Doğa ve tarih turizminin öne çıkan destinasyonlarından biri olan Kastamonu, 1 milyon turist hedefliyor. Pek çok turizm yatırımının gündemde olduğu şehirde, havaalanın 2011 yılında açılması ile ciddi bir turizm patlaması yaşanması bekleniyor. 7 bin yıllık tarihi, kültürü, doğal güzellikleriyle tarih ve doğa turizminin merkezi olamaya aday Kastamonu’da, altyapı ve üst yapıya ilişkin birçok projeyi hayata geçirdiklerini ifade eden Kastamonu Valisi Mustafa Kara, “Tarih, kültür ve doğal güzellikler kenti olan Kastamonu, gelecek 3- 5 yıllık bir dönemde, Avrupai bir şehir olacak” dedi. Şu anda şehre yaklaşık 250 bin turistin geldiğini kaydeden Mustafa Kara, hedeflerinin bu rakamı 1 milyona çıkarmak olduğunu bildirdi.
‘Atatürk ve İstiklal Yolu Projesi’, en önemli projelerden biri
Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD), Merlin Travel AŞ ve İnebolu Yatırım AŞ işbirliği ile 9 ile 11 Temmuz tarihleri arasında ‘Kastamonu Bilgilendirme Gezisi’ düzenlendi. Organizasyona, Merlin Travel Group Yönetim Kurulu Başkanı Selami Çelebioğlu, İnebolu Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Üyesi Ali Ergün ile EGD üyeleri katıldı. Program kapsamında ilk olarak İnebolu’ya gidildi. İnebolu Türk Ocağı gezisi ve Nezihe Battal Kültür Evi gezisi yapıldı. Ardından Küre’ye hareket edildi. Küre Ersizler Kanyonu’nda yürüyüşün ardından, Küre Belediye Başkanı Kamil Aydınlı, açıklamalarda bulundu. Pazar günü, Tarih İzbeli Çiftliği’ndeki kahvaltının ardından, Kastamonu El Sanatları Müzesi, Vedat Tek Kültür Merkezi ziyaret edildi.
Ardından da 600 yıllık tarihi Kurşunluhan Hotel’de, 11 Temmuz tarihinde, Kastamonu Valisi Mustafa Kara ile bir araya gelindi. Çalışmaları hakkında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Vali Kara, ‘Atatürk ve İstiklal Yolu Projesi’nin, Kastamonu’nun en önemli projelerinden biri olduğunu belirterek “Proje kapsamında 100 km’lik bir yürüyüş yolu oluşturduk. Her yıl 500 doğa yürüyüşçüsünü 9 Haziran ve 23 Ağustos’ta dört günlük bir yürüyüş düzenliyoruz” dedi.
Proje kapsamında İnebolu ilçesinde Türk Ocağı ve içinin dizaynı, Atatürk’ün mumdan heykelinin yapılması, bahçedeki Atatürk Anıtı ve çevre düzenlemesinin yapıldığı bilgisine veren Kara, “Yine, Atatürk ve İstiklal Yolu projesi kapsamında, Salih Reis anıtı, Küre Ecevit Hanı ve Vedat Tek Kültür Merkezi tamamlandı. Kastamonu’nun tarihi ve kültürel zenginlikleri ile doğal güzelliklerinin yaşanması için altyapı ve üstyapı çalışmalarını hızla sürdürüyoruz” diye konuştu.
2011 yılında, Havayolu ve Karayolu ulaşımında büyük hamle
Kastamonu ulaşımına değinen Vali Mustafa Kara, şöyle devam etti: “Kastamonu Havalimanının Mayıs 2011’de tamamlanmasını planlıyoruz. Yollar ise, 2011 yılında çift yola dönüştürülecektir. Zira, Doğudan Batıya, Kuzeyden Güneye, Adana’ya varan bir projenin orta noktası Kastamonu’dur. Doğu Karadeniz’in Samsun-Sinop-Taşköprü-Kastamonu-Karabük üzerinden İstanbul’a varışını sağlayacağız. Yine, İnebolu-Kastamonu-Çankırı-Kırıkkale üzerinden Adana’ya kadar giden bölünmüş yol ve otoban çalışması devam ediyor”
Türkiye’de örneği tek olan “Çevre Atık Projesi”nin Kastamonu’da olacağına dikkat çeken Mustafa Kara, “Uygulama projesi bitti, ihalesi yapım aşamasına geldi. Yaklaşık 10 trilyon liraya mal olacak proje kısa sürede hizmete girecek ve Kastamonu’nun tüm atıkları bir tek merkezde yok edilecektir” dedi.
