Türk Deniz Kuvvetleri’nin 148 yıllık aradan sonra çıktığı en uzun yolculuğun ilk gününe filonun amiral gemisi TCG Gediz’de eşlik ediyoruz. Barbaros Türk Deniz Görev Grubu’nun sancak gemisi olan Gediz’in Savaş Harekat Merkezi’nde tüm personel özel giysilerle görev başında. Gemideki 50 kilometre mesafeli SM-1 füzeleri ve 140 kilometre mesafeli güdümlü Harpoon mermileri bu merkezden ateşleniyor. Elektronik harp uzmanlarının tüm dikkati radarlarda. Vardiyası dolan personel, spor yapıp film izleyerek dinlenmeye çekiliyor. Aylarca kaldığı açık denizde günleri karıştıran personel hafta başı olduğunu menüde kuru fasulyeyi görünce anlıyor.
Türk donanmasındaki toplam 16 fırkateynden biri olan TCG Gediz, 27 ülkeyi kapsayacak 102 günlük seyahat için yola çıkan 4 gemilik konvoyun sancak gemisi. ABD donanmasından 2001’de Türk donanmasına katılan gemi modern çağın en etkili savaş gemisi olarak anılıyor. Tek başına harekat yapabilecek teknolojik ve askeri donanıma sahip olan gemi 30 knots hızıyla dikkat çekiyor. Gemi personelinin hepsi alanlarında uzman subay, astsubay ve erbaşlardan oluşuyor. Her vardiya da yaklaşık 100 kişi görev yaparken, 180’i kalıcı 250 personelin bulunduğu gemide 24 saat yaşam sürüyor. Deniz Kurmay Yarbay Altan Altınkaya komutasındaki gemide Afrikaya’ya giden görev gücü ‘Barbaros’un komutanı Tuğamiral Ali Murat Dede de var. Sancak gemisi tam yol, 148 yıl sonra bir kez daha donanmayı Ümit Burnu’na doğru götürüyor.
Film de denizle ilgili
İki vardiya halinde süren gemi yaşamında subay ve astsubaylar, 6’şar saat görev yapıyor. Muhabere, makine, gemi kontrol, harekat merkezi gibi bölümlerde görevli personel, vardiyalarının ardından günlük yaşantılarını sınırlı da olsa devam ettiriyor. Gemi de spor yapmak isteyenler için küçük bir salon var. Personelin bir kısmı Tv ya da film izleyerek yorgunluk atıyor. Tercihleri de yine denizcilikle ilgili filmler. İlk gün gemideki ekranda deniz haydutluğuyla mücadelenin konu edildiği ve Tom Hanks’in başrolde yer aldığı ‘Kaptan Philips’ adlı film vardı.
Ücretsiz telefon hattı
Aylarca ailelerinden uzak kalan personelin en büyük ihtiyacı ise telefon. Akılları geride bıraktıkları ailelerinde kalan personel X Band sistemi adlı telefon ile Türkiye’yi arayabiliyor. Gemide 3 sabit hat hizmet verirken personel ücretsiz olarak sevdikleriyle konuşabiliyor. İdari Astsubay Hakan Aktaş, “Gölcük’te yaşayan ailem ve 10 gün önce doğan kızımın haberlerini telefonla alıyorum. Bazen sıra beklemek zor oluyor ama arkadaşlarım çok anlayışlı. Tüm zorluklarına rağmen böylesine bir görevde bulunmak gururu verici” diye konuşuyor.
Bordo Bereliler ilk kez uzun seyahatte
Sancak gemisinde bulunan birliklerden biri diğeri de kamuoyunda bordo bereliler olarak bilinen Özel Kuvvetler Komutanlığı personeli. Ekibin komutanı Üsteğmen Çağrı Büyükdeveci, yüksek risk içeren görevleri başarıyla tamamladıkları ödül amaçlı bu sefere gönderildiklerini söylüyor. Büyükdeveci, bu seyahatle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’yla ortak operasyon yapabileceklerini göstermek istediklerini belirtiyor.
SAT eğitim verecek
Deniz Kuvvetleri’nin en özel operasyon birliği olan Sualtı Taarruz Timi de(SAT) TGC Gediz’de görev yapıyor. Tüm yolculuk boyunca gemide bulunacak olan SAT timinde 2 Subay ile 6 Astsubay bulunuyor. Timin komutanı Üsteğmen Erdal Çerçi, seyir güvenliğini sağlamak için bulundukları gemide bir diğer görevlerinin de gittikleri ülkelerdeki askeri personeli eğitmek olduğunu söylüyor. Üsteğmen Çerçi, “Afrika kıtasındaki gelişmemiş ülkelerin komandolarına; gemi zapt(ele geçirme) ve müsadere(etkisiz hale getirme) eğitimi vereceğiz. Dünyanın en zorlu deniz komando eğitimlerini gelişmemiş ülke askerlerine öğreteceğiz. Yüksek risk ve baskı altında harekat kabiliyetini geliştirecek ve arttıracak teknikleri göstereceğiz” diyor.
‘Kuru pazartesi’
Gemideki yemekler de oldukça lezzetli. Her pazartesi menüde yer alan kuru fasulye aylarca süren seyahat boyunca günleri bile şaşırabilen personele haftanın yeni başladığını hatırlatıyor. Deniz Üsteğmen Ahmet Yılmaz, “Haftanın başladığını kuru fasulyeden anlıyoruz. Böylece zaman kavramı daha anlaşılır oluyor. Son 6 bayramımı Hint Okyanusu’nda geçirdim hatta üsteğmenlik rütbemi de açık denizde aldım” diyor.
Savaş Harekât Merkezi her daim savaşa hazır
Geminin beyni olarak değerlendirilen ‘Savaş Harekât Merkezi’nde ise 20 personel var. Radar ve sonar operatörlerinin yanı sıra, başka gemilerin varlığını tespit eden elektronik harp uzmanları da merkezin değişmez personeli. Aynı zamanda geminin tüm silah sistemleri de bu merkezden idare ediliyor.
SM- 1 füzeleri ile güdümlü Harpoon mermilerinin ateşlendiği merkezin personeli çatışma durumunda kullanılan özel üretim koruyucu giysilerle görev yapıyor. Giysiler hem ses yalıtımını önlüyor hem de personelin olası bir saldırı anında ateşten zarar görmesini. Ayrıca ESSM güdümlü mermisi de uçaklara karşı 18 kilometre menzilde etkili bir savunma aracı olarak kullanılıyor.
Gökhan Karakaş/Milliyet