Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Mersin'de dünyanın en büyük konteynır limanını yap-işlet-devret modeliyle inşa edeceklerini belirterek, "Mersin; Türkiye'nin Kafkaslara, Ortadoğu'ya ve kuzeye açılan kapısı olacak, Afrika'ya açılan kapısı olacak" dedi.
Bin yat kapasitesi ile Doğu Akdeniz'in en büyük yat limanlarından biri olan Mersin Yat Limanı; Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker'in katıldığı törenle hizmete girdi. Bakan Yıldırım, törende yaptığı konuşmada, yat limanının, 40-50 milyon lirasının yap-işlet-devret modeliyle olmak üzere 100 milyon liraya mal olduğunu söyledi. Limanın, 500'ü karada konaklama, 500'ü de denizde barınma olmak üzere bin yat kapasiteli olduğunu ifade eden Yıldırım, bölgenin aynı zamanda alışveriş merkezleri, yiyecek içecek mekanları ile bir yaşam alanı olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin bir turizm ülkesi, bir denizci ülke, bir tarım ülkesi, sanayi ülkesi olduğunu dile getiren Yıldırım, "Mersin'de turizm ili olarak ön plana çıkmak istiyor. Turizm ili olan Mersin'in yat limanı olmazsa olur mu; olmaz. Havalimanı olmazsa olur mu; olmaz. Tarsus'ta, Kazanlı'da 9 bin yatak kapasiteli turizm merkezi olmazsa olur mu; elbette olmaz. İşte bunu Mersinliler için hükümetimiz karar verdi, yapıyor ve yapmaya devam edecek. Çünkü bu ülkede insanına sevdalı, dışarıda ülkemizin gururu, içerde Türk insanının sevdalısı Başbakanımız var. Onun talimatları ile onun iradesi ile yurdun her köşesine eserler birer birer yapılıyor" diye konuştu.
Mersin'in bir denizci şehri olduğunu ve limanı bulunduğunu belirten Yıldırım, limanın şu anda çok verimli bir şekilde çalıştığını kaydederek, "Ama bu yetmez. Mersin; Türkiye'nin Kafkaslara, Ortadoğu'ya ve kuzeye açılan kapısı olacak, Afrika'ya açılan kapısı olacak. Mersin'de dünyanın en büyük konteynır limanı, yap-işlet-devret modeli ile inşa edilecek. Onun planlarını ve programlarını da yapıyoruz. Mersin bir yandan Adana'ya bağlanıyor oto yolla. O yol Pozantı'ya, Ankara'ya gidiyor.
Pozantı-Ulukışla-Kemerhisar yolunun 3 sene önceki halini hatırlayın. Nasıldı? Yol yoktu yol. Salavat çekerek kamyoncular gidiyordu. Şimdi otoyol var, 29 tane tünel var, 9 tane viyadük var, dağları deldik, Torosları dize getirdik, buralara yol yaptık. Sadece Toroslar'a değil, batıya da gidiyoruz. Mersin'i Antalya ile birleştireceğiz, yine dağları deleceğiz, yine tüneller vuracağız, Mersin'i Antalya ile Anamur ile buluşturacağız. 2014'te de Akdeniz Sahil Yolu'nu tamamen tamamlamış olacağız. Bir yandan da Karaman'dan, Mut'tan, Silifke'ye inen yolun çalışmaları da süratle devam ediyor. Mersin'i yolların buluştuğu il haline getiriyoruz. Mersin'i yat limanları ile balıkçı barınakları ile Erdemli'de, Taşucu'nda feribot iskeleleri ile denizci bir şehir haline getiriyoruz. Mersin artık modern havaalanı ile turizm merkezi ile uluslararası bölgesel havaalanı ile Akdeniz'in doğusunun parlayan yıldızı haline geliyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de son 9 yılda 50 yılda yapılamayanların en az 3 katının yapıldığını savunan Yıldırım, şöyle devam etti:
