Gemisander Atık yönetim Merkezi Sorumlusu Ersin Çeviker, gemi geri dönüşüm sektörüne dair sorularını yanıtladı. Gemi geri dönüşüm sektörünün dünü ve bugünü hakkında önemli bilgiler verdi.
Türkiye'nin ilk ve tek gemi geri dönüşüm bölgesinin 1976 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile faaliyete girdiğini belirten Çeviker, Çandarlı Körfezi Taşlı Burnu ile Ilıca Burnu denen alanda kurulu olan bölgenin 1400 metrelik sahil şeridine ve 600 dönümlük bir araziye sahip olduğunu söyledi.
Çevre Şehircilik ve Ulaştırma Bakanlığından lisanslı 22 firmanın faaliyet gösterdiği gemi geri dönüşüm bölgesinin TOKİ'nin mülkiyetinde bulunduğunu açıklayan Çeviker, 2026 yılına kadar kontratı bulunan firmaların burada kiracı konumunda olduğunu kaydetti.
Çeviker: 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz
Gemi geri dönüşüm sektörünün yılda 1 milyon ton hurda çeliği milli ekonomiye kazandırma hedefiyle faaliyet gösterdiğinin bilgisini veren Çeviker, “Tam kapasite ile çalıştığımız zaman tesislerimizde 2 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Bunun yanında gemi geri dönüşüm sektörüne bağlı olarak gelişen birçok yan sanayide var. Örneğin gemi tamiri inşası işleri, hadde işleri, metal sanayi ve taşımacılık gibi sektörlere de büyük katkı sağlanıyor. Bu açıdan baktığımız zaman dolaylı olarak yaklaşık 10 bin kişi istihdam edilmiş oluyor. Bu da Aliağa için çok önemli bir rakamdır” dedi.
Ton başına 60 dolar döviz tasarrufu sağlıyoruz
2009 yılında yaşanan global krizin ardından gemi geri dönüşüm sektörünün yükselişe geçtiğini anlatan Çeviker, şöyle konuştu: “Rakamlara bakıldığında 2009 yılında başlayan yükselişimiz 2012 yılında zirveye ulaştı. Gemi Geri Dönüşüm tesisleri ilk defa 927 bin ton çelik ağırlığındaki gemiyi sökerek 2012 yılında bir rekora imza attı. Söktüğümüz ton başına 60 dolar döviz tasarrufu sağlıyoruz. 1 milyon ton söküm demek 60 milyon doların Türkiye’de kalması demektir”
Bu alanda dünyada birinciyiz
Gemi geri dönüşüm sektörünün dünyanın farklı ülkelerinde var olduğuna dikkat çeken Çeviker, sözlerine şöyle devam etti: “Çevre ve işçi sağlığı başta olmak üzere teknoloji olarak en modern tesislere sahibiz ve bu alanda dünyada birinci konumdayız. Gemi geri dönüşüm sektöründe çok önemli bir düzeyde olan Türkiye, Akdeniz çanağında tek legal sektör konumundadır.”
En çok tercih edilen ülkeyiz
2015 yılında İngiltere, İspanya ve Yunanistan başta olmak üzere çeşitli dünya ülkelerinden gelen gemilerin Türkiye’de geri dönüşüme kazandırıldığını aktaran Çeviker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gemi geri dönüşümde Türkiye en çok tercih edilen, ya da edilmek zorunda kalınan bir ülkedir. Çünkü gemi geri dönüşüm sektöründe çevre ve insan sağlığına önem vermeyen, denizi ve havayı kirleten ülkelere karşı son yıllarda yasal bir yaptırım başladı. 2013 yılındaki Avrupa Birliği Yönetmeliği’ne göre çevre ve işçi sağlığına uygun olmayan gemi sökümü yapan yerlere gemi verilmiyor. Bizim tesislerimizde gemi geri dönüşüm faaliyetinin tamamen çevre ve işçi sağlığına uygun bir şekilde yapılıyor olması Türkiye’ye çok büyük avantaj sağlıyor. Biz Türk gemi geri dönüşüm sektörü olarak Avrupa Birliği yönetmeliğindeki maddeler harfiyen yerine getiren yegane ülkeyiz. Zira bölgede gemi geri dönüşüm faaliyetlerini sürdüren firmalarımız Avrupalı denetmenler tarafından sürekli olarak denetleniyor.”
Gemi geri dönüşüm faaliyeti yapan diğer dünya ülkelerine göre Türkiye'nin coğrafi olarak da avantajlı olduğunu dile getiren Çeviker, şunları söyledi: “Okyanus kıyılarında bulunan diğer gemi geri dönüşüm ülkelerinin deniz kıyılarında 8 ile 20 metre arasında gelgitler oluşur. Bizim bölgemizde ise bu 30-40 santimetre kadardır. Bu çok ciddi bir farktır. Çünkü medcezir’in yoğun yaşandığı kıyılarda gemi geri dönüşüm faaliyetini sağlıklı bir şekilde yürütmek mümkün değildir”
Ekonomik ömrünü tamamladıktan sonra geri dönüşüme kazandırılmak üzere Aliağa’ya gelen gemilerin söküm sürecini anlatan Çeviker, “Tesislerimize gelen gemiler baştankara yapıldıktan sonra öncelikle bir takım kontroller yapılıyor. Bu kontrollerin başında gaz kontrolü geliyor. Bunun yanı sıra radyasyon ölçümleri yapılıyor. Gemide tehlikeli madde olup olmadığına bakılıyor. Tehlikeli maddeler gemiden uzaklaştırıldıktan sonra söküm işlemlerine başlanıyor. Çünkü bu hem işçi sağlığı hem de çevre duyarlılığı açısından büyük önem arz ediyor. Bunun yanı sıra Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü uzmanları 6 ayda bir gemi söküm tesislerinin bulunduğu bölgeden su numunesi alıyorlar. Şunu mutlulukla söylemeliyim ki 6 ay önce 9 Eylül Üniversitesi’nde yapılan numune sonuçlarından denizimiz temiz olduğu sonuçları ortaya çıktı” diyerek, iş ve işçi sağlığını her şeyin önünde tuttuklarını söyledi.
ViraHaber.com