"Türk balığı dünyada aranan balık haline geldi"

Su Ürünleri Yetiştiricileri Üretici Merkez Birliği Başkan Yardımcısı İhsan Bozan, su ürünleri sektörünün yılın ilk 8 ayında 640 milyon dolarlık ihracat yaptığını açıkladı.

Su Ürünleri Yetiştiricileri Üretici Merkez Birliği Başkan Yardımcısı İhsan Bozan, su ürünleri sektörünün yılın ilk 8 ayında 640 milyon dolarlık ihracat yaptığını belirterek, “Ülkemizin ürettiği levrek ve çipuralar uzun süreli çalışmalar sonucu kalite olarak belirli bir aşamaya geldi. Gıda güvenliği konusunda alınan sertifikalarla Türk balığı aranan balık haline gelmiştir.” dedi.

Su Ürünleri Yetiştiricileri Üretici Merkez Birliği Başkan Yardımcısı İhsan Bozan, “Ülkemizin ürettiği levrek ve çipuralar uzun süreli çalışmalar sonucu kalite olarak belirli bir aşamaya geldi. Gıda güvenliği konusunda alınan sertifikalarla Türk balığı aranan balık haline gelmiştir”

Bozan, su ürünleri ve hayvansal mamulleri sektörüne ve kültür balıkçılığına ilişkin açıklamalarda bulundu.Su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörünün 2018’in ilk 8 ayında 1  milyar 625 milyon dolar seviyesinde ihracat yaptığını ve bunun 640 milyon  dolarının su ürünleri sektörü tarafından gerçekleştirildiğini aktaran Bozan, su  ürünleri sektörünün ihracatının 538 milyon dolarlık bölümünün de kültür  balıkçılığı ihracatından oluştuğunu söyledi.

Kurdaki dalgalanmanın etkilerini sektör olarak karşılayabilecek güçte  olduklarını ifade ederek, “Su Ürünleri sektörünün 2018 yılı ihracat hedefi daha  önceden 1 milyar dolar olarak revize edilmişti. Bunu yakalayacağımıza kesin  gözüyle bakıyoruz. Maliyetlerdeki artışın karlılığa olumsuz etkisi olmakla  birlikte ihraç ürünü olması dolayısıyla bu olumsuz etki diğer sektörlere oranla  daha düşük düzeydedir.” değerlendirmesini yaptı.

Su ürünleri sektörünün 2014 yılında 2023 yılının ihracat hedefini 1  milyar dolar olarak belirlediğini hatırlatan Bozan, “Hükümet politikaları, yeni  pazar açılımları, katma değerli ürün portföyündeki artışlar sektörümüzü AB lideri  konumuna getirmiş, sektörden elde edilen karlar tekrar sektöre yatırım olarak  geri dönmüş ve hedeflenen rakamlara daha erken ulaşılmıştır, doğal olarak bu  başarı heyecanı arttırmış gerek ülke içinde gerekse dışarıda hem üretim hem  pazarlama alanında daha aktif olunmasına vesile olmuştur.” diye konuştu.

Sektörün 2023 hedefinin 1,5 milyar dolara çıkartılmasının  düşünüldüğünü anlatan Bozan, sektörün hep daha iyiye, hep daha büyük başarılara  hedeflenerek kendini motive ettiğini söyledi.

“Sektör istihdamı doğrudan 30 bin kişiye ulaşacak”

Bozan, sektörün istihdama sağladığı katkılara ilişkin şu bilgileri  verdi: “Ülkemiz su ürünleri sektörü bugün yaklaşık 25 bin kişiye doğrudan  toplamda 100 bin kişiye dolaylı istihdam sağlamakta ve para kazandırmaktadır. Su  ürünleri sektörünün 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için zorunlu ihtiyacı olan  ve 2008 yılında belirlenmiş potansiyel üretim sahalarında, üretim faaliyetlerinin  başlatılması çok önemlidir. Denizlerde Mersin, Aydın, Giresun, Sinop, Trabzon  üretim sahalarının yeni belirlenecek olan sahalarla beraber üretime açılmasıyla  (Adana, Balıkesir, İskenderun) birlikte, karasal alanda alabalık ve Karadeniz de  somon balığı üretiminin faaliyete geçmesine paralel 2019 sonunda sektör istihdamı  doğrudan 30 bin kişiye ulaşacaktır. 2023 hedeflerinde istihdam ise sektörün  lojistik ve tedarik tesislerinin kurulmasına paralel olarak doğrudan 35 bin kişi,  dolaylı olarak da 150 bin kişiye para kazandıracak sektör haline gelecektir.”    

Körfez ülkeleri balık çiftliği know-how’ının peşinde 

Çiftlik balıkçılığı için hükümet tarafından belirlenen sahaların  üretime başlaması halinde sektörün dünyada çok daha güçlü hale geleceğini anlatan  Bozan, “Belirlenen alanların üretim faaliyetine başlatılması ülkemizde yeni  yatırımların önünün açılmasına ve yapılmasına sebep olacaktır. Özellikle Körfez  ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeden kendi ülkelerinde su ürünleri  yetiştiriciliği/üreticiliği konusunda Türk firmalarının know-how’ından faydalanma  talepleri mevcuttur, gerek teknoloji gerekse bilgi birikimi anlamında zaten  yabancı yatırımcıya ihtiyaç da yoktur." diye konuştu.

