İMEAK Deniz Ticaret Odası'nın hem sektörün gelişmesi hem de uluslararası rekabet gücünün artırılması açısından kritik önemde olduğunu söyleyen Varank, yaptığı konuşmada, dünya ticareti ve Türkiye'nin dış ticaretinin yüzde 90'ının deniz taşımacılığı üzerinden gerçekleştirildiğini belirtti. yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla daralan dünya ticaretinden, deniz taşımacılığının da etkilendiğini bildiren Varank, bütün pazarlarda dış talebin durma noktasına geldiğine dikkati çekti ve bu yıl uluslararası ticarette yüzde 30'lara varacak bir daralma beklendiğini belirtti. Virüsle mücadelede ülkeler arasındaki gelişmişlik farklarının da ortadan kalkmaya başladığını söyleyen Varank, şöyle konuştu: “"Ekonomik gücüyle övünen ülkeler salgını yönetmekte aciz kalırken uluslararası kuruluşlar da yaraları sarmaya dönük kapsamlı bir yaklaşım geliştiremedi. Bu dönemin kazananları kendi kendine yetebilen, altyapıları ve kurumsal kapasiteleri güçlü ülkeler oldu. Türkiye, bu küresel krizde başarılı bir sınav veriyor, bundan sonra da vermeye devam edecek."
TÜRKİYE SALGINDA GERÇEKLEŞTİRDİĞİ ÇALIŞMALARLA DÜNYANIN İLGİSİNİ ÇEKTİ
İstihdam, finansman ve sosyal yardım alanlarında politikalar hayata geçirdiklerini ifade eden Varank, yurt içi sanayisinin yetkinlikleri sayesinde ihtiyaç duyulan her ürüne kolayca erişilebildiğinin altını çizdi. Varank, Türkiye'nin salgın döneminde gerçekleştirdiği çalışmalarla dünyanın ilgisini çektiğini dile getirdi ve tanı kitleri aşı ve ilaç alanındaki projeler hakkında bilgi verdi.
Sağlık endüstrisinde alanında yapılan çalışmalarla ilgili de bilgi veren Varank, "İnovatif ürünler geliştirerek küresel rekabette varız dedik. İstediğimiz ve odaklandığımız zaman en iyi şekilde koordine oluyor, milli seferberlik ruhuyla büyük işler başarıyoruz. Yeni normale girdiğimiz bu süreçte, sizlerin de gerekli tedbirleri almanız önemli. TSE ile üretim tesislerinde alınması gereken önlemleri içeren bir kılavuz hazırladık. Tedbirleri yerine getiren firmalara belge veriyoruz. 3 haftada 118 sanayi kuruluşundan başvuru aldık. 10 kuruluş belge almaya hak kazandı” diye konuştu.
"Kovid-19 Güvenli Üretim Belgeleri"nin ilkinin Gaziantep, Konya, Bursa ve Malatya'daki işletmelere verildiğini aktaran Varank, "Bu belgeyi alan firmalar TSE logosunu ürün, belge ve yayınlarında kullanabilecek" dedi.
Varank, güvenli üretim logosunu gösterdi ve firmaların artık tek bir logoyla, piyasada kendilerine duyulan güveni tazeleyeceklerine dikkat çekti.
KOSTER FİLOSUNU GÜÇLENDİRMEK İÇİN DEĞİŞİKLİK YAPILDI
Varank, Türkiye'nin koster filosunu güçlendirmek için Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle "KOSGEB Kredi Faiz Desteği Yönetmeliği"nde değişiklik yaptıklarını hatırlattı ve şöyle konuştu: "Projenin ilk yılında 10 kosteri desteklemeyi ve programın nasıl çalışacağını görmeyi planlıyoruz. 5 yıl süresince her bir gemi için yıllık azami 3 milyon lira kredi finansman desteği vereceğiz."
Bankalarla görüşmeyi KOSGEB'in yapacağını belirten Varank, koster yapımı için alınan kredilere Kredi Garanti Fonu kefaleti sağlanması için de başkanlığın devreye gireceğini belirtti.
Varank, destekten yararlanmak isteyen üyelerin ilgili bilgileri KOSGEB’e iletmesi gerektiğini dile getirerek, en fazla öz kaynak koyan ve en az kredi faiz desteği talep eden ilk 10 koster projesini destekleyerek deniz ticaret filosunun güçlendirilmesi projesine başlayacaklarını belirtti. Varank, bu işin bir an önce sonuçlandırılması ve ilk imzaların atılması talebinde bulunarak, yeni normalde filoların güçlendirilmesinin önemli bir konu olacağını vurguladı.
