Marmara Denizi’nde oksijen bitti

(MAREM) projesi 2012 Raporu sonuçlandı. Marmara Denizi’nde geçtiğimiz yıllara oranla daha fazla oksijensiz alana rastlandı ve su kalitesinin artarak bozulduğu gözlemlendi.

Dünya genelinde bir deniz için yapılmış en uzun soluklu izleme projelerinin başında gelen Marmara Denizi’nin Değişen Oşinografik Şartlarının İzlenmesi (MAREM) projesi 2012 Raporu sonuçlandı. Yapılan analizlerde Marmara Denizi’nde geçtiğimiz yıllara oranla daha fazla oksijensiz alana rastlandı ve su kalitesinin artarak bozulduğu gözlemlendi.

1954 yılından beri düzenli ölçümlerle Marmara Denizi’ndeki kirliliğin boyutlarını etkili bir şekilde ortaya koyan, 2006’dan bu yana Sevinç-Erdal İnönü Vakfı bünyesinde ve iki yıldır Ak-Kim Kimya ana sponsorluğunda sürdürülen MAREM projesi 2012 yılı sonuçları 14 Aralık Cuma günü İstanbul Hyatt Regency Otel’de yapılan bir basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşıldı.

Proje kapsamında, Türkiye nüfusunun yaklaşık %30’unu barındıran Marmara havzasında Çanakkale Boğazı’ndan Ege Denizi’ne uzanan 150’yi aşkın istasyonda ölçümler yapıldı. Yapılan analizler sonucunda Marmara Denizi’ndeki kirliliğe değinen Proje Lideri Levent Artüz “Marmara Denizi’nin başta en önemli göstergesi olan suda erimiş oksijen değerlerinde geçmiş senelere kıyasla, çok daha fazla alanda oksijensiz bölgelere rastlanmıştır. Marmara Denizi çok büyük risk altındadır. Su kalitesi kademeli olarak devamlı bozulmaktadır” diye konuştu.

Marmara’da su kalitesi bozuldu

Proje sonuçlarında Marmara Denizi’ndeki su kalitesi için en önemli problemin ötrofikasyon olduğu ve ötrofikasyonun nitrat ve fosfat gibi yüksek besleyici materyal şartlarından kaynaklandığı açıklandı. Su kalitesindeki bozulmanın Marmara Denizi’nin anahtar fonksiyonları olan balıkçılık, ekosistem ve turizm gibi faaliyetlerini olumsuz etkilediği, özellikle Marmara’nın doğu kesiminde hayvansal plankton tür çeşitliliği ve miktarlarında ciddi düşüşler saptandığı belirtildi. Bu durumun Marmara Denizi’nde ciddi verim düşüklüğüne sebep olacağının bir göstergesi olarak algılanması gerektiğine vurgu yapıldı.

Marmara Denizi’ndeki türler tehlikede
Yapılan çalışmada, Marmara Denizi’nde üst su tabakasında özellikle göçer balıkların konaklayacağı ve besleneceği seviyelerin yeterli çözünmüş oksijen değerlerine sahip tabakanın ortalama olarak 5-7m kalınlıkta ve çok yetersiz olduğu tespit edildi. Sonuç olarak Marmara Denizi’ndeki bu kötüleşmenin, türleri önemli oranda azalttığına dikkat çekildi. MAREM 2012 Yaz seferleri sonuçlarına da özellikle değinilen toplantıda; 25 noktada kıyı şeridinde, 0.5-1m derinlikten alınan su numunelerinin yerinde bakteriyolojik incelemesinin yapıldığı, kirlilik durumuna yönelik belirleyici mikroorganizma gruplarına yoğun şekilde rastlanmış olduğu ve bazı noktalarda, toplam bakteri kolonilerinin yönetmeliklerde verilen limit değerlerinin çok üzerinde çıktığı saptanmıştır.

virahaber.com
 

GÜNCEL Haberleri

Ege ve Akdeniz'de Balıkçılığı İzleme Çalışmaları Muğla'da Devam Ediyor
Bodrum-Kaş Arası Denizlerde Fırtına Uyarısı
Türkiye’nin En Büyük Balıkçı Barınağının Yüzde 70'i Tamamlandı
Deprem Bölgesinde Görevini Tamamlayan Yaşam Gemisi Yalova'da Bakıma Alındı
Ege Denizi İçin "Sarı" Uyarı