AKP Hükümeti’nin İzmir için hayata geçirmeyi planladığı Kuzey Ege Çandarlı Limanı, yatırımcının ilgisini çekmedi. Dünyanın en büyük 10’uncu, Türkiye’nin ise en büyük konteyner limanı olarak planlanan projede çalışmalar 2014 yılında durdu. Yap-işlet-devret modeli ile ihaleye çıkarılan limana talip bulamayan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, çareyi 12 milyon TEU yük kapasitesi ile ihaleye çıkarılan limanın kapasitesini küçülmekte buldu. İhale şartnamesini değiştiren ve 4 milyon TEU kapasiteyle ihaleye çıkarılması planlan Çandarlı’da işler arapsaçına döndü. Şu ana kadar 290 milyon liralık yatırımın yapıldığı liman için yeni ihale tarihi henüz belli değil.
2018 yılında tamamlanması planlanan Çandarlı Limanı’nandaki durumu değerlendiren Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, ihalenin ilgi görmemesinin nedenini açıkladı. Öztürk, “Üst yapısı ve bağlantı yolları ile ilgili ihaleye çıkıldı. Fakat ihale ile ilgili birtakım belirsizliklerden dolayı ve arz talep dengesi arasındaki bozukluk nedeniyle o ihale çok da fazla ilgi görmedi. Şu an ihalenin şartnamesinde bir takım değişiklikler yapıldı. Tekrar bir ihaleye ne zaman çıkılacağını bilmiyoruz” dedi.
Başkandan onay
AKP’nin İzmir’e dair bir diğer projesi Körfez’e Tüp Geçit… Projeye dair düşüncelerini açıklayan DTO Başkanı Yusf Öztürk, kaynakların doğru kullanılması halinde çalışmaların karşısında durulmaması gerektiğini söyledi. Öztürk, “Bizim için önemli olan İzmir için yapılacak yatırımlar. Kaynaklar doğru kullanılıyorsa eğer İzmir’e yapılacak yatırımların karşısında durmanın hiçbir anlamı yok. Biz neden bugünü düşünüyoruz ki? 10-15 yıl sonrasını düşünelim. İzmir’de zaten büyük bir trafik sorunu var. İzmir gelişmekte olan bir şehir. Köprüler yapıldı, İzmir-İstanbul arası mesafe kısaldı. Artık İstanbul, İzmir’de ve her geçen gün bu artacak. Trafik sorunu arttığında işkence yaşamak yerine şimdiden onu çözmek için projeler geliştirmeliyiz” ifadelerini kullandı. Projenin yapılıp yapılmaması konusunda halkın fikirlerinin alınmasının önemli olduğuna vurgu yapan Öztürk, İzmirli’nin en doğru kararı vereceğini dile getirdi ve “Benim şahsi görüşüm doğru bir yatırım. Ama öncelikle yapılması gereken şeyler var mıdır, orasını bilemem. Bugün bazıları için gereksiz görünebilir. Bugünü düşünmeyin, yarın hatta bir yıl sonra ne olacağını bilmiyoruz. İzmir, endüstri açısından gelişmekte olan bir kent” dedi.
İzmir Körfezi'ne ÇED
İzmir Körfezi’nin temizlenmesi için Büyükşehir Belediyesi’nin uzun süre uğraştığı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunu askıya çıktığını hatırlayan Yusuf Öztürk, geç kalındığını ancak ‘geç’in ‘hiç’ten iyi olduğunu belirtti. ÇED sürecinin uzamasının İzmir’e çok şey kaybettirdiğini dile getiren Öztürk şunları kaydetti: “ÇED süreci bittiğinde yüzülebilir bir körfeze sahip olacağız. Ayrıca uluslararası platformlarda artık küçük gemilerle iş yapmak ekonomik değil. Daha büyük gemilerle iş yapmak daha ekonomik. Dünya ekonomisinde üst noktalarda olabilmeniz için en önemli kriterlerden biri olan ihracatımızın daha maliyetsiz olması gerekir ki, dünya ölçeğindeki diğer ülkelerle rekabet edebilesiniz. Bu proje ile bunların hepsi gerçekleşecek. İzmir Limanı’na daha büyük tonajlı gemiler gelebilecek. Bu, birim maliyetinin düşmesi anlamına gelir. Ayrıca İzmir’in daha da şahlanması daha da dünya ülkeleri arasında bilinir bir noktaya gelmesi demektir.”
Kaynak: Gazete 9 Eylül
ViraHaber.com