Adını "Türkiye'nin tek sağır ve dilsiz profesyonel dalgıcı" olarak duyuran "Camoka" lakaplı Yalçın Uras, 75 yaşında hayatını kaybetti. İstanbul Kadıköy'de bir minibüsün arkadan çarpması sonucu yatağa bağlanan Uras, 2 aydır hastanede tedavi görüyordu. Sağlığında "Ölürsem beni denize gömün" diye vasiyet eden Uras, önceki gün Kartal'da toprağa verildi.
DALGIÇ ALFABESİ İÇİN
Sualtında uzun süre nefesini tutmayı başaran Uras, 4 yıl önce vefat eden sualtı belgeselcisi Haluk Cecan'ın çektiği birçok filmde oynadı. Kendini, sağırdilsizlere sualtı kurallarını öğretmek için geliştirdiği dalgıç alfabesine adayan Uras, araştırmalarını bilimsel bir temele oturtmak için çalışıyordu. Nedenini ise "Suyun altında konuşulamadığı için işaret dilini iyi kullanmak gerekiyor. Engelliler bu dili iyi bildikleri için dünyanın ilk sualtı alfabesini oluşturmaya çalışıyorum" diye anlatmıştı.
ÜÇ OKYANUSTA DALDI
Türkiye'nin birçok kıyısında belgeseller çeken, 3 büyük okyanusta dalışlar yapan Uras, sualtı canlılığını korumak için çalışan Haluk Cecan'ın yardımcısı olarak Van Gölü canavarının temsil edildiği filmde, maketin içinde durdu. Kimi zaman metrelerce derinlikte kılıç sallayan bir şövalye, kimi zaman uzaya çıkan bir astronot ya da piyano çalan bir müzisyen olarak belgesellerde rol aldı. Mavi Susuzluk, Akdeniz Gezgini, Sessiz Dünyada Gezintiler, Mavi Güzellik, Marmara Takım Adaları, Seyir Günlüğü, Mavi Derinliğin Dişleri, Tenten ve Denizler Hakimi, Sessiz Dünyada Gezintiler, Mavinin Dostluğu, Uzaya Kaçış, Mavi Derinliğin Sırları, Dinozor, Olmak, Olmamak, Mavi Güneyden Yeşil Adaya, Mahşerin Atlıları, Calypso'da Kalan Hatıralar, Çılgın Müzisyenler gibi belgesellerin arka planındaki kahraman olan Uras'a "Camoka" lakabı takıldı.
BİZİ TANIMIYOR AMA SUALTINI HATIRLIYORDU
Camoka'nın üç çocuğundan biri olan kızı Funda Uras, babasının Haluk Cecan'ın ölümünden çok etkilendiğini de söyleyerek "Onun ölümüyle kendini yetim gibi hissettiğinden bahsederdi. 'O benim her şeyim' diyordu. Çok bağlanmıştı. Kafasında yeni projeleri vardı. Belgeseller yapmak istiyordu. Bunun için gitmediği yer, görüşmediği insan kalmadı. Ancak yaşlı olduğu için kimse onu dikkate almadı. O nedenle çok buruk ve kırıktı, yalnızlıktan çok sıkılmıştı" diye konuştu.
Sabah