İMEAK DTO toplantısında Turkantos’dan ‘Ordino’ çıkışı

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı 57. Kez toplandı. Toplantıya  Kenan Türkantos’un, ordino ile ilgili açıklamalarından dolayı  Ünsped, PAGEV’e yönelik eleştirileri damga vurdu.

İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın Kasım Ayı Olağan Meclis Toplantısı Faruk Ürkmez Başkanlığında 57. kez gerçekleşti.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Olağan Meclisi’nin Oda münakalesi Bülent Şener tarafından okundu. Oda’nın Ekim ayı faaliyet raporu ise DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan tarafından sunuldu. Sunumun adından Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) Yönetim Kurulu Üyesi Salih Zeki Çakır, Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran, Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kenan Türkantos, İMEAK DTO 31 No.'lu Denizyolu Yolcu Taşımacılığı İşletmeciliği Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Sina Şen  ve Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Oral Erdoğan söz aldı.

İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan sunumuna başlamadan önce toplantıya katılanları, bu ay içinde kaybettiğimiz olimpiyat şampiyonumuz Naim Süleymanoğlu ve Bilal Bal gemisinde ölen denizciler için saygı duruşuna davet etti.

“NAVLUN BAHARI YAŞANIYOR”

İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan’ın sunumundan sonra 57. Meclis’e başkanlık yapan Faruk Ürkmez, Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) Yönetim Kurulu Üyesi Salih Zeki Çakır’ı konuşmasını yapmak üzere kürsüye davet etti.

Salih Zeki Çakır konuşmasında navlunun denizciliğimiz için en önemli unsur olduğunu iyi bir navlun yoksa gerisinin teferruat olduğunu anlattı ve 2008 krizi sonrası endeksler dengesiz olsa da bugünlerde “navlun baharı” denilen bir dönemin yaşandığını belirtti. “Uzun süren kriz sürecinde özellikle tedarikçiler nezdinde sektör üyelerimiz ciddi sorunlar yaşadı ve kısmen de yaşamaya devam ediyor. Şu anki gelinen navlun seviyelerinin açıkları kapatacak seviyede olması temennimiz," diyen Çakır, tonajlarda artış sağlandığını ve bu artış sayesinde firmaların piyasa borçlarını ödeyebileceklerine değindi.

Geçmiş kötü günlere dönülmeyeceğine dair düşüncelerini açıklayan Çakır, "Denizciliğimiz neticede büyüyen bir sektör. Krizden sonra özellikle deniz taşımacılığı bağlamında küçülmeye girdiyse de büyümesinin önemli bir motivasyonu kaynak girdisinin sağlanmasıdır. Üyeler, girişimciler sektörde kendi imkânlarıyla mevcut bankacılık ve finans istemiyle bunu sağlayamıyorlarsa bu büyüme gerçekleşemez. Şu anda sektörümüzün böyle bir kısır döngüsü var. Bu süreçleri geçebilmek için devletin desteğinin devreye girmesi kaçınılmazdır. Biz bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bunun dışında da alternatifler neler olabilir diye de çalışmalar yapmak lazım. Geçmişte zaman zaman gündeme geldi fakat pek hayata geçirilemedi." şeklinde konuştu.

"ÖNYARGILARI YIKTIK"

Salih Zeki Çakır’dan sonra söz alan Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran, konuşmasına  "Türkiye’nin en eski sivil toplum örgütlerinden biri olarak, Türk gemi sanayiindeki eksiklerimize ve taleplerimize gerçekçilik içinde bakarak geçirdiğimiz yoğun bir yılın daha sonuna geldik." dedi.

2008 yılında başlayan global ekonomik krizden en çok denizcilik ve gemi inşa sektörlerinin etkilendiğine dikkat çeken Kıran, "Bu kapsamda dünyada ve Türkiye’de gemi inşa sanayiinde güçlü olunması gerektiğini devlet yönetimine her yönüyle anlatabildik. Bu konuda; Başbakanımız Binali Yıldırım, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Ahmet Arslan, Suat Hayri Aka ve Genel Müdürlerimiz Hızır Reis Deniz ve Salim Özpak gibi ve genel müdürlerimizin gemi inşa mühendisi ve denizcilik kökenli olmalarının gerçekten çok büyük avantajları var," dedi.

