Hisarcıklıoğlu bir soru üzerine, ''Bankalar ekonominin olmazsa olmaz unsuru biliyorsunuz da... Ama vicdanlı olsunlar diyoruz biz. İstediğimiz vicdanlı olmaları. Karlarında müthiş patlama var. Sıkıntı şu, geçen sene mevduat faizlerini 1 puan artırmışlar ama kredi verdiklerinin puanı tam 5 misli artmış. Yani maliyetleri 1 artıyor, karşıya yansıtmaları 5. Bu vicdansızlık. Avrupa'nın en karlısı Türk bankacılık sistemi. Böyle bir şey olur mu arkadaş ya? Onlar da kar etsin, onların zararının bedelini de biz 2001'de ödedik. Öyle bir şey istemiyoruz tabi ki. Sen şimdi faizle para veriyorsun bankaya, senin mevduat faizin 1 puan artacak, aynı şirket mevduatını 5 puan yükseğe kredi olarak alacak. Bu bir haksızlık, vicdansızlık... Açık söyleyeyim'' ifadelerini kullandı.
TOBB'un, milli gelirin yüzde 75'ini temsil ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, Türk iş dünyasının önceki Kasım ayından 2012 Kasım ayına kadar 1 milyon 100 bin kişiye istihdam sağladığını söyledi. Hisarcıklıoğlu, ''TOBB Türkiye'deki özel sektörün çatı kuruluşu olarak 12 milyon 600 bin istihdamı temsil ediyor. Türkiye'de yapılan yatırımların yüzde 82'si, Türkiye ihracatının da yaklaşık yüzde 90'ını yapıyor'' dedi.
Zorunlu üyelik sistemleriyle ilgili zaman zaman kamuoyunda eleştirilmelerine Avrupa'yı örnek gösteren Hisarcıklıoğlu, Avrupa Odalar Birliği Başkan Yardımcısı olarak Avrupa'da hangi borsanın ne kadar aidat aldığını bildiğini, odalarda en düşük aidatın Türkiye'de olduğunu kaydetti.
TOBB olarak yeni bir girişimcilik endeksi oluşturduklarını belirten Hisarcıklıoğlu, ''Girişimcilik endeksini ilk defa burada açıklıyorum. Endeks, bir ilde yeni kurulan firmaların, o ilin nüfusuna ve o ilde mevcut firma sayısına oranına göre hesaplanıyor. Ankara, 2,19 puan ile ilk sırada, İstanbul ve Eskişehir 2,10 ile ikinciliği paylaşırken, Antalya 1,86 ile ücüncü sırada yer alıyor. Ankara artık bir girişimci şehri. Ankara'nın ilk sırada çıkmasının nedeni, Ankara'da üniversite sayısının ve teknoparkların çok olması, Türkiye'de teknolojiye dayalı girişimlerin en çok kümelendiği il olmasıdır'' dedi.
Türkiye'nin 2010-2012 döneminde en hızlı büyüyen 100 şirketini seçmek için ''Türkiye 100 Programı'' başlattıklarını da belirten Hisarcıklıoğlu, işadamlarına kefil olduklarını, üyelerin karlı projelerle kendilerine gelmeleri durumunda kefalet sağladıklarını dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, ''Kredi Garanti Fonu'yla geçen sene 5 bin 22 tane kefalet vermişiz, 1,5 trilyonluk kefalet karşılığında bu arkadaşlarımız bankalarından toplam 6 milyar liralık kredi kullanabilmişler'' dedi.
Karşılıksız çeklere uygulanan hapis cezasının kalktığını anımsatan Hisarcıklıoğlu, ''Bunun sebebi neydi? tam 240 bin dosya Yargıtay'da onaylanma noktasındaydı. Onaylansa 240 bin kişi hapse girecekti. 240 bin firmanın sahibi... Türkiye'deki hapishanelerin kapasitesi 144 bin. Karşılıksız çek sayısı bu yıl yüzde 52 arttı. Türkiye'de şu an firmalar ödeme zorluğu yaşıyor, tahsilat zorluğu yaşıyor. Buna karşın cezanın kalkmasıyla meydana gelen artıştan dolayı Kredi Kayıt Bürosu'yla (KKB) birlikte karşılıksız çek riskine son verecek çalışmayı yaptık. Önümüzdeki hafta eğitimleri bitireceğiz ve devreye girecek'' diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, sisteme üye olanların sahte çekleri de görme imkanına da sahip olacağını vurgulayarak, ''Çekte, çek numarasını SMS ile gönderip teyit alarak çekin sahte-çalıntı olup olmadığı kontrol edilebilecek'' dedi.
