Dört yıl önce kurulan Meteksan Savunma, yaşı genç olsa da ar-ge ve teknoloji yatırımları ile kısa zamanda deniz kuvvetlerine hizmet eden en güçlü şirketlerden biri oldu. Yirmi beş yıllık savunma sanayi tecrübesi ile Meteksan Savunma’nın kaptan koltuğunda Turgut Şenol oturuyor. ‘En büyük önceliğimiz Silahlı Kuvvetler, bilhassa yeni teknoloji arayışı ve uygulamaları açısından uzun vadeli bir çözüm ortağı olmak, başka şirketlerin odaklanmadıkları alanlara yatırım yapmak ve ihtiyacımız olan kritik teknolojilerde dışa bağımlılığı azaltmaktır’ diyen Meteksan Savunma Sanayi Genel Müdürü Turgut Şenol ile şirketin denizle ilgili faaliyetleri, yatırımları, hedefleri ve deniz üzerine söyleştik…
Bilkent Holding bünyesindeki Tepe Güvenlik, Tepe Teknoloji, Meteksan Sistem gibi teknoloji şirketleriyle bugüne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri için fiziki ve elektronik güvenlikten ağ kurulumuna ve yönetimine kadar çok sayıda farklı proje gerçekleştirdi. Ancak 2006’da bu alandaki tecrübesini Meteksan Savunma Sanayi’yi kurarak tek bir şirket çatısı altında toplama kararı aldı. Bugün üniversite-sanayi işbirliğinin en iyi örnekleri arasında yer alan Meteksan Savunma Sanayi’nin güçlü referansları arasında, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıkları ve Tübitak bulunuyor.
‘En büyük önceliğimiz Silahlı Kuvvetler, bilhassa yeni teknoloji arayışı ve uygulamaları açısından uzun vadeli bir çözüm ortağı olmaktır’ diyen Meteksan Savunma Sanayi Genel Müdürü Turgut Şenol, Bilkent Üniversitesi'nin misyonuna uygun olarak önceliklerinin ‘ileri teknoloji geliştirmek, başka şirketlerin odaklanmadıkları alanlara yatırım yapmak ve ihtiyacımız olan kritik teknolojilerde dışa bağımlılığı azaltmaktır’ diyor. Yirmi beş yıllık savunma sanayi tecrübesi ile Meteksan Savunma’nın kaptan koltuğunda oturan Turgut Şenol ile faaliyetleri, hedefleri ve deniz üzerine söyleştik…
Meteksan’ın deniz alanındaki faaliyetleri neler?
Deniz Kuvvetleri’nin, gerek platform gerekse ileri teknoloji ürünü sistem ihtiyaçlarına uzun soluklu cevap verebilecek stratejik çözüm ortağı olma yolunda kendimize önemli bir misyon belirledik. Deniz sistemleri alanında yerli firmalarımızın bugüne kadar odaklanmadığı, kritik teknoloji alanlarında ar-ge merkezli yazılım ve donanım geliştirmeyi, geliştirilecek veya tedarik edilecek sistemlerin platforma entegrasyonunu gerçekleştirmeyi ve bunu yaparken de proje genelinde lokomotif rolü üstlenmeyi amaçlıyoruz. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Meteksan Savunma, diğer savunma sanayi firmaları ile üniversite ve araştırma kurumlarımızın da desteğini alarak, en kısa zamanda deniz sistemleri alanında bugüne kadar ülkemizde yapılması mümkün olmayan birçok projeyi hayata geçirmeyi başaracaktır.
Projelerinizden biraz bahseder misiniz?
Örnek olarak yürütmekte olduğumuz DEHOS Projesi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın Bilgisayar Destekli Harp Oyunu ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirilecek çok kapsamlı bir simülasyon altyapısı projesidir. RF, sualtı akustiği ve sonar ile sensör, silah ve karşı tedbir teknolojileri bu proje kapsamında simüle edilmesi öngörülen platform yeteneklerinin içerdiği teknolojilerden bazılarıdır. Bunlar aynı zamanda Meteksan Savunma’nın önemli tecrübe ve birikim sahibi olduğu, nihai ürün hedefli teknoloji çalışmaları yaptığı alanlarıdır.
Şu anda yürüttüğümüz projeler arasında Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi (MOSHIP) ve Kurtarma ve Yedekleme Gemisi’ni (RaTSHIP) de sayabiliriz. Bu gemiler her türlü hava ve deniz şartlarından bağımsız olarak harekat yapabilecek, hassas mevki muhafaza ve özel kurtarma-yedekleme donanımlarına sahip platformlardır. Bu istekleri en iyi karşılayabilecek platformlar, benzer hatta daha zor şartlar altında açık deniz petrol platformlarına lojistik ve teknik destek sağlayan off-shore tipi platformlardır. İngiltere dahil birçok ülke bahriyesi off-shore destek hizmeti veren firmalarla sözleşme yaparak, ihtiyaç durumunda kullanılmak üzere gemilerini kiralamaktadır.
Ar-ge çalışmalarınız hangi alanlarda yoğunlaşıyor? Ar-ge’ye ne kadar yatırım yapıyorsunuz?