Son dönemde sıkça bahsedilen “green” ve “eco” gemiler konusunda tersanelerin teknolojilerini geliştirerek çalışmalarına devam ettiğini dile getiren Kıran, "Genel olarak bakacak olursak; enerji gemileri, offshore gemileri, römorkör, kimyasal tanker, koster, ahşap tekne, askeri gemi yat gibi branşlaşmış olduğumuz gemi inşa alanları, altyapı ve teknoloji, tersane sayıları, teslim süresi üretim kapasitesi, müşteri isteklerine karşı esneklik gibi avantajlarımız ve aynı anda gemi inşa ve bakım onarım yapan tersanelerimizin varlığı, 52 ülkeye 3 saatlik uçuş mesafesi ile uygun coğrafi konumumuz gemi inşa sanayi alanında bölgenin güçlü ülkesi olmamız, demir- çelik endüstrisinin desteği, gemi geri dönüşüm sanayinin mevcudiyeti, üniversiteler ve eğitim kurumlarının tecrübeleri ve yeterli insan kaynağımız Türk gemi inşa sanayinin rakip ülkelerle kıyaslandığında öne çıkan güçlü yanları arasında olmuştur," şeklînde konuştu.

Murat Kıran ayrıca MİLGEM projesiyle birçok önyargının kırıldığını da anlattı ve “Artık Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın peş peşe askeri gemi ihalelerine çıktığını görüyoruz. Bugün bu konuda Türk tersaneleri önemli imkân ve kabiliyete ulaşmıştır. Yüzde 65-70 oranındaki yerli katkı oranı gönül ister ki yüzde 100’e ulaşsın. Bu gemilerin içindeki tüm donanımlar ve sanayi ürünleri Türkiye’de üretildi. Yan sanayi anlamında da önemli gelişmeler olduğunu görmek bizi daha da umutlandırmakta. Havuzlu çıkarma gemisi Sahil Güvenlik arama kurtarma gemisi, yeni tip karakol botu, çıkarma gemileri, denizaltı kurtarma ana gemisi, kurtarma ve yedekleme gemisi gibi askeri gemi türlerini başarıyla inşa eden ve etmekte olan ve bu gemilerin bir kısmının ihracatını gerçekleştiren nerdeyse 9 adet tersanemiz mevcut," dedi.

Murat Kıran 2018 yılında 'denizcilik sektörü' yükseleceğini öngördüklerini belirtti ve “2018 yılında denizcilik sektöründe yukarı hareket için buralardaki gelişmelerin istikrarlı yapıya dönüşmesinin beklentisi içinde olacağız. 2018 yılından itibaren denizcilik sektörünün dünya ve Türkiye ölçeğinde yukarı harekete başladığı günlere döneriz. Ülkemizin zor şartlardan geçtiği bu dönemde Ulu Önder Atatürkümüz’ün ekonomi alanındaki söylemiş olduğu şu sözleri aktarmak isterim. ‘Biz Batı emperyalistlerine karşı kurtuluş ve bağımsızlığımızı korumakla yetinmiyoruz aynı zamanda Batı emperyalistlerin kuvvetleri ve bilinen her aracıyla Türk ulusunu emperyalizme araç yapmalarına engel oluyoruz. Bu suretle bütün insanlığa hizmet ettiğimize inanıyoruz,’" diyerek konuşmasını bitirdi ve salondan büyük alkış aldı.

KENAN TÜRKANTOS’TAN PAGEV VE ÜNSPED’E AĞIR ELEŞTİRİ

Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kenan Türkantos konuşmasında ordino ve acente yönetmeliğinden söz etti ve Ünsped Gümrük Müşavirliği yönetimi ile PAGEV Genel Sekreteri’ni, ordino için söylediklerinden dolayı ağır bir şekilde eleştirdi. Ordino polemiğinin konteyner taşımacılığından kaynaklandığının belirten Türkantos şunları söyledi:

