Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde haziran ayında yapılan Olağan Genel Kurul’un ardından yeni yönetim şekillendi. Uzun yıllar İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nde (İHKİB) yönetim kurulu üyeliği, başkan yardımcılığı ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerini yürüten TİM Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültepe yeni dönemde yapacakları çalışmaları, stratejik adımları ve hedefleri Deniz Ticareti Dergisi'ne anlattı.
TİM’de yapılan son seçimden sonra TİM’in kaptan köşkünde siz oturuyorsunuz. Öncelikle bize biraz yol hikayenizden bahseder misiniz?
90’lı yıllardan bu yana taşıdığım ihracatçı kimliğimin yanında, faaliyet gösterdiğim tekstil ve hazır giyim sektörünün temsili için yoğun bir şekilde çalıştım. 2010-2018 yılları arasında İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nde (İHKİB) yönetim kurulu üyeliği ve başkan yardımcılığı gibi çeşitli görevlerde bulundum. 2018 yılında ise, halen görevini sürdürmekte olduğum İHKİB Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildim. Bu görevim sırasında Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde Başkan Vekilliği, Sektörler Konseyi Üyeliği ve Sakarya 1’inci Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini de yürüttüm.
İHKİB’de dört yılı başkanlıkla geçen 17 yıllık deneyimimi, ihracat ailemizle paylaşmak ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin ülkemizdeki güçlü konumunu pekiştirmek için TİM Başkanlığına aday oldum. Geçtiğimiz haziran ayında da gerçekleştirdiğimiz olağan genel kurulumuz ile ihracat ailemizin teveccühüyle TİM Başkanlığı’na seçildim. Şimdi TİM Başkanı olarak sadece kendi sektörüme değil, tüm ihracatçılara, tüm sektörlere hizmet ediyorum. Kısacası, hayatım boyunca ihracatın, sanayinin, üretimin içinde yer aldım, ülkeme hizmet etmenin gururunu yaşadım.
Türkiye İhracatçılar Meclisi Türkiye’nin ihracatında rol alan önemli aktörlerden oluşuyor. Bize biraz gelecek plan ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Türkiye’nin ihracat ailesi, her geçen gün büyüyor ve gelişiyor. Meclisimizin üye sayısı bugün mal ve hizmet ihracatçısı bazında 100 bini aşmış durumda. Birlikte yapmış olduğumuz çalışmalar, ekonomimizin en önemli odak noktası olan ihracatımızı yükseltirken, aynı zamanda da ülke sathında da ciddi bir ihracat farkındalığı yaratıyor, yeni firmalarımızın ailemize dahil olmasını sağlıyor. Her ay ortalama 1.700 firma ihracat ailemize katılarak, ihracatımıza 100 milyon dolardan fazla katkı sağlıyor.
Yeni dönemde ihracatta sadece niceliğe değil, niteliğe de önem vereceğiz. Ayrıca bu dönemde TİM’i strateji ve vizyon liderliği yapan, gündem belirleyen bir kimliğe kavuşturacağız. Projelerimiz için birliklerimiz ile daha aktif ve senkronize bir şekilde çalışacağız. Projeleri olgunlaştırıp, ekonomi yönetimine taşıyarak ihracatımızın gelişimine katkı sunacağız. Yegâne amacımız dünya ticaretinde bayrağımızı daha da yükseklerde dalgalandırmak. İstiyoruz ki kazanan insanımız olsun, ihracatımız olsun, Türkiye olsun.
Dünyada ve Türkiye’de yaşanan gelişmeler ışığında sizce hedeflediğimiz ihracat rakamlarına ulaşabilecek miyiz?
