Burdur Gölü’nün iklimsel, değişiklikler, tarım ve hayvancılık konularındaki yanlış politikalar nedeniyle yaklaşık 30-40 yıldan bu yana kurumaya devam ettiğini, Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından acil eylem planı hazırlandığını hatırlatan Göle Hayat Derneği Başkanı Süleyman Faki, alınan kararların ivedilikle somut hale getirilmesi gerektiğini ve alarm renginin halen kırmızı olduğunu hatırlattı.
Burdur Gölü için, özellikle son yıllarda farkındalık oluşturmak adına Göle Hayat Derneği olarak bir çok ulusal ve uluslararası organizasyon gerçekleştirdiklerini kaydeden Başkan Süleyman Faki, bu konuda Burdur halkı ve STK’lar olarak, çözümün en acil zamanda hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Gölün, halen 3’te 1’inden fazlasını kaybedildiğine dikkat çeken Başkan Faki, “Burdur Gölü’nde 2 senedir bir acil eylem planı uygulanmaktadır. Su çekilmesinin nedenleri, bunun önlenmesiyle ilgili nasıl çalışmalar yapılabilir ile ilgili her türlü faaliyet yapılıyor ve bu konuda da belirli bir mesafe kat edildi ama henüz somut olarak elimizde tutulabilir bir veri yok” diye konuştu.
“GÖLDE YAKLAŞIK 3’TE 1 ORANINDA BİR SU KAYBI SÖZ KONUSU”
Başkan Faki, “Burdur Gölü bir tektonik göl olma özelliği ile Burdur'a hayat veren bir göl. Ama son yıllarda yaşadığımız kuraklıktan ve susuzluktan dolayı Burdur Gölü'nün çekilme, su sorunu nedeni ile birçok sıkıntı yaşamaktayız. Tabii, bu hem Burdur'daki vatandaşlarımız açısından hem de biz bir sivil toplum kuruluşları olarak bizi de üzdü ve üzüyor. Bu üzgünlüğümüzü tekrar bir canlılık kazandırmak ve tekrar bir göle hayatiyet kazandırmak açısından da gerek dernek ile ilgili çalışmalarımız gerekse diğer sivil toplum kuruluşları ve kamunun çalışmaları ile birlikte Burdur Gölü'ne tekrar nasıl bir hayatiyet kazandırabiliriz ile ilgili çalışmalar dünden bu güne kadar zaten devam ediyor, etmekte. Son 30-40 yıla baktığımız zaman bugünkü gölün seviyesi ve su seviyesinin yaklaşık 3’te bir oranında bir kayıp söz konusu. Tabii, bu kuraklık var çevredeki köylülerin ve bitki örtüsünün, hayvancılığın yaygın yapılması ve yanlış bir şekilde sulama faaliyetlerinin olmasıyla da birlikte bu seviye biraz daha azalmakta, göle hayatiyet veren çevredeki akarsuların bir takım barajlar yoluyla, kanallar ve göletler yoluyla göle aktarılmaması nedeniyle suyun girişinde bir azalma söz konusu. Bütün bunlar birleştiği zaman göldeki su seviyesinin azalması maalesef büyük bir hızla devam etmekte” dedi.
“HENÜZ, ELLE TUTULABİLİR BİR VERİ YOK”
Burdur Gölü konusunda, geçmiş yıllarda dernek ve hükumet yetkilileri tarafından bir dizi çalışmalar ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildiğini ileten Faki, “Dernek olarak daha önce biz, ‘Göle Yas’ belgeseli ve su orucu etkinlikleri yaptık. Gerçekten hem ülkemizde hem de uluslararası camiada geniş bir farkındalık oluşturduk. Daha sonrasında ise hükumetimizin, Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın önderliğinde, Veysel Eroğlu Bakanımızın başkanlığındaki bir heyetle Burdur Gölü, acil eylem planına dahil edildi. İlk defa olarak Burdur Türkiye’mizde ve bu şekliyle de 2 senedir gölde bir acil eylem planı uygulanmaktadır. Suyun çekilmesinin nedenleri, bunun önlenmesiyle ilgili nasıl çalışmalar yapılabilir ile ilgili her türlü faaliyet yapılıyor ve bu konuda da belirli bir mesafe kat edildi ama henüz somut olarak elimizde tutulabilir bir veri yok” şeklinde konuştu.
Vira Haber