Türkiye Liman İşletmecileri Derneği'nin 14. Olağan Genel Kurul toplantısı İstanbul Marriott Hotel Asia'da yapıldı.
Genel Kurulu Divan Başkanlığına Süha Aktaş, Yardımcılığına Cengiz Ergürsel, Katip Üyeliğe ise İrfan Bilgin seçildi. İlk olarak Genel Sekreter İrfan Bilgin, 2010 faaliyet raporu okudu ve 2011 yılı bütçesiyle ilgili açıklamalar yaptı.
“Örgütlü güçte bereket vardır”
Başbakanlık Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, TÜRKLİM’in kamu limancılığından özel limanlara geçilmesi sürecinde sorunlara çözüm üretme çalışmasının kendileri içinde takdire şayan bir olay olduğunu belirterek, “Örgütlü güçte bereket vardır. Denizcilik Müsteşarlığı sektöre yardımcı olmak üzere kurulmuştur” dedi.
Naiboğlu, çalışma hayatında değişik fikirlerin olabileceğini ve bunları bir araya gelerek çözmenin doğru olduğunu ifade ederek, şunları söyledi. “Mutlaka ortak bir çözüm vardır. "TÜRKLİM, bugün bir güç olmuştur. Fikri sorulan bir dernek olmuştur. Dernek binanıza kavuşmanız ve mali durumunuzu güçlendirmeniz konusuna katılıyorum. Maddi durumu iyi olmayan çocukları da okutmanızın da hem toplumun, hem sizin hem de bizim menfaatimize olacaktır diye düşünüyorum."
“Bizim için bu yolun sonu geldi”
TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Gürgenç yaptığı konuşmada, yönetim kurulu olarak 2011 yılının son yılları olduğunu belirterek, gelecek olan yönetimin bir sene içinde gerekli hazırlıkları yapması nedeniyle bunu açıklama gereği duyduğunu söyledi. Kariyerport projesinin önemine değinen Gürgenç, proje için AB’ye başvurduklarını, yaklaşık 250 bin Euro’luk yardımın çıkmak üzere olduğunu dile getirdi. Yönetim kurulu olarak bu projeyi gerçekleştirmek istediklerini ifade eden Gürgenç, “Bunun dışında dernek olarak bir apartman dairesinden çıkarak kendi binamıza taşınmak istiyoruz”şeklinde konuştu.
“Bizim için bu yolun sonu geldi” diyen Gürgenç, “Bu yıl bizim yönetim kurulumuzun son senesi. Son senemizde mevcut yaptığımız yürüyen işlerimizin daha iyi olmasının yanında önemli bir fark yaratacağını düşündüğümüz Kariyer Port çalışmasını daha olumlu bir yere taşımayı ve bu projeyle beraber derneğimizi bir apartman katından çıkartıp içinde sınıfların, dernek ofisinin olduğu bize yakışan bir yapıya taşımayı kendimize hedef olarak belirledik. Bu konuda ciddi olarak çalışmalarımız var. Bunu ucuza mal etmenin yollarını araştırarak dernek üyelerine ekstra bir masraf çıkarmadan gerçekleştirmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kombine taşımacılıktan bağımsız bir liman düşünülemez”
Türk limancılık politikasının özel limancılık, kombine taşımacılık, ağlarla ilişki ve aktarma olarak dört temele dayandığını söyleyen Deniz Ulaştırması Genel Müdürü Dr. Özkan Poyraz, “Limancılık politikasında özel limanlar olmazsa olmaz duruma geldi. Kombine taşımacılıktan bağımsız bir liman düşünülemez. Özellikle doğu-batı koridoru üzerindeki Trans Avrupa ağlarıyla ilişkili bir limancılık işletmeciliği gerekliliği söz konusudur. Türkiye’nin temelinde kombine taşımacılık yöntemlerinin limancılık işletmeciliği içerisinde olmazsa olmaz olduğunu görüyoruz” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin habportlara, homeportlara ihtiyacı var diyen Poyraz, “Biz bunu gerçekleştiremedik ama bunu bir şans olarak görebiliriz. İzmit, Gemlik, İskenderun Körfezlerini bir bütün olarak homeport olarak düşebiliriz. Böyle düşündüğümüzde bu limanları birer happorta dönüştürmek için aktarma hizmetlerini artırabilmek için bütünsel yönetimi gerçekleştirmemiz gerekiyor” dedi.
Kıyı tesislerinin aralarındaki problemleri yakından bildiğini ifade eden Poyraz, “TÜRKLİM’in Türkiye’nin aktarma limancılık politikasına ve habport ve homeport olma politikasına yönetsel olarak destek vereceğini umut ediyorum. Liman işletmecilerinin arasındaki sorunların çözülebileceği, kan davalarının bitirileceği platform olmak birlikteliğini TÜRKLİM üstlenmelidir”şeklinde ifade etti.