UMEM Beceri'10 (Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri Projesi) kapsamında şirketlerden 90 bin kişi için istihdam talebi geldiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, ''Şu an 60 bin kişi eğitimde, 48 bin kişi eğitimini tamamlamış, 32 bin kişiyi istihdam etmişiz. Bunda en başarılı iller Kocaeli ve Sakarya... Niye biliyor musunuz? Yabancılar bu sistemi bizden daha iyi anlıyor. Bu sistemden en çok yararlanan iki tane şirket bu illerde olan Ford ve Toyota...
-Filistin-
İsrail'le Filistin arasındaki ticari sorunun çözümü için kendisinin, Filistin ve İsrail tüccarları arasında 4'er kişiden oluşturulan heyete eş başkan olarak tayin ettiklerini anlatan Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu:
''Filistin ithalatının yüzde 85'e yakın bir kısmını İsrail üzerinden yapıyor. Niye biliyor musunuz? Siz direkt Filistin'e mal satarsanız malınız minimum 45 gün ile 60 gün arasında Hayfa Limanı'nda konteynerde bekler. Ama direkt İsrail'den birisine satarsanız malınız bir gün bekliyor. Otomatikman Filistinli tüccar ticaretini İsrail üzerinden yapıyor. Anlaşmazlıklar oluyor. Bunlara da İsrail mahkemeleri karar veriyor. Biz şimdi oradaki tahkim kuruluna eş başkanlık yapıyoruz.
Bu temsili Türk özel sektörünün çatı kuruluşu olarak yapıyoruz. Bunu şunun için yapıyoruz. Artık karar Ankara'da alınmıyor, karar Brüksel'de alınıyor. karar Dünya Ticaret örgütü'nde Cenevre'de alınıyor. Karar New York'ta, Washington'da alınıyor. Eğer buralarda aktif değilseniz, uluslararası kuruluşlarda aktif değilseniz. Onlar karar veriyor, senin meclisinde ticaretle ilgili kararları birkaç sene geciktiriyor ama yasayı çıkarıyor. Onun için uluslararası alanda aktif olmak durumundayız. ''
-Türk diasporası-
Dünyada Türk lobisinin hak ettiği noktaya gelmesi amacıyla çeşitli çalışmalar yaptıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:
''2006 yılında Fransa'ya gittik biz. 'Sözde Ermeni Soykırımı Tasarısı' Fransız senatosunda görüşülecek. Ve biz buraya lobi için gittiğimiz zaman Senato'dan çıkarken Senato'nun önünde sadece bir grup vardı. Ermeni grubu vardı ve bize yumurta attılar. Fakat biliyorduk ki orada 500 bin de Türk vardı. Fakat bunlar organize olamamışlar. Ermeniler organize olmuşlar bize yumurta attılar. Ama Türkler yoktu. Bunun üzerine Türk diasporasının eksikliğini duyarak bütün dünyadaki Türk diasporasını harekete geçirecek kuruluşu kurduk.
Başbakan'ın genelgesi kapsamında bütün dünyadaki Türk girişimcileri bir çatı altında toplayan bir organizasyonun (Dünya Türk Girişimciler Kurultayı) başkanlığını yapıyoruz. Ama bunun sonucu olarak bu sefer 2011'de gittiğimiz zaman Fransız Senatosu'nun önünde Ermeniler de vardı Türkler de vardı.
-Kartepe Ekonomi Zirvesi 2013
-TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: (2)
-''Eğer bu kanun (TTK'nın ilk şekli) yürürlüğe girseydi Küçük ve Orta
Büyüklükteki İşletme'lere (KOBİ) getireceği yük tam 6 milyar lira
artacaktı. KOBİ'lerin bunu kaldırabilmeleri mümkün değildi''
-''Komisyon, meslek gruplandırmaları konusunda hiçbir maddi hata bulamadı''
- ''Komisyon çalışmaları sonucu 365 oda ve borsadaki grup sayısı 3 bin 659'dan
3 bin 688'e çıkmıştır. Grup sayısı sadece binde 8 artmıştır''
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB'un 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'ndaki sorunlu maddelerin düzeltilmesi için yoğun çaba sarf ettiğini belirterek, ''Eğer bu kanun (TTK'nın ilk şekli) yürürlüğe girseydi Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme'lere (KOBİ) getireceği yük tam 6 milyar lira artacaktı. KOBİ'lerin bunu kaldırabilmeleri mümkün değildi'' dedi.
Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) her yıl düzenlediği Kartepe Ekonomi Zirvesi'nin 2013 etkinliğinde konuşan Hisarcıklıoğlu Türk Ticaret Kanunu'nda (TTK) yapılan değişikliklerden gurur duyduğunu belirterek TOBB'un, üyelerinin menfaatine yaptığı en büyük işlerden bir tanesinin TTK'daki değişiklerin yapımına öncülük etmek olduğunu söyledi.
