Türkiye Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜR-KOOP) Genel Başkanı Ramazan Özkaya, 1 Eylül'de "Vira bismillah" diyerek 2011-2012 sezonuna başlayan balıkçıların büyük umutlarla denize açıldıklarını ancak geçen bir aylık süre zarfında avcılığın beklenenin çok altında görüldüğünü söyledi.
SÜR-KOOP Genel Başkanı Özkaya, İHA'ya yaptığı açıklamada, balıkçılıkta ana kuralın sürdürülebilirlilik olduğuna dikkat çekerek, "Sürdürülebilirliğin sağlanması stokların azalmaması ve stoklardaki balık nesillerinin devamını sağlayacak kadar anaçların bırakılması ile mümkündür. Bu sebeple de boy, zaman ve yer yasakları konulmuştur. Ama ne yazık ki balıkçılarımızın bazıları bu yasaklara uymamaktadır. Biliniyor ki av filosundaki hızlı gelişmeye karşın denizlerden elde edilen üründe önemli bir artış sağlanamamıştır. Av filomuz 1985 yılından bu yana aynı miktar balığı avlamak için daha fazla güç harcamakta, fakat daha az gelir elde edilmektedir" dedi.
Balıkçılığın Marmara Denizi'nde palamut ve hamsi, Karadeniz'de palamut ve istavrit, Ege Denizi'nde ışıkla avcılık ile kolyoz, turna lüfer, sardalye, kubbes ve çipura ile başladığını ifade eden Özkaya, "Ancak hava sıcaklığının değişkenliği nedeniyle palamut balığı sezon başladığında ekonomik boya ulaşmadığı için küçük yakalanıyorken, buna ilaveten ne yazık ki Marmara ve Karadeniz'de yasak olmasına karşın hamside ışıkla avcılığa başlanmıştır. Balıkçılık sezonu başlamadan yapılan toplantılarda büyük tekne
sahipleri, denizlerimizde balık bol, bu sene palamut, hamsi bol olacak, halk ucuz balık yiyecek diyerek kontrollerin iyi yapılması gerektiğinin tekrar tekrar altını çizerek, alınacak kararların kendi lehlerinde olmasına çalışmışlardır. Ancak aynı tekne reisleri denize açıldıklarında söylenenler unutulmuş, henüz ekonomik boya gelemeyen palamut tutulmaya başlanmıştır. Marmara ve Karadeniz'de ışıkla avcılık kesinlikle yasak olmasına karşın ne yazık ki ışıkla avcılık yapılmaktadır. Sezona borçlu başlayan
balıkçı, borcunu kapatabilmek için stoklara zarar verecek şekilde avcılık yapmakta olup, bindiği dalı kesmektedir" diye konuştu.
"HER BALIĞIN BİR DEFA YUMURTLAMASINA MÜSAADE EDİLMELİ"
Özkaya, "Aşırı avcılık ve ışıkla avcılık Karadeniz'de 4 ay olan avcılık süresini ne yazık ki 25 güne kadar indirmiştir. Ege Bölgesi'nde ışıkla avcılık serbest olmasına karşın Güllük Körfezi'ne çok yoğun tekne gelmesine paralel olarak birçok balıkçı teknesi ışık yakmakta, her türlü balık yakalanmaktadır. Adeta Güllük Körfezi'nin de diğer bölgeler gibi geleceği kararmakta, yakalanan balıklarda her sene gözle görülür azalmalar olmaktadır. Avcılık böyle devam ederse av sezonunun yasaklanmasına gerek
kalmadan balıkçılarımız teknelerini barınaklara bağlayacaklardır. Bu anlamda denizdeki balıkların ortak bir miras olduğu unutulmamalı. Her balığın bir defa yumurtlamasına müsaade edilmeli. Oto kontroller yoğun şekilde yapılmalı" diyerek balıkçılık camiasını sağduyulu olmaya, yetkilileri ise önlem alma konusunda göreve davet etti.
Haberx