Limancıların sanayicilikten kurtulması gerektiğini söyleyen Poyraz, aktarma liman olma özelliği taşıyan Türkiye limanlarının yeni hüviyetler kazanması gerektiğine değindi.
“Maliyetle Ters orantılı bir indeks belirledik”
Liman kira bedellerine yönelik sektörün isteklerine daha bağlı bir yönetim anlayışı oluşmaya başladığına dikkat çeken Özkan Poyraz, sektörün isteğine yakın bir yönetim anlayışının oluşmaya başladığını dile getirdi. Müsteşarlık olarak Türk limancılığını etkileyecek ve yatırımlarını belirleyecek bir formül geliştirdiklerine dikkat çeken Poyraz, maliyetle ters orantılı bir indeks belirterek, “Dolgu alanıyla kazanılan alanları için yapılan harcamalara, çevre için yapılan harcamalara ters orantılı bir indeks belirledik. Bu formülü Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne götüreceğiz” ifadelerini kullandı.
İşletme izinleriyle ilgili yorucu bir süreç geçirdiklerini ifade eden Poyraz sözlerine şöyle devam etti:
183 tane uluslararası ticarete açık limanımızdan 180 tanesini işletme veya geçici işletme izniyle donatmış olduk. Ancak geçici işletme iznine sahip olanların 1 yıl içerisinde, sorunlarını çözmesi için bunu bir süre olarak kabul etmeleri gerektiğini düşünüyorum”
Atık alım tesisi konusuna da değinen Poyraz, TOBB Denizcilik Meclisi’nin bu konuyu Çevre Bakanlığı’na ilettiğine değinerek, yapılan görüşmede limanlardan sabit ücret alınmaması gerekildiği, limanların bu konuda yükümlü olduğu hakkında bakanlığın bilgilendirildiğini söyledi. Bu sabit ücretin kalması gerektiğini ifade eden Deniz Ulaştırması Genel Müdürü, bu ücretin kaldırılmasıyla Türkiye’de atık alım sisteminin yürümeyeceğini savundu.
“Konuşmuyorsak sorunumuz yok demektir”
49 üyesi bulunan bir dernek olduklarını hatırlatan Rota Limanı’ndan M. Cengiz Divilioğlu, yeni üyelerinin dernek hakkında fikirlerini, sorunlarını beyan etmeleri gerektiğini söyledi. Divilioğlu, “Eğer biz sorunlarımızı burada konuşmuyorsak, hiç sorunumuz yok demektir. Bu sıkıntıyı her zaman yaşıyoruz. Arkadaşlarımdan rica ediyorum. Konuşan bir meclisimiz olsun. Herkes çekinmeden birşeyler söyleyebilsin” dedi. Kariyerport projesini çok beğendiğini söyleyen Divilioğlu, mali gücün önemine dikkat çekerek, “Mali güç olmadan birçok proje gerçekleştirilemez. Kendi dernek binamızın olmasını da istiyoruz. Başkanımız seneye gideceklerini söyledi ama önümüzde bir yıl var ve yapacağımız daha çok şey var. Yönetim kuruluna yaptığı çalışmalardan dolayı teşekkür ediyorum” dedi.
“Derin deşarj yatırımını belediyeler yapmalı”
Limanların gemilerden atık alması konusunda sıkıntıları olduğuna dikkat çeken Martaş Marmara Ereğli Liman Tesisleri’nden Engin Özçelik, kendilerinin bu konuda öncülük yaptığını söyledi. Haydarpaşa’daki atık alım tesisinin minyatürünü yaptıklarını, Su arıtma konusunda karşılarına birçok engel çıktığını ve bu engellerle savaştıklarını belirten Özçelik, kendilerinden belediyelerin yapması gereken derin deşarj yatırımın yapılmasının istendiğini söyledi. Denizleri temiz tutmak için bir milyon TL civarında yatırım yaptıklarını vurgulayan Özçelik, bu konuda yardım isteyerek, amaçlarının para kazanmak olmadığını ve 4 yılda yaptıkları yatırımın yüzde 30’unu dahi geri alamadıklarını söyledi.
"Kılavuz kaptan süreleri çok fazla"
PORTAKDENİZ’den Ayhan Çiftçi ise kıdemli kılavuz kaptan ve kılavuz kaptan sürelerinin çok fazla olduğunu belirterek bu durumun kendilerinin ticari faaliyetlerine engeller getirdiğine dikkat çekti.
Virahaber