Bozan, Mersin’de söz konusu süreç devam etmekte olduğundan  yatırımların sırası geldikçe yapılmaya devam edileceğini, Karadeniz’de ise  Artvin, Rize, Sinop illerinde özellikle Karadeniz somonu üretimi için planlama ve  yatırım çalışmaları bulunduğunu belirterek, "Ayrıca ülkemizin sektör firmaları,  konusu hakkında yurt dışına yatırım yapma fırsatı yakalamış ve değerlendirmeye  almış durumda. Bu kapsamda sektör firmaları, su ürünleri yetiştiriciliği, yem ham  maddesi temini, işleme tesisleri ve üretim konusunda yurt dışına yatırımlar  yapmaya başladı.” ifadelerini kullandı.

Toplam 85 ülkeye ihracat 

İhsan Bozan, su ürünleri ve hayvansal mamulleri sektörünün 85 ülkeye  ihracat yaptığını ifade ederek, bunların başında Irak, Avrupa Birliği ülkeleri,  ABD ve Rusya Federasyonu’nun geldiğini söyledi.

Birleşik Krallık, Birleşik Arap Emirlikleri, Libya, Hong Kong, Tayvan,  Vietnam, Kuveyt, İsrail, Lübnan, Japonya, Singapur, Slovakya, Tanzanya, Ruanda,  Sierra Leone, Seyşel Adaları, İran İslam Cumhuriyet gibi dünyanın farklı lokasyon  ülkelerinin Türk denizlerinde yetiştirilen levrek ve çipurasını tercih ettiğini  anlatan Bozan, “Bu yıl ocak-ağustos döneminde en çok ihracat gerçekleştirilen ilk  5 ülke sırasıyla, 454 milyon dolarla Irak, 103 milyon dolarla Hollanda, 71 milyon  dolarla İtalya, 66 milyon dolarla Almanya, 63 milyon dolarla Libya oldu.”  bilgilerini verdi.

Türk balık yetiştiriciliğinin küresel rekabet ortamında kendine has  bir üne kavuştuğunu anlatan Bozan, şöyle konuştu:

“Ülkemizde ağırlıklı olarak üretimi gerçekleştirilen deniz balıkları  çipura ve levrek balığıdır. Karasal kaynaklı sularda ürettiğimiz ise gökkuşağı  alabalığıdır. Çipura ve levrek üretimi Avrupa Birliği ülkelerinde, KKTC’de, Arap  yarımadası civarlarında ve Afrika’nın Akdeniz kıyılarında yapılmaktadır. Alabalık  üretimi ise daha geniş bir coğrafyada yaşam alanı buluyor. Ülkemizin ürettiği  levrek ve çipuralar uzun süreli çalışmalar sonucu kalite olarak belirli bir  aşamaya geldi. Gıda güvenliği konusunda alınan sertifikalarla Türk balığı aranan  balık haline gelmiştir. Su ürünleri üretiminin arttırılması demek hem ihracat  girdisi bakımından, hem istihdam bakımından hem sağlıklı nesiller yetiştirmek  bakımından önemsenmesi gereken öncelikli konulardan birisidir. Son dönemde gerek  doğrudan gerekse dolaylı desteklerle devletimizin de bu açıdan konuyu  değerlendirdiği ortadadır.

Yeni üretim sahalarının açılması, Ar-Ge ve inovasyonla hem yeni  türlerin üretime kazandırılması hem katma değerli ve markalı ürünler ortaya  çıkarılması sektör ve ülkemiz açısından büyük önem arz etmektedir.”   

“Ülkemizin alması gereken çok yol var”

Bozan Türkiye’nin ilk 8 ayda yaptığı 640 milyon dolarlık balık  ihracatının büyük kısmının kültür balıkçıları tarafından yapıldığını ifade  ederek, Türk denizlerinde çok daha fazla balık üretim tesisi kurulabileceğini  söyledi.

Kültür balıkçılığının dünya genelinde en hızlı büyüyen sektör olduğuna  dikkati çeken Bozan, doğal kaynakların azaldığı günümüzde kültür yoluyla üretimin  önem kazandığını söyledi.

Çin’in yılda 25 milyon ton su ürünü ürettiği bilgisini veren Bozan,  “Ülkemiz toplam su ürünleri üretimi  631 bin ton seviyesinde. Bunun da 277 bin  tonunu kültür balıkçılığı oluşturuyor. Üç tarafı deniz ve hatta kendi denizi olan  milyonlarca metrekare iç su kaynağı olan ülkemizin bu alanda alması gereken daha  çok yol var.” diye konuştu. 

Vira Haber

BALIKÇILIK Haberleri

Kırklareli’nde İstavrit ve Çinekop Bolluğu
Elazığ'da Amatör Balıkçı 21 Kiloluk Sazan Yakaladı
Türkeli'de Hamsi Avcılığı Denetimleri Sıklaştı
Havalar Soğuyunca Balığa Talep Arttı
Kırklareli'nde Yakalanan Nesli Tehlikedeki Mersin Balığı Denize Bırakıldı