Kastamonu, tarihi evlere verilen desteklerin yüzde 30’unu alıyor
Kastamonu’nun önemli bir doğa ve kültür merkezi olduğunu anlatan Vali Mustafa Kara, “İlimizde, 1500’e yakın tescilli tarihi eser var. Son 7 yılda yapmış olduğumuz çalışmayla, Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz vakıf alanında yaptığı çalışmalarla, Belediyemiz Belediye alanındaki tarihi eserlere sahip çıkarak yaptığı çalışmalarla, İl Özel İdaresi ve Kültür Turizm Bakanlığı kaynaklarının belli bir bölümünü Kültür ve Turizm için ayırdı. Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz 60 tane eseri onardı. Bu eserlerin 4 tanesi külliye, Camiiler, Türbeler, Köprüler ve eski eserlerdir. Tamamı, bir onarım programından çıkarılmak suretiyle ciddi bir yaklaşımla tamamlandılar. Kültür ve Turizm Bakanlığımız, son 5 yılda 254 tane vatandaş eserine katkı sağlamıştır. Her birine 25 bin TL proje için, 80 bin TL de restorasyon için proje desteği verilmiştir. Kastamonu, Türkiye’de bu alanda yapılan desteklerin yüzde 30’nu almaktadır” diye konuştu. Vali Kara, Kastamonu’nun 45 proje için AB’den 6.8 milyon Euro yardım aldığını ve projeleri sonuçlandırdıklarını söyledi.
Şehrin yüzde 70’i ormanlar ile kaplı
Kastamonu’nun bir doğa harikası olduğunu vurgulayan Vali Mustafa Kara, “Kastamonu’nun yüzde 70’i ormandır. Mesela, Muğla’nın da yüzde 70’i orman deniliyor ancak, orada maki bitki örtüsü de orman olarak ifade ediliyor. Oysa, Kastamonu, ormanları, doğal güzellikleri, kanyon ve yayları ile bir doğa turizm cennetidir. Kastamonu’nun ‘orman varlığı’ ile gurur duyuyoruz” dedi.
Kastamonu’nun ihracatına da değinen Mustafa Kara, Kastamonu Entegre ve SFC Fabrikalarının yurtdışına, ürün bazında yonga levha, parke gibi ormandan elde edilen ürün çeşitlerini ihraç ettiğini söyledi. Organize sanayi bölgelerinde yeni fabrikaların kurulacağını kaydeden Mustafa Kara, kentte, ağaç ürünlerine dayalı sanayi, hayvancılık, konfeksiyon, madencilik alanlarında yatırım olabileceğini belirtti. Kastamonu’yu bir sanayi şehri olarak konumlandırmadıklarını ifade eden Kara “Burası bir doğa ve turizm merkezi. Sanayi yatırımlarını ise, belli bir bölgede sınırlı tutmak istiyoruz. Organize sanayi bölgesinin dışına pek çıkmayı düşünmüyoruz” dedi. Geçen yıl Kastamonu’yu otellerde konaklayan 250 bin kişinin ziyaret ettiği bilgisini veren Kara, “Biz kendimizi bir turizm merkezi olarak görmek istiyorsak. Bu sayıyı 1 milyona çıkarmamız lazım. Bugüne kadar tanıtım konusunda fazla atılım yapmadık. Alt yapımız hazır değildi. Artık alt yapımızı tamamladık. Havalimanının da 2011’de açılması ile beraber şehrimizin ciddi bir ivme yakalayacağını düşünüyorum. 3-5 yıl içinde Kastamonu Avrupai bir şehir olacak” diye konuştu.
Savaşta, ersiz kalan köy turizmle kalkınacak
Gezi kapsamında Kastamonu’nun Küre ilçesi de ziyaret edildi. Küre’de ekonominin ağırlıklı olarak bakır madenine bağlı olduğunu kaydeden Küre Belediye Başkanı Kamil Aydınlı, ancak turizm potansiyelini geliştirmek istediklerini ifade etti. Küre’ye bağlı ve savaşta bütün erkeklerini kaybetmesi nedeniyle Ersizlerdere adını alan Ersizlerdere Köyü’nde de umutlar turizme bağlanmış durumda. Köy’ün kalkınma derneğinin başkanı olan Mustafa Çağır özel idarenin desteği ve AB hibeleri ile köye 40 kişinin konaklayabileceği bir konak yapılacağını söyledi. Kendisinin de 5 bin 600 m2’lil bir arazi üzerinde 10 adet bungalov inşa edeceğini kaydeden Çağır “Ersizlerdere Köyü’nü bir eko-turizm merkezine dönüştürmek istiyoruz” dedi. Köyde bir eğitim çalışması başlattıklarını da anlatan Çağır, “22 kişiyi eğittik. Bunlar gönüllü rehber olacak. Köyümüzü ziyarete gelen misafirlerimize hangisi uygun ise o kişi rehberlik edecek” diye konuştu.