GEMİ İNŞA SEKTÖRÜ ÖNCELİKLİ GÖRÜLEN SEKTÖRLERDEN
Varank, gemi inşa sektörünün öncelikli görülen sektörlerden biri olduğunun altını çizerek yatırım teşvik mevzuatında da bu durumun yansımalarının görüldüğünü söyledi.
Varank, geminin bir ürün olmasına rağmen teşvik belgesi düzenlenebilen tek konu olduğunu belirterek şöyle konuştu: “"Gemi inşa sektörü, yatırım döneminde sigorta primi işveren hissesi desteğinden de faydalanabilen tek sektör. Bugüne kadar bu alanda 22 milyar liralık yatırımı teşvik ettik ve 45 bin kişilik istihdamın oluşmasını sağladık. Bununla birlikte tersane, yat inşası ve armatörlük alanlarında da 3 milyar liralık yatırım, teşviklerimizle hayata geçti."
Deniz taşıtlarının Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programında da stratejik sektörlerden biri olduğuna dikkat çeken Varank, inovatif ve yenilikçi projelere bu program kanalıyla da destek alınabileceğini, gelecek aylarda deniz taşıtları dahil olmak üzere diğer öncelikli alanlarda yeni çağrıları duyuracaklarını bildirdi.
AR-GE, YENİLİKÇİLİK VE MARKALAŞMA KÜLTÜRÜNÜN DAHA DA GELİŞMESİNİ İSTİYORUZ
Varank, sektörün tamamında Ar-Ge, yenilikçilik ve markalaşma kültürünün daha da gelişmesini istediklerinin altını çizdi ve başkanlığını yürüttükleri Deniz Teknolojileri ve Sanayisi Teknik Komitesi aracılığıyla nokta atışı eğitimler düzenleyip, potansiyeli olan firmaların Ar-Ge merkezi kurmasını teşvik edeceklerini ifade etti.
Sektörde ithal ürünlerin yoğun şekilde kullanıldığına dikkati çeken Varank, "Biz sadece bunların montajını yapar durumdayız. Otomotiv yan sanayisinde sahip olduğumuz yetkinliğe, gemi yan sanayisinde de ulaşabiliriz. Yerli gemi ekipmanlarının, tersanelerimiz tarafından kullanılmasını teşvik edeceğiz" diye konuştu.
Varank, gelecek dönemde gemi sevk sistemlerinde, elektrikli batarya teknolojilerinin yoğun biçimde kullanılacağına işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “İç sularda yük ve yolcu taşımacılığı yapan gemilerin, elektrikli gemilere dönüştürülmesi konusu Bakanlığımız koordinatörlüğünde yürütülüyor. Tam elektrikli gemi çalışmalarında, yerli üretim kabiliyetlerinin tespitini bakanlığımız takip ediyor. Firmalarla görüşüyor, saha incelemesi yapıyoruz. Tersanelerle listeler üzerinde çalışıyoruz. Kapsamlı bir rapor oluşturacağız ve eylül sonunda tüm paydaşlar ve deniz hattı işleten belediyelerle paylaşacağız."
GEMİ İHTİSAS OSB’NİN FAALİYETE GEÇMESİ, SEKTÖRÜN DIŞA BAĞIMLILIĞINI AZALTACAK
Yalova’da kurulan Gemi İhtisas OSB’nin faaliyete geçmesinin, sektörün dışa bağımlılığını azaltmada önemli rol oynayacağını belirten Varank, bölgenin stratejik önemini anlattı. Varank, normalleşme süreciyle Türkiye'nin kaldığı yerden yoluna devam edeceğini vurgulayarak bu süreçte paydaşlarla her zaman dirsek temasında olacaklarının bilgisini verdi.
TAMER KIRAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR YAPTI
Toplantıda konuşma yapan İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Tamer Kıran önemli açıklamalarda bulundu. Kıran, koster yenileme projesi hakkında şöyle konuştu: “Proje sadece armatörlerimiz ve gemi işletmecilerimiz bakımından değil sektörümüzün hemen her kesimine büyük yararlar sağlama özelliğine sahiptir.”
