Mavi Yeşil Doğa ve Bilim Derneği üyeleri İskenderun sahilinde bir yandan Kızıldeniz’den gelen zehirli denizanalarını toplarken, diğer yandan herkesi ölmüş dahi olsa bunlara dokunmaması konusunda uyarıda bulundu.
Doç. Dr. Tahir Özcan, havaların ısınmasıyla hafta sonlarını deniz kenarında, sahillerde geçiren veya denize giren vatandaşların dikkatli olmasını isteyerek, "Akdeniz kıyılarında sıcaklığın artmasıyla birlikte şubat ayı sonunda Lübnan kıyılarında denizanası artışları bilim adamlarınca gözlemlenmeye başlamıştır. Yaklaşık 2 hafta sonra bu artış ülkemiz kıyılarında görülmeye başlanmıştır. Son günlerde güney sahillerimizde sıcaklıkların artmasıyla birlikte sahillerde, liman ve mendirek diplerinde insanların yoğun olarak bulundukları yerlerde birçok denizanasına rastlanmaktadır. Kıyılarımızda özellikle Kızıl Deniz göçmeni olan zehirli denizanası Rhopilema nomadica (Göçmen Denizanası) türünün görülme sıklıklarında artış gözlemlenmeye başlanmıştır" dedi.
Muğla ve Mersin bölgelerinde de görülen Zehirli Göçmen Denizanasının hassas ve yumuşak ciltli olan insanlar üzerinde ciddi sorunlar yarattığına dikkat çeken Özcan, şunları söyledi:
"Kesinlikle temas etmeyin!"
"Kıyılarda ölmüş dahi olsa kesinlikle temas edilmemelidir. Temas edildiğinde dokunaçlarındaki kapsüller içinde bulunan yaklaşık 1-5 milyarın arasındaki burgulu iğne şeklindeki zehirli hücreler (Nematosist) aktif hale geçerler. Deriye temas ettiğinde bu kapsüller patlar ve zehirin etkisiyle yanma ve kaşınma hissi başlar. Ne olursa olsun zehirin vücuda daha fazla yayılmaması için kesinlikle ovuşturmamalı veya kaşınmamalıdır. Ovuşma ve kaşıma daha fazla nematosist'in aktif hale gelmesiyle vücuda vereceği zarar daha şiddetli olacaktır. Kesinlikle tatlısu ile temizlenmeye çalışılmamalı. Tuzlu suyu veya amonyak ile temizlenmeli daha sonra sağlık kuruluşuna gidilmelidir."