Dünyada yüksek enflasyon ve enerji fiyatlarındaki artışın tetiklemesiyle yaşanan ekonomik zorluklar devam ederken, Türkiye, mal ve hizmet üretimiyle güçlü adımlar atıyor. İhracatçılarımız haziran ayında tarihi bir rekora imza attılar. Son açıkladığımız verilere göre; ihracat ailemiz haziran ayında geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 18 artışla 23,4 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Bu rakam bugüne kadarki en yüksek aylık ihracat rakamımız oldu. İlk 6 ayda bu rakam, yüzde 20 artışla 126 milyar dolara yaklaştı. 12 aylık ihracatımız ise, 246 milyar doları aştı. Son 22 ayın 20’sinde aylık ihracat rekorları kırdık. İhracatımızda mevcut yükseliş ivmesinin sürmesi, bizler için son derece değerliydi. Çünkü ihracat rakamlarında yakaladığımız bu başarılar, küresel ölçekte ciddi belirsizliklerin olduğu bir dönemde kaydedildi. Ayrıca küresel ölçekte resesyon endişelerinin arttığı bir atmosferde ihracatçılarımız 215 ülkede bayrağımızı dalgalandırmayı başardı. En çok ihracat yaptığımız ilk 5 ülke olan Almanya, ABD, Irak, Birleşik Krallık ve İtalya’nın yanı sıra Romanya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Güney Afrika‘ya ihracatımızda önemli yükselişler oldu. Aralarında Rusya, Güney Kore, Arjantin ve Hindistan’ın da dahil olduğu tam 18 ülkeye ihracatta rekor seviyelere ulaştık. Yılın ilk yarısında gelen ihracat rakamları da bizlere gösteriyor ki, Türk ihracatçısı karşısına çıkan tüm fırsatları değerlendirerek yoluna kararlılıkla devam ediyor. TİM olarak ihracatımızın yılsonuna kadar artış göstereceğini ve 2022 yılı sonunda 250 milyar doların üzerine çıkacağını öngörüyoruz.
Yeni dönemde TİM’in stratejisi nasıl olacak? Nasıl bir vizyonla yola çıkıyorsunuz?
Bizler Türkiye’yi ihracatta marka ülke yapma hedefiyle yola çıktık. Yeni dönemde Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde global rekabet gücü yüksek, yenilikçi, yaratıcı, teknoloji odaklı, katma değer geliştiren bir yapı inşa edeceğiz. Tüm sektörlerimizi yeşil mutabakata hazır hale getireceğiz. Veriye dayalı çevik, stratejik yönetim ekosistemini geliştireceğiz. Dijital TİM Platformu ile sektörlerin dijital olgunluk seviyelerinin ölçümünü yapacağız. Türkiye’nin üretim kapasitesinin ve yaratıcı gücünü dünyaya tanıtacağız. Şeffaflığı, paylaşımcılığı, kapsayıcılığı ve ortak aklı esas alacağız. Yeni nesil teşviklerin uygulamaya geçirilmesi için çalışacağız. Marka ekonomisini güçlendirecek projeler geliştireceğiz.
TİM daha önceki dönemde inovasyon ve sürdürülebilirlik ile ilgili projelere önem veriyordu. Yeni dönemde öncelikli projeleriniz neler alacak?
Yeni dönemde küresel ekonomide ülkemizin hak ettiği payı almasını sağlamak için en değerli araç olarak gördüğümüz inovasyon ve sürdürülebilirlik başlıklarına odaklanmaya ve yüksek katma değerli ihracat artışı adına belirlediğimiz ana hedeflerimiz doğrultusunda var olan projelerimizi “İnovasyon ve Sürdürülebilirlik Komitemiz” liderliğinde geliştirmeye devam edeceğiz. 132 ülkenin inovasyon performansını ölçen Küresel İnovasyon Endeksi’nde ülkemizin sıralamasını yukarılara taşımak için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız başta olmak üzere 20 farklı kurum ve akademisyenlerimizden oluşan Türkiye Görev Gücü’nün katkılarıyla Küresel İnovasyon Endeksi Türkiye Eylem Planı ve Stratejisi (2021-2023) belgesini hazırladık, buna yönelik çalışmalarımız artarak devam edecek. Ayrıca, Dijital Mentorluk Programı ile Avrupa’ya ihracat gerçekleştiren öncelikli sektörlerin iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik alanında eğitimler almasını, analizler gerçekleştirmesini ve raporlar oluşturmasını sağlayacağız.