İMEAK Deniz Ticaret Odası ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı arasında iş birliğine açık samimi bir bağ bulunduğunu söyleyen Kıran, küçük ve orta ölçekli işletmelerin geliştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla KOSGEB tarafından uygun koşullarda finansal destek sağlanması hakkındaki kararın 3 Nisan tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlattı. Kıran, Koster Yenileme Projesi’nin finansmanı için yapılan bu değişiklik sonrası Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın ‘Bu desteği koster filosunun yenilenmesi için kullandırmak istiyoruz’ açıklamasının sektörü ve kostercileri çok memnun ettiğini söyledi. Koster Filosunun Yenilenmesi Projesi’nin İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın çok önem verdiği projelerinden biri olduğunun altını çizen Kıran şunları kaydetti: “Karadeniz ve Akdeniz çanağında hizmet veren koster filosunda sahibi Türk armatörler olan yerli veya yabancı bayrakta çalıştırılan gemi mevcudu 2019 yılı itibariyle yaklaşık 770 gemi, kapasite olarak da 3.2 milyon DWT civarındadır. Emniyetli ve güvenli bir taşımacılık için bu tür gemilerin yaş ortalaması 10-15 yıl olması gerekirken, bizim koster filomuzun ortalama yaşı 27’dir. Bu yaş farkı ilerleyen dönemde rekabet gücümüzün korunması noktasında önemli bir tehdit oluşturmaktadır.” “Yeni çıkan karar koster filosunun yenilenmesi için önemli imkanlar sağlayacaktır. Bu kararla KOSGEB’in faiz desteği limiti on katına çıkarılarak yıllık faiz desteği proje başına 300 bin TL’den 3 milyon TL’ye çıkarılırken ayrıca kredi vadesi de 48 aydan 60 aya çıkarılmıştır” diye konuşan Tamer Kıran, projenin sadece armatörler ve gemi işletmecileri bakımından değil sektörün hemen her kesimine büyük yararlar sağlama özelliğine sahip olduğunun altını çizdi.
Bu süreci KOSGEB finansman dairesi ile birlikte yürüttüklerini söyleyen Kıran, son olarak Odanın kredinin kullanılma kriterlerini sektörün görüşünü alarak 5 Mayıs tarihinde KOSGEB başkanlığına yazı ile bildirdiğinin bilgisini verdi. Kıran şöyle devam etti: “Asgari yüzde 50 yerli ve millilik oranı ile yeni nesil 10 adet koster tipi gemi ile bu projeye başlamak Kredi Garanti Fonu kefaletiyle 2 yıl ödemesiz 5 yıl vadeli yıllık 3 milyon TL faiz desteğiyle bir bankadan kredi temin edilmesi, banka ile yapılacak protokol ve nihai kullanım şartlarının belirlenmesi esnasında Odamızın görüşlerinin alınması proje kriterleri olarak KOSGEB’e iletilmiştir. Proje kriterlerimiz belirlenirken genel, uygulanabilir ve hızlı bir şekilde sonuç almaya yönelik olmasına özen gösterdik.”
SEKTÖRÜMÜZ ADINA EMEĞİ GEÇEN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM
“Yaklaşık 10 yıldan beri gündemimizde olan bu projenin daha fazla gecikmemesini pratik ve hızlı karar veren siz sayın Bakanımızın talimatıyla bir an önce bir bankayla anlaşma sağlanıp işe başlamayı arzu ettiğimizi belirtmek istiyorum” diyen Kıran sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektörümüz adına Sayın Cumhurbaşkanımıza, zatıalinize, bakan yardımcılarımıza, KOSGEB başkanlığında düzenlemeye emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.”
TEKNOLOJİK GELİŞMELERİN ÇOK YAKİNEN TAKİP EDİLMESİ VE HAYATA GEÇİRİLMESİ KAÇINILMAZ
Dünya ticaretinin yüzde 85’inin, ülkemiz ticaretinin yüzde 89’unun deniz yoluyla gerçekleştirildiğini hatırlatan Kıran, dünyada kara ve havayolu taşımacılığının çok sekteye uğradığı pandemi sürecinin hayati öneme sahip tedarik zinciri akışının sağlanmasında deniz taşımacılığının ne denli stratejik bir önem sahip olduğunu bir kez daha ortaya koyduğuna işaret etti.
Kıran şöyle devam etti: “Diğer taraftan denizcilik sektörünün uluslararası bir faaliyet olması nedeniyle küresel düzeydeki uygulama, kural ve düzenlemelere tam uyumu gerekmektedir. Bu nedenle teknolojik gelişmelerin çok yakinen takip edilmesi ve hayata geçirilmesi kaçınılmaz olarak karşımıza çıkmaktadır. Teşvik Uygulama Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü nezdinde 11. Kalkınma Planı’nda da yer alan Türk sahipli deniz ticaret filosunun büyütülmesi, güçlendirilmesi ve yeni nesil teknolojilerin kullandırılması için proje bazlı teşvik sistemi kapsamında yeni projelerle iş birliğimize devam etmek istediğimizi buradan bilgilerinize arz ediyorum.”
