Türk bakışı-İsrail bakışı

Birleşmiş Milletler'in uzun süredir geciken Mavi Marmara raporuyla ilgili bilgiler sızmaya başladı. Ancak kritik rapor, Türk ve İsrail basınında birbirinden farklı yönleriyle ele alınıyor.

Birleşmiş Milletler'in uzun süredir geciken Mavi Marmara raporuyla ilgili bilgiler sızmaya başladı. Ancak kritik rapor, Türk ve İsrail basınında birbirinden farklı yönleriyle ele alınıyor.

Anadolu Ajansı haberinde, 9 Türk'ün hayatını kaybettiği baskınla ilgili raporda Türkiye'ye yönelik hiçbir suçlamanın yer almadığı, gemide aşırı güç kullanan ve yaşanan ölümlere izah getiremeyen İsrail'in suçlandığı belirtildi.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, İsrail'in geçen yıl Gazze'ye yardım götüren insani yardım konvoyundaki Mavi Marmara gemisine yaptığı saldırıyı soruşturan BM komisyonunun raporunda, İsrail'in, uyarıda bulunmadan gemiye saldırdığı ve yolculara kötü muamelede bulunduğu ifade edildi.

BM Genel Sekreterliği'ne sunulacak raporda ayrıca, İsrail komandolarının kurbanlara yakın mesafeden pek çok kez ateş ettiği, gemideki yolcuların taciz edildikleri ve mallarına el konduğu bildirildi.

Haberde, BM kulislerinde raporun İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukayı meşru kılacağı, bu nedenle de Türkiye'nin rapora çekince koymasının beklendiği, aynı zamanda İsrail'in de kendisine yönelik ciddi suçlamalar karşısında rapora çekince koymak durumunda kalacağının konuşulduğu belirtildi.

İSRAİL BASINI: TÜRKİYE’YE SERT ELEŞTİRİLER VAR

Ynetnews.com'un haberinde ise raporda Türkiye'ye yönelik ağır eleştiriler olduğu ifade edildi.

İsrail sitesinin haberine göre, filo sürecindeki rolünden ötürü Türk hükümetini dolaylı yoldan eleştiren raporda, hükümetin İHH ile de bağlantıları olduğu belirtildi.

Haberde, Yeni Zelanda eski Başbakanı Geoffrey Palmer'ın başkanlığındaki komisyon tarafından hazırlanan raporda, iki ülkeye yönelik sert eleştiriler yer aldığı ancak İsrail'in Gazze'ye uyguladığı deniz ablukasının meşru olduğu ifade edildi.

Ynetnews.com, İsrail'in buna karşın raporu imzalamayı düşünmediğini bildirdi. İsrailli yetkililerin, raporun sonuçlarının İsrial'i hedef alan uluslararası bir medya kampanyasına yol açmasından endişe ettiği, ayrıca Türkiye ile ilişkileri düzeltmek için gösterilen çabalara sekte vurmak istemediği belirtildi.

TARİH BELİRSİZ

Raporun BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a ne zaman sunulacağı ve kamuoyuna açıklanıp açıklanmayacağıyla ilgili belirsizlik de sürüyor.

BM Sözcü yardımcılarından Vannina Maestracci konuyla ilgili sorular üzerine, BM Soruşturma Komisyonu'nun bu hafta içinde raporunu tamamlayıp önümüzdeki günlerde Genel Sekretere sunmayı planladığını belirtti. Raporun içeriğiyle ilgili sorulara ise Maestracci, “Komisyon bağımsız şekilde çalışıyor, Komisyon'un çalışmalarının sonucuyla ilgili olarak spekülasyon yapmayacağız” yanıtını verdi.

Genel Sekreter Ban, başkanlığını Palmer'ın, başkan yardımcılığını Kolombiya'nın eski Devlet Başkanı Alvaro Uribe'nin yaptığı, İsrail'den Joseph Ciechanove ve Türkiye'den emekli büyükelçi Özdem Sanberk'in yer aldığı Soruşturma Komisyonu'nu 2 Ağustos 2010 tarihinde kurdu. Türkiye, Komisyon'a ön raporunu 1 Eylül 2010'da, nihai raporunu ise 11 Şubat 2011'de sundu.

İsrail ise Komisyon'a ilk raporunu 23 Ocak 2011'de sundu.

BM Soruşturma Komisyonu nezdinde Türkiye'nin temas noktası Büyükelçi Mithat Rende, Türkiye'nin Mavi Marmara soruşturmasına ilişkin görüşlerini ve hukuki tezlerini, BM Soruşturma Komisyonu'na 26 Nisan'da sözlü olarak açıkladı. İsrail tarafı da kendi görüşlerini 27 Nisan'da Komisyona sözlü olarak iletti. Komisyonun üzerinde çalıştığı nihai raporu 18 Mayıs'ta Genel Sekretere sunması bekleniyordu, ancak daha sonra Komisyon'un çalışma süresi uzatıldı.

AA

GÜNCEL Haberleri

Ege ve Akdeniz'de Balıkçılığı İzleme Çalışmaları Muğla'da Devam Ediyor
Bodrum-Kaş Arası Denizlerde Fırtına Uyarısı
Türkiye’nin En Büyük Balıkçı Barınağının Yüzde 70'i Tamamlandı
Deprem Bölgesinde Görevini Tamamlayan Yaşam Gemisi Yalova'da Bakıma Alındı
Ege Denizi İçin "Sarı" Uyarı