“Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında
kağnıların ve hartuçların peşinde
harman yerine kehriban başlı sap çeker gibi
aynı yürek ferahlığı,
aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.”
Nazım Hikmet
Dünyada ilk kadınlar günü etkinliği, Amerikan Sosyalist Partisi tarafından, 28 Şubat 1909 yılında gerçekleştirilmiştir. Bundan bir sene sonra, Uluslararası Sosyalist Kadın Konferansı’nda, Clara Zetkin ve Rosa Luxemburg tarafından, her yıl bir günün Kadınlar Günü olarak belirlenmesi önerilir. Öneri kabul edilir, ancak belirli bir gün henüz belirlenmemiştir. İlk uluslararası etkinlikler 1911'de, Avusturya, Danimarka, Almanya ve İsviçre'de düzenlenir.
Rusya’da 1917 yılında gerçekleşen Ekim Devrimi’nin ardından ise 8 Mart günü ulusal bayram ilan edilir. 1921 yılında Komünist Enternasyonal kongresinde 8 Mart’ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak belirlenmesine karar verilir. Uzun yıllar sadece sosyalist ülkeler tarafından kutlanan bu gün, 1975 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edilir.
NEDEN 8 MART?
Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün neden 8 Mart’ta kutlandığına dair çeşitli görüşler vardır. Bunlardan birincisi 8 Mart 1857’de ABD’nin New York kentinde, kadınlara oy hakkı ve insani çalışma koşulları için eylem düzenleyen işçilerin bir fabrikaya kapatılarak öldürülmesine, burada 120 kadın işçinin katledilmesine atıf yapmaktadır.
Diğer bir görüş, 8 Mart 1908’de, yine New York’ta sendikal haklar ve kadınlara oy hakkı için kadın işçilerin düzenlediği mitingi başlangıç olarak göstermekteyken, başka bir görüş ise, Rusya’da Çarlığın yıkıldığı Şubat 1917 devriminin başlangıcı olarak kabul edilen ve 8 Mart’ta başlayan kadın eylemlerini vurgulamaktadır. Rusya’nın o dönem kullandığı Jülyen takvimine göre eylemler 23 Şubat'ta başlamıştır, ancak bu tarih Gregoryen Takvim’e göre 8 Mart’a denk gelmektedir. Bu eylemlerin dördüncü gününde Çarlık sistemi yıkılmış, yeni sistemde kadınlara oy hakkı tanınmıştır.
Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleşen çeşitli gösterilerde anılmaya başlanmasıyla Batı Bloku ülkelerinde daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti.
KADINA KARŞI ŞİDDET TEMEL GÜNDEM
Türkiye’de 8 Mart’ın temel gündem maddesini kadına karşı şiddet oluşturmaktadır. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun açıkladığı verilere göre 2020 yılında 300 kadın cinayeti gerçekleşmiştir. 2020 yılında öldürülen 300 kadının 97’si evli olduğu erkek, 54’ü birlikte olduğu erkek, 38’i tanıdık birisi, 21’i eskiden evli olduğu erkek, 18’i oğlu, 17’si babası, 16’sı akraba, 8’i eskiden birlikte olduğu erkek, 5’i kardeşi, 3’ü tanımadığı birisi tarafından öldürülmüştür.
2021 yılının ocak ayında ise 23 kadın cinayeti gerçekleşmiştir. Kadın örgütleri, bu cinayetlerin büyük bir çoğunluğunun evde işlendiğini açıklamaktadır. Kadına yönelik erkek şiddetine karşı kapsamlı yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini talep eden kadın örgütleri, bundan önceki yıllarda olduğu gibi bu 8 Mart’ta da, kadın cinayetlerinin önlenmesini temel talepleri olarak dillendirmektedir.
Vira Haber ailesi olarak erkek adaleti değil, gerçek adalet olsun, 8 Mart Kadınlar Günü kutlu olsun diyoruz.
Vira Haber