İthal pirinç, Tosya’yı vurdu
Gezi kapsamında, ziyaret edilen bir diğer ilçe de, Tosya oldu. ‘Tosya pirinci’ markasının Avrupa’da pirinçlerin üzerindeki etiketlerde yer aldığını kaydeden Tosya Belediye Başkanı Kazım Şahin, “Pirinçler, Tosya’dan değil, ancak, Avrupa’daki etiketlerde bile ‘Tosya pirinci’ adı yazıyor. Zira, şu an pirinçteki pazar payımız çok düşüktür. Çin’den yapılan ithalat, yerli üretimi de vurdu. Yeniden Tosya pirinci üretiminin eski günlerine dönmesi için Kızılırmak kolundaki Devrez çayının Islah Projesi ve Kızlaryolu Barajı’nın yapılması gerekiyor” dedi.
30 yıl önce Tosya’da meyve suyu fabrikası varken, bugün Tosya’nın kent dışından meyve ithalatı yaptığına işaret eden Kazım Şahin, babadan kalma yöntemlerle meyvecilikten istenilen verimliliğin alınamadığını ve biran önce ‘endüstriyel meyvecilik’ dönemine geçilmesi gerektiğini belirtti. Tosya’nın doğal güzelliklerine değinen Kazım Şahin, 1300 çeşit endemik bitkinin bulunduğu bir bölge olduğuna dikkat çekti. Bölgedeki sanayi bölgelerinden bahseden Başkan Kazım Şahin, yatırımcıları Tosya’ya davet ederek, tekstil, ağaç ve orman ürünleri gibi çeşitli sektörlerde yatırım yapabilecekleri ve karayolu ulaşımının rahat olduğunu sözlerine ekledi.
Kastamonu’ya, 2,5 milyon dolar yatırımla eko-turizm çiftliği geliyor
Gezide basın mensuplarına eşlik eden Merlin Travel AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Selami Çelebioğlu da, aynı zamanda, Karadeniz Otelcilik Seyahat Hizmetleri San ve Tic Ltd Şirketi ortaklarından olduğunu kaydederek, Kastamonu turizmine 600 yıllık tarihi Kurşunluhan Hotel’i 2 milyon TL yatırımla kazandırdıktan sonra, ikinci yatırımın yolda olduğunu söyledi. Yaklaşık 110 dönüm araziye, 40 ahşap baraka yapacaklarını bildiren Çelebioğlu, “Eko-turizm yapılması için planlanan çiftlik, yaklaşık 2,5 milyon dolara mal olacak. 2011’de havalimanının açılması ile start vereceğimiz projenin 1 yıl içinde tamamlanmasını planlıyoruz” dedi. Çelebioğlu, ağırlıklı olarak yabancı turistleri beklediklerini belirterek “Bir haftalık paket turlar yapmak gibi bir düşüncemiz var. Gelenler kümesten yumurta alıp, tarladan topladıkları sebzelerle kahvaltı yapabilecekler. İnekleri sağıp kendi yoğurtlarını peynirlerini yapabilecekler. İnsanlar, artık deniz güneş tatilinden sıkıldı. Ben yoğun ilgi göreceğini düşünüyorum” diye konuştu. Kastamonu ilinin bu yıl dünyanın en büyük turizm fuarı olan Londra WTM (World Travel Market) fuarına katılacağını da kaydeden Selami Çelebioğlu, Kastamonu ve ilçelerinin; tarihi, kültürü, doğası ve yöresel özellikleriyle turizm de hak ettiği noktaya gelmesi gerektiğini söyledi. Kastamonu ve ilçelerinin tanıtımının yapılması için ekibinin bir ay boyunca ilde kalarak ‘Kastamonu Belgeseli’ hazırlayacağını anlatan Selami Çelebioğlu, fuarda gösterilecek belgeseli izleyen ziyaretçilerin, eko-turizm cenneti Kastamonu’ya ilgi göstereceğini belirtti. Selami Çelebioğlu, aynı zamanda sahibi olduğu Merlin Online Rezervasyon Sistemi’ kanalı ile Kastamonu otellerini, Türkiye ve dünya turizm acentelerinin kullanımına sunacaklarını söyledi.
