İstanbul’daki Galataport krizi, Alsancak Limanı’nda yeni planın kamuoyundan onay alması, Çeşme’deki Ulusoy Limanı’nın da sadece kruvaziyere ayrılması heyecan yaratırken, İMEAK DTO İzmir Şubesi Başkan Yardımcısı ve MSC Cruise’un Kruvaziyer Gemileri Operasyon Sorumlusu Savaş Ercan’dan ‘karşı’ değerlendirme geldi. Ercan, “Bunlar çözüm değil. Kruvaziyer işi uzun soluklu bir iş. Bizim yapmamız gereken, hep beraber bir kruvaziyer politikası oluşturmak” ifadelerini kullandı.
2015 yılını büyük kan kaybıyla kapatan İzmir kruvaziyer turizminde 3 önemli gelişmeyle hareketli günler yaşanıyor.
İstanbul ve İzmir limanlarında yaşanan gelişmeler, ‘Kayıp yılın ardından bir hareketlenme olur mu?’ sorusunu gündeme getirdi.
Geçtiğimiz ay içerisinde en önemli gelişmelerden biri Alsancak Limanı’nın yeni projesi olmuş, plan kentteki kanaat önderleri tarafından kabul görmüştü. Süreç içerisinde İstanbul Galataport Kruvaziyer Limanı’nda gerçekleşen inşaat nedeniyle İzmir’e olası bir kayma konusu gündeme gelmişti.
Çeşme'de kruvaziyer hamlesi
Kruvaziyerde bir yeni haber de Çeşme’den geldi. Ulusoy Limanı’nda Ro-Ro gemileri için yeni iskele yapılırken, mevcut 150 metrelik iskele sadece kruvaziyer turizmine ayrıldı ve 323 metreye uzatılması kararlaştırıldı. Yeni düzenleme ile Çeşme’nin kruvaziyerde turizminde yükseliş yaşayacağı öngörüldü.
Kentte yaşanan gelişmeleri İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şube Başkan Yardımcısı ve MSC Cruise’un Kruvaziyer Gemileri Operasyon Sorumlusu Kaptan Savaş Ercan İstanbul Galataport inşaatı nedeniyle İzmir’e bir kayma olmasını beklemediğini söyledi. Savaş Ercan, “İstanbul’dan İzmir’e bir kayma beklemiyorum. Salıpazarı Limanı inşaatı çerçevesinde Sarayburnu, Zeytinburnu, Güneyport, gerekirse Hayadarpaşa Limanlarının dönemsel olarak kullanımı söz konusu. Şu an orada bir çözüm çalışması yapılıyor zaten. Dolayısıyla İzmir’e bir kayma olacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
Kruvaziyer uzun soluklu bir iş
Çeşme Ulusoy Limanı’ndaki düzenleme hakkında ise Ercan, gelişmelerin kısa vadede işe yarayacağını ama kalıcı bir çözüm oluşturmayacağını söyledi. Savaş Ercan, “Çeşme Limanı’nda Yunanistan’a sefer yapan bazı hatların daha küçük ölçekli kruvaziyer şirketlerinin tercihi olacaktır. Ama bunlar çözüm değil... Kruvaziyer işi uzun soluklu bir iş. Bizim yapmamız gereken, hep beraber bir kruvaziyer politikası oluşturmak. Sadece İzmir özelinde değil, Türkiye genelinde bu politikanın oluşması lazım. Bizim gelenleri değil de daha fazla rakiplerden nasıl çekebilirizi düşünmemiz lazım. Bunu indirimle değil, daha fazla gelmelerini sağlayacak politikalarla olur” şeklinde konuştu.
Limanlar evlerin kapısıdır
Alsancak Limanı’nın yeni planı hakkında ise yeni politikalara bir başlangıç olabileceğini dile getiren Ercan, “Limanlar bizim evlerimizin kapısı gibidir. İnsanların kapıyı açtıkları zaman gördükleri manzara, evle ilgili bir intiba oluşturuyor. Önce kapınızın önü sizi lanse eder. Temiz, düzgün ve cezbedici olursa insanlar sonrasına pozitif bakarlar. İnsanlar başta negatif girerse çeride ne yaparsanız yapın o küçük bir nokta hep kalacaktır. Limanlar bu iş için tek çözüm değildir. Ama limanlar iyi bir başlangıçtır” ifadelerini kullandı.
İndirim değil kalite
Kruvaziyer piyasasında limanlarla beraber ülkelerin yarıştığını söyleyen Ercan, “Kruvaziyer sektöründe limandan çok şehirler kazanıyor. Sonuç itibariyle kruvaziyer gemileri gelecek. Gemiler gelmeye devam edecek ama on gelecek, ama yüz gelecek. Niçin 500 gelmesin? Bizim bunu tartışıyor olmamız lazım. Bu da indirim yapalım kendimizi ucuza pazarlayalım şeklinde değil, farklı kriterler getirip firmaların daha fazla sefer yapmalarını sağlayarak olacak. Şehre inen yolcu bir meşrubat içse bile bir hareket oluyor. Buna da ihtiyacımız var” dedi.
ViraHaber.com