TTK'nın ilk halinin modern bir yasa olmasına karşın piyasa, günümüz şartları ve dünyayla örtüşmeyen birçok uygulamayı barındırdığını dile getiren Hisarcıklıoğlu bunların değişmesinin büyük bir başarı olduğunu anlattı.
İktidarın ve TBMM'de grubu bulunan partilere bu konudaki destekleri için teşekkür eden Hisarcıklıoğlu, ''Eğer bu kanun yürürlüğe (ilk şekliyle) girseydi Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme'lere (KOBİ) getireceği yük tam 6 milyar lira artacaktı. Bunu kaldırabilmeleri mümkün değildi KOBİ'lerin. Benim için diyorlar ki, 'TTK'daki değişiklikler nedeniyle yanlış yaptı' . Bunlara kesinlikle katılmıyorum. Üyemin de ülkemin de hak menfaatini korumak zorundayım'' ifadelerini kullandı.
TTK'daki değişiklikle 18 tane hapis cezası türünün yürürlüğe girmeden kalktığını belirten Hisarcıklıoğlu, ''Bir işletmenin tabelası düştüğünde tam 73 bin lira para cezası vardı. Yani dübelden gevşedi düştü, 73 bin lira... Ödeyemediğin zaman tam 730 güne kadar varan hapis cezası vardı'' bilgisini verdi.
-''Sonunda hesap varsa burada yapacağın işlerden sınıfı geçeceksin''-
Tekrar aday olup olmayacağı yönündeki soruya odalardaki seçim sisteminin gereği birçok kademe seçimini geçmek gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu , ''O kademe seçimleri geçmeden adayım desen hikaye olur, masal olur. Bir kere aday olabilmek için o kademe seçimleri geçiyor olmanız lazım. O kademeleri geçtikten sonra kendi ailem, şirket ortaklarım, arkadaşlarım, odalar birliği camiası... Onlarla istişare etmeden ortaya gelip de şöyle böyle demek doğru bir şey değil'' diye konuştu.
Siyasete atılacağı yönündeki iddialara ilişkin ''Bulunduğum makam zaten hizmet makamı'' diyen Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti:
''Her türlü makamda hizmet edebilirsiniz. Siyasette de hizmet edebilirsiniz. Dernek başkanı olarak da hizmet edebilirsiniz. Herkese ayrı bir rol düşüyor. Herkes rolünü iyi yapabilirse o zaman zaten ülkenin gelişmesine katkısı olacaktır. İşte nedir, sonunda ölüm var mı? Var. Sonunda hesap var mı? Var. Ben öyle olduğuna inanıyorum. Sonunda hesap varsa burada yapacağın işlerden sınıfı geçeceksin, özeti bu. Eğer bulunduğun yerde iyi hizmet verebiliyorsan ne mutlu sana...''
-NACE Uygulaması-
Odaların temel bileşenlerinden olan meslek gruplarını oluştururken kuruluşların meslek kodlarının doğru olmaması karşısında bu değişikliğe (NACE) yöneldiklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün geçmiş döneme ait bir açıklamasını örnek gösterdi. Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu:
''Bakan Ergün 2011'de diyor ki 'Bizdeki kayıtlara göre Türk Telekom bir inşaat şirketi görünüyor. TOFAŞ da araba alım satımı yapıyor.' Şimdi yetki 2009'a kadar odalarımızın meclislerinde, yönetim kurullarındaydı. Odalarda, eskiden gruplandırma sağlıklı yapıldı mı yapılmadı mı derseniz... Bakan Ergün'ün açıklamaları her şeyi ifade ediyor zaten.''
Bakan Ergün'ün 2011'de TOBB'a yazı göndererek ''bütün üyelerini yeniden faaliyet koduna göre gruplandır, oda seçimleri de buna göre olsun'' talimatı üzerine tasnif çalışmalarını başlattıklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, ''Şirketleri yeniden faaliyet koduna göre gruplandırmaya başladığımızda biz biliyorduk ki Türkiye'de hiçbir kurum faaliyet yürüten kaç firma olduğunu bilmiyordu. Ve aynı şirket farklı kurumlarda farklı faaliyet alanında görünüyordu. TUİK'te farklı, SGK'da farklı, TOBB'da farklı Gelir idaresi Başkanlığı'nda farklı... Bundan dolayı ticaret ve sanayi envanteri, yatırım destekleri, sanayi ve maliye politikalarının dizaynı yapılamıyordu'' dedi.