Avrupa ve Amerika’dan Karadeniz sahil bandına yoğun ilgi
İnebolu’daki Yakamoz Tatil Köyü’nü bünyesinde bulunduran İnebolu Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis ise, son birkaç Avrupa ülkelerinden Amerika’ya, Nijerya’dan Japonya’ya kadar dünyanın dört bir yanından Karadeniz Sahil Bandına gelen turist sayısında ciddi bir artışın yaşandığını söyledi. Otelde, Güney Kore’den Belçika’ya, Yeni Zelanda’dan Avustralya’ya kadar birçok ülkeden turistleri misafir ettiklerini belirten Mehmet Reis, “Özellikle, yaz dönemlerinde, otelimizde yüzde 80- 90 oranında doluluk yaşıyoruz. Dünyanın dört bir yanından, tarihi ve doğal güzellikleri bir arada yaşamak isteyen misafirlerimizi ağırlıyoruz. Karadeniz sahil bandının turizm geleceği çok parlaktır. Aynı zamanda, karavan, motosiklet, bisikletleriyle gelen yerli ve yabancı konuk sayımız da her geçen yıl katlanarak artmaktadır” dedi. Mehmet Reis, İnebolu Yatırım AŞ’nin, İnebolulu 65 işadamının bir araya gelerek kurulduğunu da sözlerine ekledi.
7 bin yıllık tarihe sahip
7 bin yıllık tarihiyle, Hitit’lerden günümüze kadar birçok uygarlığa merkezlik, iki Türk beyliğine başkentlik yapmış olan Kastamonu, Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli vilayetlerinden biridir. ‘Yaşayan bir tarih müzesi’ olan kentte, Pontus ve Roma dönemlerinden kalıntılar, Çobanoğulları, Candaroğulları, Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinden ise çok önemli eserler mevcuttur. Tarihi kalıntılar, kent genelinde, canlı olarak ayakta. Kentin yakın çevresi ve ilçeleri ise, doğa turizmi türleri için eşsiz kaynaklara sahip. Kastamonu, Türkiye’nin en zengin doğal rezervlerini, flora faunasını, 2 tane milli parkı, çok sayıda endemik bitki türünü, kanyon, mağara, şelale, yayla gibi eşsiz doğal güzellikleri bünyesinde barındırıyor. Kastamonu’nun ilçelerinden İnebolu ise ‘İstiklal Madalyası’ ile şereflendirilmiş tek ilçedir. Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı sırasında, “Gözüm cephede, kulağım İnebolu’da” sözünü söylemiştir.
400 yıllık İzbeli çiftliği devlet adamlarının gözdesi
Kastamonu’nun önemli değerlerinden biri de İzbeli Çiftliği. Osmanlı Padişahı IV. Mehmet (Avcı Mehmet) tarafından, 1651 yılında İzbeli Ailesi’ne verilen çiftlikte, Osmanlı Ordusu’na sipahi yetiştirilirdi. Kurtuluş Savaşı’nın olduğu yıllarda, Hafız Selman İzbeli, Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Kadınlar Kolu kurucularından ve Kastamonu’da ilk kadın Belediye meclisi üyesi olurken, sıkı bir Atatürk hayranı ve kendi deyimiyle bir “Cumhuriyet kadını” idi. Hafız Selman İzbeli, Kastamonu’daki kadınları toplayarak, asker için çorap, kazak, fanila ördürüp cepheye göndermişti. Varlıklı bir aileden geliyordu. Askerler, Kastamonu’ya geldiğinde, hepsini yolda karşılayıp doyururdu. Hep, “-Ben, Cumhuriyetçiyim” derdi. Savaştan sonra, yeni baştan herkes gibi Türkçe harflerle okuma yazmayı öğrendi. Hafız Selman’a, milletvekilliği önerildi. “Hafız olduğum için başımı açamam. Başımı açamayacağım için de milletvekili olamam” diyerek kabul etmedi.
Atatürk’ün, 1925 yılında Kastamonu’ya yaptığı ziyaret sırasında kullandığı yatak örtüsünü, İzbeli Ailesi tarafından, Kent Tarihi Müzesi’ne bağışlandı. 400 yıldır, İzbeli Ailesi’nde olan çiftlikte 2002 yılından itibaren, sabah kahvaltıları servisi yapılıyor. Çiftlikte bugüne kadar sayısız devlet adamı, komutan ve üst düzey yetkilileri ağırlandı. Özellikle, TBMM’de birçok Bakanın hafta sonu kahvaltısı için seçtiği İzbeli Çiftliği; ülkemizin kahvaltı yapılacak, en iyi 10 kahvaltı mekanından biri olarak da gösteriliyor.
“Çatalzeytin ‘batık kentin’ gün yüzüne çıkmasını bekliyor”
Çatalzeytin Ginolu’nun 15 mil açıklarında 103 metre derinliğinde ‘batık kent’ izlerine rastladıklarını kaydeden Çatalzeytin Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz ise, 2 kilometre uzunluğundaki ‘batık kent’in gün yüzüne çıkarılmasının; hem ilçeye turizmin kapılarını açacağını, hem de tarihe ışık tutacağını söyledi.
Virahaber