Ortadoğu ve Sovyet Bölgesi'nin tercihi Türkiye

Her geçen gün giderek daha fazla insan Ortadoğu ve eski Sovyetler Birliği topraklarından Türkiye'ye geçiyor, AB'den dönüşler de artıyor

Türkiye giderek göç veren bir ülke olma konumundan çıkıp komşu ülkeler için bir göç merkezi olma yolunda.

Hamburg Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden akademisyen Seçil Paçacı Elitok ve Enstitü direktörü Thomas Straubhaar  Insight Turkey bahar sayısında yer alan "Turkey as a Migration Hub in the Middle East" adlı araştırmalarında bu olguya parmak basıyor

Makaleden;

Türkiye sınırlarından girişlerde önemli kırılma noktası ise, soğuk savaşın sonlanması ile birlikte Sovyetler Birliği'nin dağılması ve bölgeden Türkiye'ye olan göçün artması. Elitok ve Straubhaar eski Sovyetler Birliği ülkelerinden ve Ortadoğu'dan geçişlerde hareketliliğin arttığını vurguluyorlar.

2.3 milyondan 25.5 milyona
Kemal Kirişçi, Nathalie Tocci ve Joshua Walker'ın "A Neighborhood Rediscovered"(Yeniden keşfedilen komşuluk) adlı makalesindeki verilere dayanılarak, eski Sovyet devletlerinden Türkiye'ye girişin 1990'da 200bin iken 2009'da 5.4 milyona çıktığı, Balkan ülkelerinden gelenlerde 900bin'den 2.6 milyon artış olduğu ve son olarak da Ortadoğu'dan Türkiye'ye olan girişin 400bin'den 2.2 milyona ulaştığı ve toplamda Türkiye'ye girişin 1990'da 2.3 milyon iken 2009'da 25.5 milyona vardığı vurgulanıyor.

Türkiye kökenliler Avrupa'da azalıyor

Öte yandan AB ülkelerinden, Ortadoğu'dan Türkiye'ye ise bir tersine göç durumu söz konusu. Ahmet İçduygu'nun "Turkey And International Migration" SOPEMI Report Of Turkey'a 2008/2009'a göre Türkiye kökenlilerin Almanya'daki nüfusu 1995'te 2.05 milyon iken 2008'de 1.89 milyon'a, tüm Avrupa'da ise 2.84 milyon'dan 2.74 milyona geriledi. Ayrıca Ortadoğu'daki Türkiye kökenlilerin sayısı 130bin iken 110bin'e düştü. Türkiye kökenlilerin yurtdışında artış gösterdiği bölge ise eski Sovyetler Birliği toprakları oldu ve sayıları 5binden 8bine çıktı.

Yılda 40-50 bin azalıyor
 AB üyesi ülkelerin topraklarına Türkiye kökenlilerin göç akışı yılda 50- 60bin azalıyor. Alman Federal İstatistik ofisinin rakamlarına göre 2009'da 30bin kişi Türkiye'den Almanya'ya göç ederken Almanya'dan Türkiye'ye göç 40bin olmuş, yani artık Türkiye'den Almanya'ya göç edenden daha fazlası Türkiye'ye dönüyor.

ilticada düşüş Avrupa'ya göçü azaltıyor
Türkiye'den Avrupa'ya göçü azaltan etkenlerden biri de ilticaların ciddi bir şekilde azalmış olması."Bundesamt Für Migration and Flüchtlinge" (BAMF) verilerine göre 1998'den bu yana Türkiye vatandaşı olup Almanya'ya iltica amacıyla göç edenlerde çok ciddi bir düşüş var. 1998'de yaklaşık 12binli rakamlardan 2008'de 2000'lerin altına düşmüş durumda.

Türkiye'de göç alma ve verme dengeye geliyor
Makalede, şu an Türkiye'nin göç veren ve alan ülke olma konumunun neredeyse eşit düzeye geldiği söyleniyor. Birleşmiş Milletlerin(BM) yayınladığı "Annual Net Migration Flows(Immigration minus Emigration) for Turkey in Thousands" adlı rapordaki yer alan grafik( göç verme - göç alma formülüne göre),Türkiye'nin 1980 başlarından 90 ortalarına kadar göç verme yönünde ciddi bir şekilde ekside olduğunu, dibi bulduğunu( -90'a yakın) gösteriyor, Şu anda ise göç verme ve göç alma giderek birbirine yakınlaşmış durumda (-10'larda)

"Asıl Türkiye AB'ye üye olmazsa Avrupa'ya göç artar"
Makale'de, Avrupa Birliği'nde(AB) en büyük tartışma konularından biri olan; eğer Türkiye'ye tam üyelik verilir ve emeğin serbest dolaşımı hakkı tanınırsa, AB'ye Türkiye'den ciddi göç akımı yaşanır kaygılarının boş olduğu, hatta Türkiye'nin tam üyeliğinin kabul edilmemesi durumunda AB'nin daha ciddi bir göç akımıyla karşılaşabileceği iddiası dillendiriliyor.

"Eğer Türkiye'nin tam üyelik süreci tehlikeye girerse ve yüksek ekonomik büyüme sürdürülemezse Türkiye'de, emek mobilitesindeki sınırlandırmaya rağmen 2.7 milyon insan AB 15'e göç etmeye çalışabilir. Bu Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği ve Türkiye emek gücünün serbest dolaşımı elde etmesi senaryosu sonucu oluşacak göç rakamının çok daha üzerinde...bu yüzden AB tam üyeliği ve emeğin serbest dolaşımı olmaması durumunda AB'ye daha yüksek seviyelerde göç akışı olacağını söylemek gerçekdışı bir senaryo değildir.

AB'nin Doğu Avrupa ülkelerine açılmasından sonraki göç deneyimi gerçek göç akışının tahmin edilen seviyenin oldukça altında kalabileceğini gösterdi. Serbest dolaşım hakkının tanınmasıyla  göç akışında ilk başlarda bir artış olacak fakat bir süre sonra bu artış azalmaya geçecek. Halbuki Martin Philip'in "Trade and Migration: Nafta and Agriculture" adlı çalışmasında yer alan "The Migration Hump"(göç tümseği) grafiği Türkiye'ye tam üyelik tanınmadığı durumda zaman içinde Türkiye'den olan göçlerde stabil bir artışı gösteriyor."

Haberturk.com

GÜNCEL Haberleri

Ege ve Akdeniz'de Balıkçılığı İzleme Çalışmaları Muğla'da Devam Ediyor
Bodrum-Kaş Arası Denizlerde Fırtına Uyarısı
Türkiye’nin En Büyük Balıkçı Barınağının Yüzde 70'i Tamamlandı
Deprem Bölgesinde Görevini Tamamlayan Yaşam Gemisi Yalova'da Bakıma Alındı
Ege Denizi İçin "Sarı" Uyarı