2016 yılında başlayan İnoSuit İnovasyon Odaklı mentorluk Programımız ile bütün paydaşlarımızın oluşturduğu ortak akılla, Türkiye’deki inovasyon ekosisteminin oluşturulmasına katkı sağlamaya ve firmalarımızın sürdürülebilir inovasyon ve ihracat performansını arttırmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin en genç, en inovatif ailesi olarak adlandırdığımız İnovaTİM bünyesinde, binlerce gencimizi yapay zeka ve inovasyon üzerine eğitimler almaya ve inovasyon atölyelerine katılmaya devam edecek, uzay ve uzay alt sistemleri alanında Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirecek ve İnovaTİM İnovasyon Yarışması ile yüzlerce proje üretip raporlayacak.
Türkiye'nin inovasyona dayalı ihracat artışının desteklenmesi, şirketlerde inovasyon bilincinin geliştirilmesi, şirketlerin inovasyon kültürlerini interaktif bir platformda geliştirmesi ve inovasyon yetkinliklerinin kazanılması için yapılan çalışmaların ödüllendirilmesi amacıyla 2014 yılından bu yana düzenlediğimiz “Türkiye’nin İlk İnovasyon Geliştirme Programı İnovaLİG’i yeni dönemde de düzenlenmeye devam edeceğiz. Ülkemizin inovasyon alanındaki ilk ve en kapsamlı uluslararası etkinliği olan Türkiye İnovasyon Haftası’nda yeni İnovasyon şampiyonlarını ödüllendireceğiz. Türkiye’nin en büyük/yaygın girişimcilik programı olarak adlandırdığımız TİM-TEB Girişim Evlerimizde, bugüne kadar 1.600’ü aşkın tekno girişimcimizi mezun ettik, girişimcilerimizin ihtiyacına yönelik mentorluk, tanıtım, network, ofis desteği vermeye devam edeceğiz. Ayrıca, yatırımcı buluşmaları, sektörde deneyimli mentorlarla görüşme, prestijli global etkinliklerde ve ulusal zirve ve fuarlarda yer almasını sağlayacağız. Önümüzdeki dönemde de TİM olarak, Türkiye’de inovasyon ve girişimcilik ekosistemin güçlendirilmesini en öncelikli hedef olarak görerek çalışmalarımızı aralıksız sürdürmeye devam edeceğiz.
Mutlaka ihracatçılarımızın önünde bazı sıkıntılar, çözülmesi gereken problemler vardır. Öncelikli sorunlarınız için nasıl bir yol haritası izleyeceksiniz?
Hükümetimiz yatırım, üretim ve istihdam odaklı bir ekonomi politikası belirledi. Bu modelin lokomotifi ise ihracat… Türkiye; dinamik üretim yapısı, gelişen ekonomisi ve coğrafi konumunun sağladığı avantajlar sayesinde küresel ticaretteki dönüşüm sürecinde doğal fırsatlar yakalamıştır. Ancak her dönüşüm süreci sancılıdır. Dolayısıyla ihracatçılarımız da bu süreçte birçok sorunla karşı karşıya kalmaktadır. TİM Başkanı olarak ihracatçılarımız ve kamu kurumlarımız arasındaki diyalog ortamını son derece kıymetli buluyorum. Bu sayede ihracatçılarımızın çözüm bekleyen meselelerinin hızla çözüme kavuşacağına inanıyorum. Ortak akılla, 27 sektörümüzün, 61 birliğimizin etkin katılımıyla, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun yok. Dolayısıyla yeni dönemde TİM olarak, Ticaret Bakanlığımız ve diğer kamu kurumlarımız ile çok daha iç içe çalışarak hızlı karar alıp daha verimli işler yapacağımız inancındayım.
