Gemi Mühendisi 33 gündür kayıp

İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (ITÜ) birincilikle mezun olan ve Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım’dan plaket alan Adanalı gemi mühendisi, 33 gün önce çıktığı gemi yolculuğundan bir daha dönemedi.

İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (ITÜ) birincilikle mezun olan ve Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım’dan plaket alan Adanalı gemi mühendisi, 33 gün önce çıktığı gemi yolculuğundan bir daha dönemedi.

Edinilen bilgiye göre, özel bir şirkete ait 23 bin grostonluk petrol tankeri M/T Rocket, 2 Ocak günü saat 04.30'da Litvanya'nın Klaipeda Limanı’ndan, Hollanda’nın Rotterdam Limanı’na gitmek üzere yola çıktı. Tanker, 60 mil ilerledikten sonra Başmühendis Muzaffer Utku Cinkara sabah saat 08.30 sıralarında makine dairesinde ekip arkadaşları ile birlikte çalıştıktan sonra kamerasına dinlenmeye çekildi. Cinkara, rutin olarak verdiği öğle raporunu getirmeyince, gemi kaptanı genç mühendisin bulunmasını istedi.

Ancak gemi personelinin aramalarına rağmen Cinkara bulunamadı. Kaptanın talimatıyla Deniz Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezi'ne (Maritime Rescue Coordination Center-MRCC) çağrı yapıldı. Çağrı üzerine Litvanya MRCC civardaki tüm gemileri uyararak arama çalışmalarına yardımcı olmalarını istedi. Litvanya Hava Kuvvetleri'ne ait helikopter deniz üzerinde arama yaptı ancak, genç mühendisin izine rastlanmadı.

Bütün aramalara rağmen Cinkara bulunamayınca şirkete haber verildi. Şirkette Muzaffer Utku Cinkara'nin kaybolduğu haberini Adana'daki ailesine ulaştırdı. 33 gündür çocuklarından haber alamayan aile perişan oldu. Her çalan kapıdan çocuklarının içeri gireceği heyecanını taşıyan ailenin ümitleri, Hollanda'da bulunan gemide çekilen görüntülerle iyice azaldı.

Odasında bulunan klozette kan izlerine rastlandı
Cinkara'nin avukatı ve dayısı, gemide herhangi bir zarar olmadan ve 23 kişiden bir kişinin sır gibi kaybolmasını incelemek üzere gemiye gitti. Gemide ilk önce Cinkara'nin odasında incelemeler yapıldı. Yapılan tüm incelemeler kamerayla kaydedildi. Cinkara'nin kullandığı klozette kana rastlanırken, örnekler alındı. Geminin her yeri aranırken, Cinkara'nin odasında son günlerde tartışma konusu olan yazar ve kitaplarına rastlanması da dikkat çekti. Samil Tayyar'in "Operasyon Ergenekon", ve Mahir Kaynak ile Ömer Lütfü Mete'nin "Erdoğan Operasyonu" isimli kitapların olduğu görüldü. Avukat ve Cinkara'nin dayısı Hollanda polisine de başvurdu.

Muzaffer Utku Cinkara, İstanbul Teknik Üniversitesi (ITÜ) Gemi Mühendisliği bölümünü 2003 yılında birincilikle bitirmiş, mezuniyet töreninde Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım’dan plaketini almıştı. Okulu birincilikle bitirdikten sonra bir gemi firmasında is bulan ve 8 yıldır gemilerle ülke ülke gezen Cinkara, Natalia isimli Rus sevgilisiyle Mayıs ayında evlenmeyi düşünüyordu.

Genç mühendisin annesi Gülay Cinkara, büyük üzüntü yasadığını, Muzaffer Utku Cinkara'nin çalıştığı geminin kaptanı ve mesai arkadaşları tarafından denize atlayıp intihar etmiş olabileceği yönünde ifade vermesinin kendilerini çok üzdüğünü söyleyerek, "Oğlum evlilik planları yapıyordu. Kısa süre önce ev alıp dekorasyonuyla ilgilendi. Yuva kurup mutlu bir hayat sürme beklentisi taşıyordu. Bunun için isine son verip Adana'dan sabit bir is ayarlamıştı. Gemiyle son kez yolculuğa çıkmıştı. Oğlumun intihar etmesi imkansız. O gemide ne oldu da olgum kayboldu bilmiyorum. Cevap aradığımız çok sayıda soru var. Ancak sunu iyi biliyorum, oğlum intihar etmiş olamaz" dedi.

"Evlilik hazırlığı yapıyordu intihar etmesi mümkün değil"
Oğluyla en son 17 Aralık 2010 tarihinde görüştüğünü, hal hatır sorduktan sonra bankada biriktirdiği dövizini değerlendirme konusunda konuştuklarını anlatan anne Cinkara, olgunun herhangi bir psikolojik sorunu olmadığını belirtti. Uluslararası deniz hukuku konusunda uzman bir avukatın yardımıyla oğlunun bulunmasına çalıştıklarını dile getiren Sinan Cinkara, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan ve Ulaştırma Bakanı Binalı Yıldırım’dan yardim istediklerini belirterek, "Ancak bir sonuç çıkmadı. Olayın üzerinden 33 gün geçti ama oğlum hala ortada yok. Her kapı çaldığında o gelecekmiş gibi oluyor. Her telefon çaldığında sanki o arıyor. Ben öyle hissediyorum. Öldürülmüş olabileceğinden şüpheleniyoruz, kaptana göre intihar etmiş. Ama benim oğlum hayat doluydu evlilik hazırlığı yapıyordu intihar etmesi mümkün değil. Bu şirkette ilk ve son kez gidiyordu. Ben yavrum gelecek diye bekliyorum. Her an kapı açılacak telefon çalacak oğlum gelecek diye bekliyorum. Ancak bir sonuç yok oğlum yok. İntihar edenin ölenin cesedi kıyıya vurur. Biz kıyıya baktırdık bütün kıyıları kontrol ettirdik ama yok. Elimiz kolumuz bağlı devlet büyüklerimizden yardim bekliyoruz. Hiçbir şey yok benim oğlum sır oldu. 23 kişiden 22'si gemide duruyor ama benim oğlum başmühendis yok. Kaldığı oda da lavaboda kan izleri var. Mide kanaması geçirdi diyorlar. Mide kanaması geçiren oraya düşer" diye konuştu.

Haberoku

GÜNCEL Haberleri

Ege ve Akdeniz'de Balıkçılığı İzleme Çalışmaları Muğla'da Devam Ediyor
Bodrum-Kaş Arası Denizlerde Fırtına Uyarısı
Türkiye’nin En Büyük Balıkçı Barınağının Yüzde 70'i Tamamlandı
Deprem Bölgesinde Görevini Tamamlayan Yaşam Gemisi Yalova'da Bakıma Alındı
Ege Denizi İçin "Sarı" Uyarı