AŞI VE İLAÇ BULUNANA KADAR HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK
Tüm dünya ile birlikte ülkemizi de etkileyen Kovid-19 salgınında mayıs ayını da geride bıraktığımıza işaret eden Kıran, ekonomiden sosyal hayata birçok alanda salgınla mücadele kapsamında hayata geçirilen tedbirlerden derin bir şekilde etkilendiğimizi belirtti. Mayıs ayının geleceğe dair umutların daha net ortaya çıkmaya başladığı ay olduğunu sözlerine ekleyen Kıran, şunları söyledi: “Mart ve nisan ayları sıkıntılı bir şekilde geçerken Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde, sağlık Bakanımızın yönetiminde salgının başladığı ilk günden bu yana başarılı önlemler ve özverili sağlık çalışanlarımız sayesinde pandeminin o meşhur eğrisi yönünü değiştirerek aşağıya doğru gitmeye başladı. Mayıs ayının ikinci yarısından itibaren normalleşme hazırlıkları başlattık şimdi yeni bir aşamaya geçiyoruz. Haziran ayının başlamasıyla birlikte birçok yasağın artık bir bir kalkmaya başlamasına şahit oluyoruz.
Yalnız bu dönemde aşı ve ilaç bulunana kadar hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Bu yeni dönemde aklımızda sosyal mesafe kuralı, yüzümüzde maskemiz sağlık tedbirlerinden asla taviz vermeden işlerimize bıraktığımız yerden devam etmeli yeni dönemi akılı ve planlı bir şekilde yönetmeliyiz.”
“Salgın başından bu yana üyelerimizin mümkün olan en az hasarla sıyrılabilmeleri için gece gündüz demeden çalışmalarımızı devam ediyoruz” diyen Tamer Kıran, üyelerden gelen sıkıntı ve talepleri ilgili bakanlıklara iletmeye değişen şartları sürekli değerlendirmeye ve aktif hareket etmeye gayret ettiklerinin altını çizdi.
Kıran şöyle devam etti: “Bildiğiniz gibi bu çalışmalar neticesinde pek çok destek uygulaması bakanlıklarımız tarafından hayata geçirildi. Bunlardan Kredi Garanti Fonu’nu kefaleti ve Odamızın maddi katkılarıyla ‘Nefes Kredisi’ Denizbank tarafında hayata geçirilmişti. Bugün itibariyle 196 üyemizin bu imkândan faydalandığını ve 10 milyon 195 bin TL tutarında kredi kullandığını görüyoruz.”
Mayıs ayı ile beraber ortaya çıkan ekonomik aktivitede dipten dönüşün işaretlerinin artık net bir şekilde görüldüğünü dile getiren Tamer Kıran, dünyanın birçok ülkesinde de ekonomiyi açma ve kademeli normalleşme çabalarının başladığına dikkat çekti.
Kovid-19 kısıtlamaları ve ülkeler arası hava ulaşımının durdurulması nedeniyle çok sayıda deniz çalışanının aylardır değişimlerini yapamadığını ve halen daha da yapamadığını söyleyen Kıran bu sebeple Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün 25 Haziran Dünya Denizcilik Günü için bu senenin temasını “Denizciler kilit çalışanlardır” olarak belirlediğine işaret etti.
Bu tema ile gemi çalışanlarının değişiminde yaşanan sorunların ortadan kaldırılmasına yönelik olarak hükümetlerin girişimlerde bulunmasını teşvik etmesinin amaçlandığını söyleyen Kıran sözlerini şöyle tamamladı: “Biz de her platformda bu sıkıntıyı dile getiriyoruz. Bu sorunu artık çözmeli ve deniz çalışanlarını evlerine, ailelerine kavuşturmalıyız. 25 Haziran’da kutlanacak o gün vesilesiyle Kovid-19 sürecinde ekonomilerin ayakta kalması, toplumsal ihtiyaçların temini ve tedarik zincirinin aksamamasının sağlanması konusunda çok önemli görevler ifa eden deniz çalışanlarımıza bir kez daha takdir, şükran ve teşekkürlerimi sunuyorum.”
Vira Haber