Yaşar ÖZER / Vira Haber
20 Ekim 2015 tarihinde Mersin’de “AB’nin Göç Politikaları Çerçevesinde Türkiye’deki Suriyeli Göçmenlerin Yönetimi” konulu bir konferans gerçekleştirildi. Türkiye Sosyal ve Ekonomik Etütler Vakfı - TESEV, Freidrich Naumann Vakfı ortaklığı ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası işbirliği ile düzenlenen konferans sonucunda mültecilerle ilgili çarpıcı sonuçlar elde edildi.
Konferansın açılış konuşmalarını Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Mersin Ticaret ve Sanayi Odasi Başkanı Şerafettin Aşut ve TESEV Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aydın Uğur yaptı. Konferansa konuşmacı olarak katılan kamu otoriteleri, akademisyenler ve Suriyeliler ile, AB Göç politikaları çerçevesinde “Türkiye’de göç yönetimi, Türkiye’deki Suriyeli Göçmenlerin Yönetimi, Türkiye’de Suriyeli göçmen olmak” başlıkları altında hem Türkiye’deki Suriyeli göçmenlerin hem de göç yönetiminin sorunları tartışıldı ve çeşitli politikalar önerildi.
Konferans TESEV tarafından raporlaştırılıp yayınlandı. Konferanstaki konuşmalar, soru-cevap tartışmalarından çıkan sorunlar ve politika önerileri ise şu şekilde oldu:
Göç Yönetimi Sorunları
-Sağlıksız Kayıt: Suriye’den gelenlerin ve burada doğanların kayıtlarının sağlıklı tutulmaması
-Sorunlu Veri: Verinin karmaşık olması, farklı kaynakların farklı veri oluşturmasının yarattığı tutarsızlık ve veriye erişimin kapalı olması
- Eksik Koordinasyon: Kamu kuruluşları arasında koordinasyon eksikliği. Merkezi hükümet seviyesinde ve merkez - taşra arasında koordinasyon eksikliği. Bunun yanında yerel aktörlerin sayısının artması, Suriyeli inisiyatiflerin ve uluslararası örgütlerin yerel aktörlerle sınırda aktif işbirliğinin artması ve bunun koordinasyonun olmaması.
-Eksik Etkileşim: Farklı paydaşların etkileşim eksikliği, akademi ve sivil toplumun konudan uzak tutulması, Suriyelilerle etkileşimin eksikliği
- Farklı odaklanma: Suriye krizinin uluslararası ilişkiler olarak görülmesi, göç yönetimi olarak görülmemesi
-Alternatif uluslararası algı: Türkiye’nin 2 milyon göçmen yöneten ülke değil, Esad’la savaşan ülke olarak görülmesi. Bundan kaynaklı yük paylaşımı yapılmaması, sorunun bölgesel kalması
-Yasal zemin eksikliği: Gelenlere yasal bir statü verilmemesi
-Alternatif çözümler: Boş kalan alanların gelenler tarafından doldurulması
Önerilen Çözümler
-AB ile işbirliği: Krizin bölgesel algılanmaması için özellikle Avrupa Birliği ile bütüncül politikalar geliştirilmesi
-Kapsayıcılık yaklaşımı benimseyen uyum politikasının geliştirilmesi
-Sosyal politikalar bakanlığı kurulması
-Katılım: Suriyelilerin karar alma süreçlerine katılımı
-Kurumlararası koordinasyon: Göç İdaresi taşra teşkilatı ile yerel yönetimlerin işbirliğinin artması. Kamu, üniversite ve STK’ların ortak çalışması. Kamunun saha çalışmalarını kolaylaştırması.
-Erişilebilir veri: Suriyelilerin demografik ve sosyoekonomik özelliklerinin belirlenmesi için veri kaynaklarının oluşturulması ve erişime açılması
Suriyelilerin sorunları
-Sağlık
-Eğitim – okullaşma kısıtları, üçte birinin eğitime erişimi var
-Çalışma hayatı - resmi çalışma izinlerinin kısıtlı olması, çocuk işçiliği
-İnsan ticareti
-Dil
-Kendi göç yönetimlerini yapmaları, kendi iradeleriyle bazı sorunlara çözüm bulmaları
-Dolandırıcılık, hak ihlalleri
-Önyargılar, dedikodular
-Serbest dolaşım sorunları
-Belirsizlikten kaynaklı atıllığın yerel halkta endişe yaratması
-Prosedür farklılıkları; örneğin havaalanlarında farklı uygulamalar
- Araç ithali yasağı
-Sigorta sorunları
-Ayrımcılık, ırkçılığın cezasız kalması
Raporun tamamına tesev.org.tr’den erişebilirsiniz.