"3 kat ile 10 kat arasında Türkiye'de her şeyde gelişme oldu. Milli gelirde 3 kat artış, ihracatta 4 kat artış, telefon abone sayısında 3 kat artış, havayolu yolcu sayısında 4 kat artış, işte Türkiye'ye yakışan da budur. Atatürk'ün kurduğu muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için bizlere emanet ettiği Türkiye'ye de bu yakışır. Yolları ile havaalanı ile marinalarıyla, balıkçı barınaklarıyla, turizm tesisleriyle modern demir yolu ağı ile Mersin artık ülkemizin parlayan yıldızı, marka şehirlerimiz arasında yerini süratle almaya başlamıştır. Mersin-Adana arasındaki demir yolunda eskiden 1 saatte zor gidiliyordu, şimdi 40 dakikada gidiliyor, daha da hızlanacak. Bütün geçitleri kontrollü hale getireceğiz, buradan çıkacaksınız yarım saatin altında Adana'ya, oradan da Mersin'e gelebileceksiniz. Her türlü çağdaş, her türlü rahat, konforlu ulaşımı vatandaşımızın ayağına getiriyoruz. İşte Ankara-Eskişehir hızlı treni ve işte Ankara-Konya hızlı treni, hayaldi gerçek oldu. 35 sene bunun şarkısını dinledi bu ülke. Her iktidara talip olanlar 'İstanbul'a hızlı tren yapacağım' dedi. 12 hükümet geçti, 24 bakan değişti ama projelerde değişen olmadı.
O da bize nasip oldu. Bugün Türkiye, hızlı trende Avrupa'nın 6'ncı, dünyanın 8'nci büyük ülkesi oldu. Türkiye'ye de bu yakışır. '15 bin kilometre yol yapacağız' dedik, dudak büktüler. 21 bin 300 kilometre bölünmüş yolla ülkemizi doğudan-batıya, kuzeyden-güneye bölünmüş yollarla donattık. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. 'Havayolu halkın yolu olacak' dedik. Yine inanmadılar, Türkiye'de 2003 yılında 8.5 milyon vatandaşımız uçakla seyahat ederken, bugün 52 milyon vatandaşımız uçakla seyahat ediyor. İşte havayolu, böyle halkın yolu oldu. 15 milyon vatandaşımız ilk defa uçakla tanıştı."
EKONOMİ BAKANI ZAFER ÇAĞLAYAN
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise, iyi bir takım, iyi bir ekip olduklarını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde halkın refahı için 24 saat gece gündüz çalıştıklarını söyledi. Millete hükmetmeye değil hizmetkarlık yapmaya geldiklerini kaydeden Çağlayan, "Türkiye ekonomisi, bugün dünyada örnek gösterilen bir performans gösteriyor. Bugün Avrupa ekonomisi ciddi darboğazlarla karşı karşıya, Avrupa'da bazı ülkeler büyük bir ekonomik kriz içindeler ve bunun tüm Avrupa kıtasına getireceği ekonomik maliyetinin hesabını dahi yapamıyorlar. Yıllar önce bizi 'hasta adam' diyenler, şimdi maalesef kendileri hasta oldu. Şükürler olsun, sağlanmış olan siyasi istikrar, sağlamış olduğumuz ekonomik istikrar ile yolumuza alnımız açık, başımız dik devam ediyoruz. Bugün artık biz dünyada gittiğimiz her ülkedeki yatırımcılara Türkiye'nin 9 yılda gösterdiği ekonomik başarıyı anlatıyoruz. Artık biz şimdi bu konuda diğer ülkelere örnek gösteriliyoruz. Bakın bugün Türkiye ekonomisi, Avrupa ciddi kriz yaşarken, dünyanın bir çok ülkesinde büyük iflaslar yaşanırken, şükürler olsun ki 2011 yılının ilk çeyreğinde dünyanın ekonomik büyüme şampiyonu olmuştur, bu iftihar edeceğimiz bir gelişmedir. Bununla ne kadar övünsek azdır. 2011 yılının ilk yarısında da Türkiye, dünyada örnek gösterilen bir ekonomik performansla yüzde 10.2 büyümüştür" dedi.
