Çanakkale Deniz Zaferi kutlu olsun

Bugün, 1. Dünya Savaşı’nın en çetin muharebelerinden olan Çanakkale Savaşı'nın 104. yıl dönümü. Zafer, Türk Milleti’nin Anadolu’dan sökülüp atılamayacağını tüm dünyaya gösterdi.

Savaşın Rus İmparatorluğu’nun yıkılıp Sovyetler Birliği’nin kurulması gibi uluslararası sonuçlarının yanı sıra Cumhuriyeti kuracak kadroların ilk kez sahneye çıktığı yer olması sebebiyle tarihi sonuçları oldu.

1. Dünya Savaşı'na girdiğimizde donanmamız Avrupalı devletlerin oldukça gerisindeydi. Donanma en son Sultan Abdülaziz döneminde adam akıllı yenilenmişti ve o günden savaşa kadar Avrupa’da yaşanan pek çok teknolojik gelişmeyle donanmamız atıl durumda kalmıştı. Almanlardan aldığımız Goben ve Breslau isimli savaş gemileri ise isimleri Yavuz ve Midilli olarak değiştirildikten sonra Rus limanlarını bombalayacak ve Osmanlı Devleti’ni savaşa sokacaktı.

Dünya savaşında muharebe alanları arasında, tarafları en çok etkileyen, bugün de dünya tarih literatüründe en çok anılan cephe olan Çanakkale'de, dünya denizlerine çıktığından bu yana hiç yenilmeyen, bu özelliğiyle de “yenilmez armada” olarak tarihe geçen İngiliz donanması ağır bir yenilgiye uğratıldı.

Mehmet Akif'in dizelerinde yer aldığı gibi:

"Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi? 
En kesîf orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya."

İngiltere, Fransa, İtalya'nın sömürge ülkelerinden getirdiği milletlerin çocuklarını savaşa sürmesinin yanı sıra kara, deniz ve hava kuvvetlerinin ilk kez kullanılmasıyla özel bir öneme sahip Çanakkale Savaşı'nda bir dünya muharebesi yaşandı.

Osmanlı güçlerinin 3 Şubat 1915'te Süveyş Kanalı'na taarruzu sonuç vermeyince İngiltere, Mısır'daki güçlerini boğazlara yöneltti. Bütün planlarını önceden yapan ve kesin kazanacağını düşünen İngiltere donanması, Türk milletinin tecrübesi, bilgisi ve askerlerinin birikimiyle Çanakkale'ye gömüldü.

İtilaf devletleri, 12'si İngiliz, 4'ü Fransız olmak üzere 16 muharebe gemisi, 6 muharip, 14 mayın arama tarama ve 1 uçak gemisinden oluşan donanmasıyla 19 Şubat 1915 sabahı, ''Müstahkem Mevki Methal Grubu Bataryaları''na bombardıman başlattı.

Methal Grubu'nda yer alan Ertuğrul, Seddülbahir, Kumkale, Orhaniye bataryaları ile Erenköy civarında yerleştirilmiş bir kısım seyyar obüs bataryası, Merkez Grubu'nda ise Anadolu ve Rumeli bataryaları bulunuyordu.

Hava şartlarının olumsuzluğu nedeniyle ikinci bombardıman 25 Şubat 1915'te yapıldı. 26 Şubat-17 Mart arasında ise itilaf devletleri donanması ileri teknoloji sistemleriyle mayın arama taraması gerçekleştirdi. Ancak 17-18 Mart gecesi Binbaşı Nazmi Bey ve Yüzbaşı Hakkı Bey'in komutasındaki efsane Nusrat Mayın Gemisi, Erenköy Koyu'na ve Çanakkale Boğazı'na mayın döşedi.

NUSRAT MAYIN GEMİSİ’NİN KRİTİK ROLÜ

18 Mart günü Çanakkale Boğazı'nı geçmek için bir kez daha harekete geçen itilaf devletleri donanmasına yönelik saat 11.15'te ilk atışlarla büyük bir taarruz başlatıldı. Önemli gemilerin ilk taarruzda yara almasının ardından savrulan İngiliz ve Fransız donanması, güneye yöneldi. Erenköy mevkiine gelen gemiler, bu kez de Nusrat Mayın Gemisi'nin döşediği 26 adet mayınla karşı karşıya kaldı. Mayınlara çarpan gemilerin batması ve yan yatmasıyla tarihin akışı değişti.

Ayrıca Rumeli kıyılarında Seyit Onbaşı'nın attığı 275 kilogramlık top mermisinin de itilaf devletlerinin geldikleri gibi gitmelerinde büyük yeri oldu.

Saat 18.00'e kadar süren şiddetli çatışmalar sonunda, itilaf devletleri donanmasının üç muharebe gemisi Bouvet, Irresistible ve Ocean zırhlıları batarken 2 muharebe gemisi ile 1 muharebe kruvazörü de yara aldı.

Olağanüstü anların yaşandığı savaşta Osmanlı Devleti, İtilaf Devletleri'ne karşı kesin zafer elde etti. Bu zafer, tarihe “Çanakkale Deniz Zaferi” olarak geçti ve Çanakkale'nin geçilmezliği tüm dünyaya sonsuza kadar ispat edildi.

ATATÜRK’ÜN ORTAYA ÇIKIŞI

Çanakkale Savaşları’nda Deniz Harekâtı’nın başarısızlığı umutları Kara Harekâtı’na çevirince İtilaf Devletleri Gelibolu Yarımadası’na yapılan çıkartma harekatlarıyla savaşa devam etti. Bu süreçlerde Zirte, Seddülbahir, Zığındere gibi cephelerde Türk askeri tarihe geçecek bir siper savaşları verdi. Bu savaşların en önemli dönüm noktalarından biri Albay Mustafa Kemal ve askerlerinin Anafartalar’da yaptıkları taarruz savaşıdır.  Albay Mustafa Kemal bu muharebelerden sonra Harp Mecmuası’nda Çanakkale kahramanı olarak yer alacak ve bu olay onun Cumhuriyet’e giden yolda büyük prestij sağlayacaktı.

Vira Haber

GÜNCEL Haberleri

Türk Loydu, IACS Üyeliğiyle Küresel Denizcilik Sektöründe Güçleniyor
Eğirdir Gölü'nde Yasak Avcılara Büyük Darbe 200 Kilo Kerevit Kurtarıldı
Balıkçılara Fırtına Uyarısı
Ege Denizi’nde Fırtına Uyarısı
Denizci Fenerbahçeliler Yeni Yıl Coşkusunda Buluştu