Özellikle RF, mikrodalga, milimetre dalga teknolojileri ve sualtı akustik Sistemleri alanları şirket olarak ar-ge yatırımı yaptığımız başlıca alanlar. Sualtı akustik sistemlerin test ve kalibrasyonuna yönelik Bilkent Üniversitesi kampüsündeki gölet üzerine Açık-Su Test ve Kalibrasyon Tesisi yatırımı gerçekleştirildi. Bu tesisin su altı akustiği alanındaki projeler için kullanılması, bu alanda çalışmalar yapan diğer firmaların ve üniversiteler ile araştırma kurumlarının da akademik çalışmalarına hizmeti planlanmıştır.
Yıllık ar-ge harcamalarımız 10 milyon TL’nin üzerindedir. Bu rakamın önemli bir bölümünü kendi öz kaynaklarımızla sağlıyoruz. Şu anda Meteksan Savunma Sanayi bünyesinde 160’a yakın personel görev yapmaktadır. Teknik ve kişisel gelişim eğitimleriyle desteklenen bu personelin yüzde 80’i ar-ge projelerinde çalışmaktadır. Masanın tüm taraflarında bulunmuş uzmanlardan müteşekkil ciddi bir deniz sistemleri ekibi oluşturduk. Gerektiğinde yurtdışından uzman kuruluşları da çalışmalarımıza dahil etmekteyiz.
Geleceğe yönelik hedefleriniz neler?
Hedeflerimizi hiçbir firmanın odaklanmadığı ve Deniz Kuvvetleri’nin milli olarak geliştirilmesini arzu ettiği alanlara yoğunlaştırmış durumdayız. Şirketimizin hedefi ar-ge çalışmalarına ve altyapı yatırımlarına azami önem vererek, teknolojik ayrıcalığı olan bir teknoloji merkezi olmaktır. Meteksan Savunma olarak bundan 10 yıl sonraki sohbetimizde bugün aklımızdan bile geçmeyen teknoloji sahalarında Türk savunma sanayi adını dünyaya duyuracak, teknoloji geliştirme çizgisinin ötesine geçmiş ürünleri ve sistemleri Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hizmetine sunmuş olacağımızdan emin olabilirsiniz.
Deniz savunma sanayi alanında çalışıyorsunuz peki bireysel olarak denize ilginiz ne düzeyde?
Ankara’da yaşıyorum ancak birçok Ankaralı gibi denize hasret kalmamak için elimizden geleni yapıyoruz. Deniz kültürü konusunda bir Ankaralı sıfatıyla kendimi yetkin görmesem de, Türkiye’de denizi sadece bir gezi, dinlenme ortamı olarak değil, mutlak bir yaşam alanı olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Ankara’da denizle ilgili bir şeyler yapabiliyor musunuz?
Biliyorsunuz Ankaralı yelken kulüpleri en az denize kıyısı bulunan şehirler kadar aktif. Ankara kökenli kaptanlarımızın sayısı da her geçen gün artıyor ve kaptanlarımızın bu gelişmeyi çeşitli yarışlarda ortaya koymaya başladıklarını düşünüyorum. Ben ve arkadaşlarım da Ankara’ya yakın büyük bir baraj gölü olan Hirfanlı’daki Yelken Kulübü’nün yönetim kurulu üyesi olarak hem kendimizi geliştirme fırsatı buluyoruz hem de Anadolu’nun kırsal bir bölgesinde çok sayıda çocuk ve genci yelken ve su sporları ile tanıştırma keyfini yaşıyoruz. Tabi burada bize öncülük eden, Hirfanlı Yelken Kulübü’nü kuran, yılmadan Kulübün tüm ihtiyaçlarının karşılanmasına gayret gösteren Denizcilik Müsteşarlığı Daire Başkanı Okay Kıılıç Kaptan’a da ayrıca şükranlarımızı sunmamız gerekir. Sayesinde binlerce kişinin katılımıyla Kabotaj Bayramı’nı 2 yıldır Hirfanlı’da gerçek bir bayram havasında kutluyoruz.
Turgut Şenol kimdir?
TED Ankara Koleji ve A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu olan Turgut Şenol, NATO Savunma Koleji ve Fransa Yüksek Silahlanma Çalışmaları Enstitüsü SERA’da da öğrenim gördü. İş hayatına Milli Savunma Bakanlığı’nda siyasi müşavir olarak başladı, daha sonra kurduğu Savunma Sanayi Müsteşarlığı’na bağlı Dış İlişkiler Bölümü’nde 9 yıl yöneticilik yaptı. Havelsan’da İş Geliştirme Direktörü, Aydın Yazılım ve Elektronik’te Genel Müdür olarak çalıştı. Savunma sanayinde çok sayıda kurum ve kuruluşta yönetim ve denetim kurullarında çalıştı. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı okul ve akademilerde savunma sanayi ve diplomasi konularında ders ve seminerler verdi. 2005 yılında kurucu Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanvekili olarak Meteksan Savunma Sanayi’de göreve başladı.
Vira Dergisi