Erzurum'da, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Muhammed Atamanalp ile araştırma görevlisi Tuğçe Şensurat'ın hazırladığı 'İç sularda Turizm ve Hizmet Amaçlı Dalış Eğitimi' adlı proje kapsamında, çoğu bilim adamı olmak üzere biri kadın 20 kişiye dalgıçlık eğitimi veriliyor. Kursta ders veren eğitmen Suat Karaman, "Dalgıç olmak için yüzme bilmek gerekmiyor. Zaten en iyi dalgıç yüzme bilmeyendir" dedi.
Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı'nın (KUDAKA) 15 bin liralık maddi destek ile dalgıçlık eğitimi almak isteyen 20 kursiyere Ankara ve Antalya'dan gelen eğitmenler tarafından Su Ürünleri Fakültesi'nin dersliklerinde teorik, Atatürk Üniversitesi sosyal tesisler havuzunda ise dalış eğitimleri veriliyor. Çoğu akademisyen olan, polis ve öğrencilerin de aralarında bulunduğu 20 kursiyer, 6- 9 Ocak tarihlerinde Antalya'nın Kemer İlçesi'nde açık deniz dalışlarına katılacak. Derslerin ve dalışların çok zevkli ve heyecanlı geçtiğini söyleyen kursiyerler açık denizde dalacakları günü merakla beklediklerini söyledi.
"ARTIK DALGIÇ BEKLENMEYECEK"
Kursiyerlerin bir ayda 60 saat teorik eğitimin ardından 10 saat de havuzda dpratik eğitim aldıklarını belirten projenin yürütücülerinden Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Araştırma Görevlisi Tuğçe Şensurat, "Prof. Dr. Muhammed Atamanalp yönetiminde hazırladığımız projeyi kabul eden KUDAKA 15 bin lira maddi destekte bulundu. Ankara ve Antalya'dan gelen iki dalış eğitmeni fakültemizin dersliklerinde teorik bilgiler verirken dalışları havuzda yaptık. Kursiyerler, bir yıldız dalıcı ünvanına sahip olacaklar. Göl ve nehirlere araçlar düşüyor. Bu kişileri aramak için diğer bölgelerden günlerce dalgıçların gelmesi bekleniyordu. Artık beklemeyeceğiz böyle bir olayda bizler müdahale edeceğiz. Ayrıca çevre illerde de böyle bir olay olduğunda yardıma gideceğiz. Amacımız hazırlayacağımız yeni projeyle iki ve üçüncü derecede arama ve kurtarma eğitimi verip profesyonelleştirmek" dedi.
"DALGIÇ OLMAK İÇİN YÜZME BİLMEK GEREKMİYOR"
Erzurum'da böyle bir kurs verildiğini duyduğunda koşarak geldiğini söyleyen dalış eğitmeni Suat Karaman, dalıcı Aşkın Yakıştıran ile birlikte kursiyerlere yararlı olmaya çalıştıklarını söyledi. Suat Karaman, "Dalgıç yetiştirmek güzel bir olay. Şimdilik havuzda pratik veriyoruz, sonra açık deniz dalışlarımız var. Havuzda bile olsa dalmak güzel şey. Sakin olmak yeterli. Hiçbir tehlikesi yok. Yüzme bilip bilmemek hiç önemli değil. Zaten en iyi dalgıç yüzme bilmeyen dalgıç olarak bilinir. Bugüne kadar bine yakın dalgıç yetiştirdim. Deniz dalışları çok heyecanlı oluyor. Çünkü orada ayrı bir hayat var. Dünyanın tüm güzelliği deniz altında saklı duruyor. Orayı keşfetmek muhteşem bir duygu" diye konuştu.
"DENİZ DİBİ GECELERİ RÜYAMA GİRİYOR"
Denizden çok uzakta, 2 bin rakımlı çoğrafyada dalış eğitimi almanın heyecan verici olduğunu ifade eden ve tek bayan kursiyer olan Atatürk Üniversitesi Arkeoloji Bölümünde yüksek lisans öğrencisi Nurdan Çalkaya, "Altı yıldır Erzurum'dayım. Denizlerden çok uzakta yüksek bir çoğrafyadayız. Heyecan verici. Türkiye'de su altı arkeoloji çalışmaları çok az yapılmakta. Bende böyle bir kursun açıldığını duyunca kaçırmak istemedim. Kendimi yetiştirmeye çalışıyorum. Kurslar çok güzel geçiyor. Bir yıldız eğitimi aldığımız için 18 metre derinliğe dalacağız. Yani denizin dibini ilk kez görme fırsatı elde edeceğim. Bu geceleri rüyama bile giriyor" dedi.
"DENİZ HEYECANLANDIRIYOR"
Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Armağan Çolak da ilk dalışta nefes alış verişlerde burun kullanılmadığı için biraz zorlandığını ancak dana sonra buna alıştığını ifade etti. Prof. Dr. Çolak, havuzda monoton bir hayat olduğunu ancak denizde canlıları görecekleri için büyük bir heyecan yaşadığını söyledi.
f5haber.com