Mersin'e yeni ihtisas serbest bölgeler yapılacağını hatırlatan Çağlayan, yapılacak serbest bölgelerin başında yat üretiminin yer alacağını belirterek, "Mersin'i bu coğrafyanın önemli bir aktarım merkezi yapacağız. 15 Aralık'ta uluslararası havalimanı ihalesi de yapılıyor. Türkiye'nin ikinci büyük yolcu kapasitesine sahip havalimanı olacak. Yıllık 30 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak. Dünyanın en büyük 10 konteynır limanından birisi de Mersin'e yapılacak" diye konuştu.
GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANI MEHDİ EKER
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Mehdi Eker, konuşmasında, Mersin'in bugün çok önemli bir yatırıma kavuşmuş olmasının kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Bu yatırımın Mersin'in geleceğinde büyük bir ivme kazandıracağını ifade eden Eker, şöyle devam etti:
"Mersin, Türkiye'de tarımla ilgili de çok önemli bir merkez ve tarımın geliştirilmesi yönünde de her gün daha iyi noktaya geliyor. Katma değeri yüksek ürünlerde, Türkiye'nin başka bölgelerinde yetiştirilmeyen bir takım meyvelerin burada yetiştirilmesinde Mersin, son derece önemli bir merkez. Biz Bakanlık olarak bu çalışmaları yapıyoruz. Mersin'de önemli yatırımları hayata geçirdik. 72 tane kırsal kalkınma yatırımı gerçekleştirildi, bunların her birine yüzde 50 hibe destek verildi. 31 tane tarımsal kalkınma kooperatifi desteklendi, damla-sulama yatırımlarında Türkiye'de ilk defa faizsiz kredi vermek suretiyle bu bölgede meyveciliğin geliştirilmesinde hükümetimizin büyük katkısı oldu. Mersin'e, bugüne kadar çiftçilere 591 milyon lira nakit destek verildi. Biz bunları inşallah daha ileri noktalara taşıyacağız. Mersin'in, bugüne kadar denizin bütün nimetlerinden istifade ittiğini söylemek güç. Turizmde ve balıkçılıkla ilgili faaliyetlerde çok ileriye gittiği söylenemez. İşte bu yatırım Mersin'e yeni bir yüz, yeni bir imkan getiriyor. Biz de Bakanlık olarak bundan sonraki süreçte hem meyve sebzenin geliştirilmesinde hem diğer tarımsal ürünlerin geliştirilmesinde, bunun yanında balıkçılığın geliştirilmesinde de önemli projelerle Mersin'in kalkınmasına katkı sağlayacağız."
MERSİN YAT LİMANI
Doğu Akdeniz'in en büyük yat limanı olma özelliğini taşıyan Mersin Yat Limanı, yaklaşık 100 milyon liraya mal oldu. Şehirle iç içe olan yat limanı, 500'ü denizde, 500'ü karada olmak üzere bin yat bağlama kapasitesine sahip. Yat Limanı'nda bunun yanı sıra 10 bin 500 metrekarelik alışveriş merkezi, 2 bin kişilik amfi tiyatro, yat kulübü ve spor merkezi, restoranlar, deniz feneri terası, 850 araçlık otopark ve akaryakıt istasyonu bulunuyor. Mersin Yat Limanı İşletmeleri A.Ş. tarafından bugünden itibaren 23 yıl 6 ay işletilecek liman, sonrasında devlete devredilecek. Yat Limanı'nın 4 bin kişiye istihdam sağlaması ve yıllık 40 milyon lira gelir getirmesi bekleniyor.
bursahakimiyet.com.tr