikçe boşa çalıştırmayın (park halinde, yakıt sırasında vb.).
* Karinanız düzgün ve temiz olsun.
* Pervanenizin uygunluğunu kontrol edin.
* Dingiyi yol boyunca çekmeyin, mümkünse güverteye alın.
* Gazı dalgalara karşı köklemeyin, rüzgarla bir gidebileceğiniz bir koridor bulun
* Uzun seyir planlamıyorsanız, su ve yakıt tanklarınızı tamamını doldurmayın.
* Katlanan pervane kullanabiliyorsanız, suya daha az direnç göstereceğinden daha verimli bir performans göstermenizi sağlayabilir.
* Katkılı yakıtlar, atıkları iyileştirmenin dışında ayrıca yanmaya da olumlu etkisi olabilmektedir. Katkı kaliteleri ve etkileri değişik olduğundan, motor üreticinizden bu konu hakkında destek isteyebilirsiniz. 
* Motorunuzu yenileyerek daha verimli modellere geçiş yapabilirsiniz.
* Yelkenlerinizi su kesimi çizgisi suya parallel kalacak şekilde kontrol etmelisiniz. 
* Hava fanları konulmuş odalarda hava akışını yeterli bulursanız, sıcak havalarda bile klima kullanımı azaltırsanız daha ekonomik ve ekolojik bir yolculuk yapabilirsiniz. 
* Yazın ortasında uzun yol yapmak zorundaysanız yolculuğunuzu gece yapın: böylece serin havada gider, klimayı daha az kullanır, daha az yakıt harcar ve daha az karbon salınımı yaparsınız. 
* Daha fazla yelken yapın: ne kadar uzağa veya ne kadar hızlı gittiğiniz değil, kazandığınız deneyim önemlidir. 

-  Son olarak ama bence bu alanda marinaların ve atık tesislerinin (ayrıştırılmış akıt ve atık alım kontrolleri) geliştirilmesi kadar önemli olabilecek nokta da yatlara da mavi bayrak uygulamasının yaygınlaştırılmasıdır. Bireysel Yatlar için Mavi Bayrak, Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı (Foundation for Environmental Education-FEE)  koordinasyonunda ve ülkemizde Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) tarafından yürütülmektedir. Program uluslararası alanda 2004’te ülkemizde ise 2007 yılında başlamıştır. Yatlarda Mavi Bayrak uygulaması ile yat sahibinin, yat kaptanının/çalışanlarının ve yolcuların, deniz ve çevresinin korunması konusunda dikkatlerinin çekilmesi hedeflenmektedir. Kriterlerin uygulanması yolu ile de zaman içinde çevre bilincinin diğer yatçılarda da oluşturulması öngörülmektedir. Yatınıza asacağınız bayrak ile; kıyılarımızda yatlardan kaynaklanabilecek olumsuz çevresel etkilerin en aza indirgenmesine katkı sağlayarak, çevre eğitimi ve bilinçlendirme ile diğer yatçılarda farkındalık yaratarak, denizler için gönüllü çalışmaları teşvik etmiş olursunuz ve bu konudaki önderliğinizle toplum içerisinde öne çıkarsınız.

UYULMASI GEREKEN DAVRANIŞ KURALLARI

1.    Koylarda hız limitine uyulması (maksimum 3 knot)
2.    Koylarda demirli durumdayken ses kirliliğine karşı duyarlı olunması
3.    Denize ve kıyı alanlarına çöp atılmaması
4.    Denize zehirli atıklar (yağ, boya, kullanılmış pil, temizlik malzemeleri vs.) atılmaması
5.    Cam, plastik, metal gibi atık malzemelerin geri dönüşümü için ayrıştırma olanaklarının sağlanması
6.    Yemek yapımı sonrası oluşan bitkisel atık yağların düzenli olarak toplanarak lisanslı bir firmaya teslim edilmesinin sağlanması
7.    Kullanılan boya anti-fouling, boya çıkarıcı gibi ürünleri alırken çevre dostu olanların tercih edilmesi
8.    Yatlarda temizlik için sadece temiz su kullanılması
9.    Kirlilik veya çevreyle ilgili kuralların herhangi birinin ihlali ile karşılaşıldığında durumun hemen yetkililere bildirilmesi
10.    Balık avcılığında avlanma sezonu, avlanma bölgeleri ile ilgili konulan yasaklara uyulması ve yasak olan yöntemlerle balık avlanmaması
11.    Denizde yaşayan bitki ve hayvanların korunması ve kuşların ürediği bölgelere dikkat edilmesi (z)
12.    Tehlike altındaki ve korunan alanlara dikkat edilmesi
13.    Deniz dibine zarar verecek şekilde demirleme yapılmaması
14.    Balıkçılık yapılan veya balıkçılıkla ilgili düzeneklerin bulunduğu alanları rahatsız etmekten kaçınılması
15.    Tehlike altındaki/korunan türlerden veya sualtından çıkarılan arkeolojik kalıntılardan yapılmış eşyaların satın alınmaması ve kullanılmaması
16.    Yatın tuvalet ve mutfak ünitelerinin temiz ve bakımlı olması
17.    Diğer yatçıların da çevreye özen göstermeleri konusunda onların teşvik edilmesi
Hem atık yönetiminin düzgün şekilde yapılması ve denetlenmesi hem de yatçıların bu konuda bazı kurallar çerçevesinde eğitilmesi ve yönlendirilmesi yat turizmi açısından toplu bir hareket gerektirmekte ve denizlerimizin temiz kalması için önem taşımaktadır.