Sergi kapsamında 450 adet orijinal boyutlarda insan figürü bulunuyor. Adeta taşlaşmış insanların kenti olan Meksika Sualtı Heykel Müzesi'ndeki insanlar İngiliz fotoğraf sanatçısı ve heykeltıraş Jason deCaires Taylor'ın imzasını taşıyor. Salon Manchones ve Salon Nizuc adlı iki galeride toplanan eserler dalgıçlar tarafından ziyaret edilebiliyor.
GERÇEK BOYUTLARDA İNSAN FİGÜRLERİ
Jason deCaires Taylor her bir heykeli denizin altına indirerek tek tek yerleştiriyor. Titiz bir çalışmanın ve olağanüstü dikkat gerektiren özenin sergilendiği müzedeki her eser, eşsiz olma özelliği taşıyor. Müzeye özel yapılan heykellerin bir benzeri daha bulunmuyor.
HEYKELLER RESİF GÖREVİ GÖRÜYOR
Yalnız birer sanat eseri olmayan, doğaya uyumlu maddelerden üretilerek deniz canlıları için doğal resif görevi gören heykel müzesi, 420 metrekarelik bir alana yayılıyor. Toplam ağırlıkları 200 tonu aşan eserler, çorak bir deniz arazisini boydan boya kaplıyor. PH değerleri nötralize edilerek su altına uygun hale getirilen çimentodan imal edilen heykeller arasında mercanlar ve deniz canlıları görebilmek mümkün oluyor. Adeta sürprizlerle dolu bir dalış macerası sunan Meksika Su Altı Heykel Müzesi, her ziyaretinizde yaşam alanı olması ile size yeni manzaralar sunmayı vadediyor.
HER YIL 1 MİLYON TURİST
Her yıl 1 milyona yakın turistin uğrak yeri olan park ve müze, bölgenin gelişmesine de bir hayli katkı sağlıyor. Doğal resiflere olan yüksek rağbeti ve beklenen tahribatı biraz olsun azaltmak için bilinçli olarak projelendirilen müze, sivil toplum örgütlerinden de büyük destek görüyor. Her yaştan profesyonel ve amatör dalgıcın ilgisine nail olan alan, turlarla gezilebiliyor. Şnorkellilerin gezebilmesi için sığ bir galeri de bulunduran Meksika Su Altı Heykel Müzesi, sanat meraklılarını spora davet ediyor. Deniz canlılarının beslenmesi, saklanması ve yaşamı için uygun alanlar oluşturan müze, insanların dalış ile sağlıklı olmasına da katkı sunuyor.
DENİZ CANLILARINA YUVA OLUYOR
Deniz canlılarının beslenmesi, saklanması ve yaşamı için uygun alanlar oluşturan müzedeki eşyalar hayvanlara yuva görevi de görmüş oluyor.
DALIŞ DA YAPILIYOR
Dalış esnasında sanatseverler hızla kalori yakarken aynı zamanda benzersiz bir görsel şölene de tanık oluyor. Mercanların üremesi için özel olarak dizilen heykeller, doğanın kendini yeniden biçimlendirmesine de katkı sunuyor. Heykelleri evi edinmiş onlarca yengeç, yüzlerce balık ve birçok deniz canlısı dalışta ziyaretçileri selamlıyor. Günümüzde yosunla kaplanmaya başlayan heykeller, yeryüzündeki diğer heykellerin aksine her an doğa tarafından şekillendirilmeye devam ediyor.
Vira Haber