Mahir bir denizcinin bilinmeyen hikâyesi: Nasuhzâde Ali Paşa

VakıfBank Kültür Yayınları, akademisyen ve yazar Prof. Dr. Zekeriya Kurşun’un yazdığı “Nasuhzâde Ali Paşa ve Rum İsyanı” isimli kitabı yayımlıyor.

Kurşun, kitabında II. Mahmud’un kaptanıderyası Nasuhzâde Ali Paşa’nın bilinmeyen yaşam öyküsünü bütün yönleriyle ve ayrıntılarıyla ele alıyor.

VakıfBank Kültür Yayınları’nın (VBKY) okurla buluşturduğu “Nasuhzâde Ali Paşa ve Rum İsyanı”, II. Mahmud dönemi kaptanıderyalarından Nasuhzâde Ali Paşa’nın 12 yıllık resmi hayat hikâyesine ve Sultan II. Mahmud’un saltanatının ilk yıllarına ışık tutuyor. Kitapta, donanmasını büyütmeyi ve güçlendirmeyi amaçlayan Osmanlı İmparatorluğu’nda, Nasuhzâde Ali Paşa’nın 1821’de kaptanıderyalığa getirilmesinin ardından tarihe geçmiş önemli olayların izi sürülüyor.

Osmanlı arşiv belgelerinin, Nasuhzâde’nin aile arşivinin ve Avrupa gazetelerinin incelenerek dönemin ruhunu yansıtan ifadelerin korunduğu bu çalışma, aynı zamanda Osmanlı bahriyesinde klasik dönemin sonu ile modern dönemin ilki olan Kaptanıderya Ali Paşa hakkında bir biyografi niteliği taşıyor.

Bir Osmanlı kumandanının sıra dışı hayat hikâyesi

“Tabii olarak, olayların peşinden gidip, riyâle, patrona, kapudâne ya da kaptanpaşadan bahseden her belgeye müracaat ederek, Ali Paşa’nın izini bulmaya çalışmak büyük bir zaman aldı. Belgelerde Ali Paşa’ya rastladıkça, onun ve etrafındakilerin yaşadığı ve tarih yazımında detaylarda kalan, hatta unutulan pek çok hadise de kitabın kapsamına girdi. Şüphesiz zor bir dönemde tahta geçen ve devletini, iktidarını Ali Paşa gibi devlet adamları üzerinden korumaya çalışan Sultan II. Mahmud da kitabın en önemli simalarından birisi oldu” diyen Zekeriya Kurşun, Karadeniz’de gazi, Akdeniz’de şehit olan bu mahir denizcinin Rum İsyanına karşı verdiği mücadeleyi de akademik bir titizlik ve akıcı bir üslupla okurla paylaşıyor.

200 yıllık acılar ve kayıplar

Yaşanan tarihi olaylar ışığında modern Türk ve Yunan tarihinin psikolojik zemininin incelendiği eser, “Paşa’ya Karşı Bey: Tepedelenli Ali Paşa ve Nasuhzâde Ali Bey”, “Akdeniz’de İsyan ve Nasuhzâde Ali Bey”, “İstanbul ve Rum İsyanı”, “Mora’nın Düşüşü: Tripoliçe Katliamı ve Ali Bey’in Donanma Seraskerliği”, “Sakız Vakası ve Paşaların Kavgası”, “Akdeniz’de Ölüm” ve “Ali Paşa’dan Sonrası” başlıklı yedi bölümden oluşuyor.

Hem bir biyografi hem de bir dönemin monografisi olan kitapta, Nasuhzâde Ali Paşa döneminin en önemli hadisesi olan Tepedelenli Ali Paşa İsyanı, Rum Ayaklanması, binlerce insanın hayatına mal olan Tripoliçe Katliamı ve Sakız Vakası usta bir gözle inceleniyor.

Zekeriya Kurşun kimdir?

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı olarak görev yapmaktadır. Marmara Üniversitesi’nde otuz yıldan fazla öğretim üyeliği; çeşitli kademelerde yöneticilik ve kurul üyeliklerinde bulundu. Osmanlı dönemi Arap coğrafyası, Orta Doğu’nun yakın dönem siyasi tarihi, Türk-Arap ilişkileri ve Kuzey Afrika üzerine Arap ve Avrupa ülkelerinin arşivlerinde araştırmalar ve gözlemler yaptı. Bu konulardaki çalışmalarına devam etmektedir. Yol Ayrımında Türk-Arap İlişkileri (İstanbul 1992), Necid ve Ahsa’da Osmanlı Hakimiyeti: Vehhâbî Hareketi ve Suud Devleti’nin Ortaya Çıkışı (TTK, Ankara 1998), The Ottomans in Qatar (İstanbul, 2002); Basra Körfezi’nde Osmanlı – İngiliz Çekişmesi: Katar’da Osmanlılar 1871-1916 (TTK, 2004) gibi kitaplara imza attı. Ayrıca İngilizce ve Arapça kitapları, çevirileri ve pek çok ortak çalışması bulunmaktadır. Birçok bilimsel projede yer aldı. Bilimsel ve popüler dergilerde, günlük gazetelerde makale ve yazıları yayımlandı. Genel Kurmay Başkanlığı

Askeri Tarih Komisyonu üyeliği ve Türk Tarih Kurumu muhabir üyeliklerinde bulundu. Hâlihazırda kurucusu olduğu Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği’nin (ORDAF) başkanlığını yürütmektedir.

Vira Haber

GÜNCEL Haberleri

İstanbul'da Lodos Nedeniyle Dalgalar Oluştu, Kimisi Fotoğrafladı Kimisi Kaçtı
Dev Dalgalar Sahilleri Dövüyor
Bu Kış, MSC Sinfonia ile Konforlu Kruvaziyer Seyahati Türkiye’de
Denizcilerden Yıpranma Hakkı İçin Çağrı: "Yıprandığımızı Anlatamıyoruz Çünkü Ölüyoruz"
Türkiye Kıyılarında Sadece 120 Tane Kaldı, Yuvalarında Takipleri Yapılıyor