-''Türkiye'deki işletmelerin 3'te 2'si odalarımızda farklı yerdelermiş''-
Görevlendirmeyle birlikte konunun muhatapları olan kurumlarla bir araya gelerek çözüm için çalıştıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu, ''Karar verildi, bu işe Gelir İdaresi başkanlık yapmalıydı. İdare esnafa, sanayiciye, tüccara herkese sordu 'Kardeşim sen ne iş yapıyorsun, Avrupa'nın vermiş olduğu NACE sınıflandırması içerisinde 2 bin 183 tane NACE faaliyet kodu var. Hangisini yapıyorsunuz?' diye sordu 1 milyon 500 bin işletmeye. Esas depremi yaşadığımız nokta ise Türkiye'deki işletmelerin 3'te 2'si odalarımızda farklı yerdelermiş. Bunları düzelterek devrim niteliğinde bir iş yaptık. Üyelerin yüzde 68'inin NACE kodu değişti. Her işletme kendi NACE kodunu kendi beyan etti.TOBB da Gelir İdaresi Başkanlığı da hiçbir işletmeye NACE kodu vermedi.''
Bu uygulamayı yaparken kendi üyelerinin fotoğraflarını ve GPS koordinatlarını dahi aldıklarını ifade eden Hisarcıklıoğlu, her faaliyet koduna mensup kuruluşun kolaylıkla bulunabilir olmasını da sağladıklarını belirtti.
Hisarcıklıoğlu NACE çalışmasının adil olup olmadığı tartışmalarına ilişkin, ''Bugün yurt dışından bana birisi geldiği zaman 'Bana Konya'dan ayakkabı üreticilerinin listesini ver' diyordu. Ben elimde olmasına rağmen vermiyordum. Elimizdeki listede ayakkabı üreticilerinin içerisinde konfeksiyoncu vardı, otomobil tamircisi vardı, emlakçı vardı... Bundan önceki dönemde NACE kodları belirlenirken elimizde objektif kriterler yoktu, artık objektif kriterimiz var. Herşey ciro esasına göre…..'' değerlendirmesinde bulundu.
Oda seçimlerinin ertelenmesi talebinin kendilerinden geldiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, yaptığı işlerin doğruluğundan emin olduklarını söyledi.
Hisarcıklıoğlu, ''baskın seçim'' iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek şöyle konuştu:
''Odalarımıza 7 Ocak tarihi itibariyle meslek grubu listeleri teslim edildi. 10 ocak'ta da internete kondu bu listeler zaten. Herkes sorgulayabildi bunları.
Ama 'baskın seçim', iddiaları ve TOBB camiasının itibarını sarsıcı açıklamalar vardı. İtibar bizim için önemliydi. Esas seçimleri erteletme talebimiz bundan kaynaklandı. İtirazlar sonrasında bir komisyon kuruldu. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile yakın istişare içinde Komisyon talepleri değerlendirirken mümkün olduğunca, mevzuat ile çelişmediği sürece üye lehine kullandı. Ve Komisyon, meslek gruplandırmaları konusunda hiçbir maddi hata bulamadı. TOBB’un yaptığı meslek komitelerinde hiçbir maddi hata, yani mevzuat ve hukuka aykırı işlem yapılmadığı görüldü. Komisyonun çalışmaları sonucunda, sadece 19 oda ve borsanın meslek grubu sayısında değişiklik oldu yani yüzde 5 civarında. 365 oda ve borsanın 346'sında yani yüzde 95’inde değişiklik olmadı. 365 oda ve borsadaki grup sayısı 3 bin 659’dan 3 bin 688’e çıkmıştır. Grup sayısı sadece binde 8 artmıştır. Meclis üye sayısı da 9 bin 650’den 9 bin 710’a yükselmiştir.’’
-''TOBB Başkanı olarak harcırah almıyorum'’-
Odalar Birliği Başkanı olarak kendisinin herhangi bir para almadığını belirten Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:
''Benim Odalar Birliği Başkanı olarak Ankara dışına çıktığımda, yurt dışına çıktığımda harcırah alma hakkım var. Onu da almıyorum. 1992'deki cep telefonu numaram neyse hala aynı numara. Bu işler tamamen hizmet amacıyla yapılıyor. Burası bir para kazanma yeri değil artık. Buraya geldiğin zaman, hangi göreve gelirsen gel, işinden eşinden dostundan her şeyden olursun.''
Hisarcıklıoğlu, TOBB'un nakit parasına ilişkin soruya karşılık, ticaret hayatında itimadın nakit paradan çok daha önemli olduğunu söyledi.
Oda seçimlerinin demokrasinin kılcal damarlarından olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, demokrasinin kendileri için önemli olduğunu belirterek, ''TÜSİAD, MÜSİAD, TUSKON, TÜMSİAD, ASKON, TÜRKONFED... Hepsi bizim üyemiz. Örgütlü toplumdan korkmamamız lazım.
Demokrasinin gelişmesini istiyorsak daha fazla örgütlenmenin önünü açıyor olmamız lazım'' diye konuştu.
virahaber.com