Gazze’ye yardım götürmek için yola çıkan ancak uluslararası sularda İsrail saldırısına uğrayan Mavi Marmara gemisi ve beraberindeki 'Barış Filosu' için İngiltere’de “savaş suçu” davası başlıyor. İngiliz avukatlar çoğunluğu Mavi Marmara gemisinde olmak üzere toplam 34 İngiliz vatandaşından 13’ünü temsilen dava süreci için düğmeye bastı.
UCM’NİN TESPİTİ DELİL OLACAK
Daha önce, Mavi Marmara'yı organize eden İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) tarafından Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşınan davada UCM “soruşturmama” kararı almıştı. Ancak mahkeme, savaş suçu işlendiğini kabul etmişti. AKŞAM’a konuşan, dava sürecinin İngiltere’deki temsilcisi, hukukçu Hakan Camuz, İsrail’in savaş suçu işlediğine dair tüm delillerin, “polisiye soruşturması” için teslim edildiğini belirterek UCM’nin “savaş suçu işlenmiştir” tespitinin, İngiltere’deki dava için önemli bir “delil” teşkil edeceğini belirtti. Camuz İngiltere’deki hukuki işleyiş gereği önce polis soruşturmasının sonuçlanmasının gerektiğini, polisin sunacağı raporla davanın resmen başlayacağını vurguladı. İngiliz Independent gazetesinin dün yer verdiği haberde ise, Gazze filosuna saldırı emri veren 5 İsrail komutanının savaş suçu işlediğine dair UCM vurgusu hatırlatılarak söz konusu komutanların İngiltere’ye girmeleri durumunda tutuklanabilecekleri belirtildi. Davanın henüz ilk aşaması olmasına rağmen, İngiltere'de yaşanan bu gelişme tarihi bir önem taşıyor. Gemideki 10 Türk vatandaşını katleden İsrail Türkiye’nin çabasıyla ilk kez UCM’ya taşınmıştı. İngiltere’deki sürecin olumlu sonuçlanması durumunda İsrail ilk kez Batılı bir ülkede yargılanmış olacak.
Pinochet gibi tutuklanacaklar
Geçtiğimiz nisan ayında, İsrail’in Mavi Marmara gemisinde katlettiği 10 Türk vatandaşı için Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) açılan davanın sonunda mahkeme “soruşturmama” kararı almıştı. UCM, “İsrailli askerlerin savaş suçu işlediğine dair 'yeterli temel' var. Ancak bu suçlamalar, mahkemenin yetki alanına girmesini sağlayacak yeterlilikte değil” demişti. İHH, karara itiraz edeceklerini ve davanın peşini bırakmayacaklarını ifade etmişti. İngiltere’de dava açılması için yaklaşık bir yıldır çalışma yürütülüyordu. İngiliz polisine sunulan deliller katliam emri veren 5 İsrail komutanının İngiltere’ye çeşitli dönemlerde giriş yaptıkları ve bu tarihten sonra tekrar giriş yapmaları durumunda tutuklanmalarını öngörüyor. Bu yöntem son olarak Şili Diktatörü Augusto Pinochet’nin İngiltere’de tutuklanması için 1998’de uygulanmıştı.
Arkadaşım alnının ortasından vuruldu
Mavi Marmara gemisinin de bulunduğu Gazze'ye yardım götüren filoda bulunan 42 yaşındaki İngiltere vatandaşı Alexandra Lort Phillips katliam günü yaşadıklarını şu ifadelerle anlatıyor: "Biz gönüllüydük, disiplinli bir grup değil. İsrail askerleri bize planlı bir şekilde saldırdı. Türk bir arkadaşımın yerde yattığını gördüm. Alnının ortasından vurularak o anda öldürüleceği aklımın ucundan dahi geçmezdi. Gemideki bazı aktivistlerin nasıl şiddetli bir şekilde karşı tepki verdiğini anlayabiliyorum, ancak bazı aktivistlerin alıkoyulan askerlere nasıl adil davrandığından haberdar değilsiniz. Bütün dünya İsrail askerlerinin görmelerini istediği görüntüleri izledi, çünkü bizim görüntülerimizi zaten elimizden almışlardı."
Akşam