Gemi Yat ve Hizmetleri İhracatçılar Birliği de geçen sene önemli rekorlar kırdı. İçlerinde Odamızın üyesi olan çok firma var, onlara yönelik nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
2021 yılında gemi, yat ve hizmetleri sektöründe faaliyet gösteren ihracatçılarımız son derece önemli başarılara imza attılar. Bu başarıların belki de en önemlisi, sektörümüzün rekor kırdığı birim ihracat değerinde gerçekleşti. Sektörel kilogram başı ihracat değerimiz 7 dolara yaklaştı ve bugüne kadar olan en yüksek seviyeye ulaştı. Bir katma değer göstergesi olarak büyük önem atfettiğimiz bu gelişme, sektörümüzün yarınları adına son derece umut verici.
Ayrıca sektörümüz aralarında Norveç, Rusya, Çin, Belçika ve Polonya gibi önemli alıcılarında bulunduğu 18 ülkeye ihracatta rekorlar kırdı. Özellikle gemi ve yat üretiminde marka olan bu ülkelere ürün ihraç edebilmek, doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Bunun yanında AB Yeşil Mutabakatı’nın etkisiyle tersanelerimize ciddi bir elektrikli ve hibrit gemi siparişinin geldiğini gözlemliyoruz. Türkiye bu alanda marka olabilecek önemli bir potansiyele sahip. Tüm firmalarımıza iletmek istediğim mesaj, üretim ve yatırımlarda bugünün ihtiyaçlarının yanında, geleceğin taleplerine de odaklanarak bir strateji oluşturmaları. Sektörel trendler neredeyse her 10 yılda bir yeni bir boyut kazanıyor. Türk ihracatçısının bu trendin belirleyicisi olması gerekiyor. Bunu başardığımız vakit, ihracatta katma değer endişemiz de ortadan kalkacak.
Son olarak okuyucularımıza ve denizcilik sektörüne nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Denizcilik hem Türk tarihi, hem de dünya tarihinde en kritik rolü oynayan alanlardan birisi. Bugüne kadar, deniz ticaret yollarını, stratejik bölgeleri hangi devletler kontrol ettiyse, dönemlerinde dünyanın “süper gücü” olarak dünya ticaretinde hakimiyet kurdular. Osmanlı Devleti, İngiltere ve Amerika gibi ülkeler tarihte her zaman donanmaları ile ön plana çıktılar. Mustafa Kemal Atatürk, TBMM’nin 1937 tarihindeki açılışına gönderdiği konuşmasında; “Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız” diyerek, yine denizciliğin ne denli önemli olduğuna vurgu yapmıştır. Bu yüzden, bu sektörümüzün ve denizciliğin, Türkiye için stratejik öneminin bilincindeyiz. Bizler de; Atamızın izinde, milli meselemiz olan ihracatta, gemi ve yat ihracatımıza büyük önem veriyoruz.
Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak, uluslararası pazarlarda deniz ticaretinin geliştirilmesi, deniz araçları ve yan sanayi ihracatının artırılması gibi pek çok hususta, Deniz Ticaret Odası ile mevcut iş birliği çalışmalarımızı geliştirmenin son derece önemli olduğuna inanıyoruz. Çünkü ihracat, siparişten teslim ediliş sürecine kadar her anı iyi kurgulanması gereken bir takım oyunu. Üretenin, ihraç edenin ve taşıyanın aynı yöne bakması, aynı hedefe inanması çok önemli… Biz, değerli deniz ticareti camiasıyla aynı yöne bakmaya aynı gayelerle bu ülkeye değer katmak için birlikte aralıksız çalışmaya devam edeceğiz. İnanıyorum ki, sektörümüzün rakamlara da yansıyan başarıları sürekli bir şekilde devam edecek ve yıl sonunda yeni bir rekorla taçlanacaktır. Mevcut başarılarda pay sahibi olan paydaşlarımızı, ihracatçılarımızı ve sektör emekçilerimizi tebrik ediyor, başarılarının devam etmesini diliyorum.
Vira Haber
Kaynak: Deniz Ticareti Dergisi