“Ordino patırtısı konteyner taşımacılığından çıkıyor. UTİKAD’ı tenzih ederek söylüyorum bazı forwerder kuruluşları konteyner vermiyorlar söylentileri çıkardılar. Oysa konteyner taşımacılığı yapanlar, milyonlarca dolar zarar ettiler. Bu patırtıyı kopartanlar armatörlere yardımda mı bulundu? Bakanlara gittiler, basınla konuştular, öldük bittik engelleyin dediler. Acentenin bir günahı yok, haberi bile yok. Herkes suskun. İnsanda biraz vicdan olur.  Geçtiğimiz günlerde Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı PAGEV’in Genel Sekreteri, acentelerin 6 bin dolar avanta aldıklarını söylemiş. Bilenler bunun çok komik bir iddia olduğunu biliyor rezil oldu ama kamuoyu oluşturuyorlar. Genel Sekretere sesleniyorum, elinde varsa böyle bir ordino getir şu 6 bin dolarlık ordino bedelini DTO Başkanı’na teslim et. Ordino ücreti 50-60 dolardır. 6 bin dolar nereden çıkıyor?  Bu ordino sadece denizcilik camiasında mı geçerli? Yük teslim belgesinde armatör acenteyle birlikte sorumludur. Yük ulaşana kadar birkaç kez sahip değiştirir. Sağlıklı teslimat da o tu kaka dedikleri acenteler sayesinde olur.

“ORDİNONUN KALDIRILDIĞINI SÖYLEYEREK BİLGİ KİRLİLİĞİ YAPIYORLAR”

Çok büyük bir holdingimiz de, ordino yok diye konşimentoyla mal çekmeye kalktı. Hele Ünsped Gümrük Müşavirliği’nin yaptığı açıklamaya ise hiç inanamadık. Bu kadar rezil ifadeleri acentelere nasıl yakıştırabilirsin? Yazıklar olsun. Güya, 1998’den sonra uygulamanın gereksiz olduğunu gören gümrük idaresi ordinoyu kaldırmış. Sen git bunu Yeşilköy şubesine sor. Birçok isim kullanarak gerçek olan bahşiş kelimesini kullanmaktan çekinmişlerdir diyorlar, böyle bir suçlama yapamazsın yazıklar olsun. Başka bir gümrük müşaviri de şöyle diyor. Değişen bir şey yok. Bazı kurum ve kuruluşlar Bakanlığa ordinonun kaldırıldığını söyleyerek bilgi kirliliği yapıyor.

THY ordino ücreti alıyor. Ordino kalktıysa bu kuruluşumuz niye 250 lira ordino ücreti keser. 16:30’da gidiyorsunuz hoop mesaiye kaldınız 300 dolar, PAGEV Sekreteri sen bununla uğraş. Bu PAGEV’ci beyefendi, dünyanın hiçbir yerinde bu uygulama yok diyor. Sen o genel sekreterlikten bugün istifa etmelisin. Dünyanın her tarafında bu uygulama var. Öyle yalanla bu işler yürümüyor.”

Türkantos ayrıca acenteler yönetmeliğininde değiştiğini anlatarak bu konuda da bilgi verdi.

“İNTERAKTİF BİR MODELE GEÇİYORUZ”

Meclisteki son konuşmayı İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan yaptı. “Bugün 48 gün üzerine toplanıyoruz, yaptığımız etkinlikleri anlatmazsak olmaz. Bir dahaki meclis toplantısında yönetimin görevlerini okuyup size anlatmamız lazım” diyen Kalkavan meclis toplantısında konuşma süresinin uzun olmasına yönelik eleştirileri büyük bir haksızlık olarak nitelendirdi ve üyelere ayda bir kez 4 saatlerini meclis ayırmalarını düşünerek programlarını düzenlemelerini tavsiye etti. Kalkavan sözlerini “Sistem değişiyor, bundan sonra sorulu cevaplı interaktif farklı bir modele geçiyoruz,” diyerek noktaladı.

Vira Haber

Deniz Ticaret Odası Haberleri

Tamer Kıran, 29. Uluslararası Denizci Eğitimciler Birliği Konferansı’nın Açılışına Katıldı
Doğusel: “Denizcilikte Yeşil Dönüşüm Zirvesi’ni önemsiyoruz”
Tamer Kıran, Logistech 3. Lojistik, Depolama ve Teknolojileri Fuarı’nın Açılışına Katıldı
İzmir: Geçmişin ve Geleceğin Liman Şehri
İMEAK Deniz Ticaret Odası Eylül Ayı Meclis Toplantısı Yapıldı