Başbakan Binali Yıldırım, yatırım teşvik paketini açıkladı

Başbakan Yıldırım, yatırım desteği ve teşviklere yönelik yeni bir paket açıkladı.

Bakanlar Kurulu, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında saat 09.10'da Çankaya Köşkü'nde toplandı.

Başbakan Yıldırım, toplantı devam ederken Bakanlar Kurulu üyeleriyle kameralar karşısına geçti ve "Ekonomik Müjdeler Paketi"ni açıkladı.

Pakette yer alan yeniliklere göre toplu taşıma araç sahipleri yılbaşına kadar araçlarını yenilemeleri durumunda ÖTV ödemeyecek. Bu düzenleme taksi ve yük taşıyan kamyon ve kamyonetler için de geçerli olacak.

Esnaf sanayici işadamları kredi kullanımında taşınabilir menkul değerlerini de teminat olarak gösterebilecek.

Karşılıksız çek işlemine önce para cezası, tekrar edilirse hapis cezası verilecek.

Şehit yakınlarından bir kişi araç alırken ÖTV ödemeyecek. Şehit yakınlarının devlette işe alımı da daha kolay olacak.

Madde madde yatırım teşvik paketi

Başbakan Yıldırım, "Ekonomik Müjdeler Paketi"ndeki maddeleri özetle şöyle sıraladı:

-''Şirket kuruluşlarında damga vergisi diye bir şey var. Damga, resim, harç vesaire... Bunlarda ciddi reform niteliğinde düzenleme yapıyoruz. Diyelim ki bir tane sözleşme yaptınız, bu sözleşmeden 10 nüsha istiyorlar, her birinden damga vergisi alınıyor. Bunu kaldırıyoruz, bir nüshadan verdi mi bitiyor.

-Bireysel emeklilik sistemine dahil olanlara damga vergisi muafiyeti getiriyoruz.

-Yükte hafif pahada ağır işlerle uğraşanların tedarikçileri arasındaki sözleşmelere de damga vergisi istisnası getiriyoruz.

-Uluslararası firmalar yönetimi Türkiye'den yaparsa kurumlar vergisi muafiyeti getirilecek.

-Doğal afetlerde ekonomik kayba uğrayan yatırımcıların sigorta borçlarını 1 yıl erteliyoruz.

-Geçmişte vergi ve prime yönelik vecibelerini yerine getiremeyenlere bir fırsat daha verdik. Vatandaşlarımız veya yurtdışındaki herhangi bir yatırımcı, varlığını Türkiye'de değerlendirmek istiyor. Türkiye'ye bunu rahatlıkla getirebilecek. Bir istisna var, bu kara para ve terör kaynaklı bir para olmayacak. Birikimi, varlığı olan insanlar paralarını Türkiye'ye getirsinler, ekonomimize soksunlar, ticarete dahil etsinler. Böylece 'Bu parayı ben nasıl koruyacağım ' endişesinden kurtulacak, aynı zaman da parası da Türkiye'nin üretimine katkı sağlayacak. Veya bir seçenek de dışarıda yaptığı işten dolayı bir borcu varsa ve borcunu öderse bu da aynı şey olacak. Buraya getirmiş gibi bir işlem olacak.

Araç yenilemede ÖTV'den muafiyet

-Yıllardan beri taşımacılık sektörümüzün beklediği bir tedbir alıyoruz. Taksi, şehir içi toplu taşıma yapan dolmuş, minibüs, belediye ve halk otobüsü, bunlar yenilendiği zaman yılbaşına kadar ÖTV'siz alacaklar. Ayrıca sadece yük taşıma amacıyla kullanılan kamyon ve kamyonetler için de bu geçerli.

Şehit yakınlarına ÖTV muafiyeti

-Terörle mücadelede şehit olan kardeşlerimizin yakınlarından bir tanesinden araç alacağı zaman ÖTV alınmayacak. Şehitlerimize ve geride bıraktığı yakınlarına ne yapsak borcumuzu ödeyemeyiz. Onlar ölü değil, onlar diridir. Onlar bizim kalbimizdedir.

-Şehit yakınlarına devlette iş verme konusu yılda 2 sefer oluyordu, bunu kaldırdık. Allah göstermesin, şehit haberi geldi ve ondan sonra hemen bu haktan yararlanma ve istediği branşına, müktesebatına uygun şekilde, gecikmeden yerine getirilecek.

-Kredi kullanımında gayrimenkul gibi teminatlar vardı. Artık taşınabilir menkul değerler de teminat gösterilebilecek.

Karşılıksız çeklere ceza geliyor

-Karşılıksız çek işlemine para cezası geliyor. Tekrar ederse ve alışkanlık haline gelirse bu sefer hürriyeti kısıtlayıcı ceza da arkasında gelecek. Karekod uygulamasıyla da çekin güvenirliliği daha çek alınmadan öğrenilebilecek.

-Dış ticaret erbabımız artık kapı kapı dolanmayacak. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tek elden bu işleri yürütecek.

BAĞ-KUR'lulara prim indirimi

-Primlerini zamanında ödeyen Bağ-Kur'lulara 5 puan indirim yapılacak. Primlerin zamanında ödenmemesi halinde bu imkan ortadan kalkacak.

-Şirket kuruluşu ve tasfiyesi kolaylaştırılacak. Yani dükkan açma da dükkan kapatma da kolaylaşıyor.

İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası uygulanacak

-İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın bazı hükümlerinin yürürlülük süresini 1 yıl öteliyoruz. Yasanın bazı maddelerinde altyapı hazırlığı için zaman ihtiyaç var. Olumsuzlukların önüne geçmek için böyle bir karar aldık ama yasayla ilgili bir geri adım yok, yasa uygulanacak.

-Yatırım ve ihracat kredilerine erişimi kolaylaştırıyoruz.

İhracatçıya yeşil pasaport

-İhracatçıya hususi pasaport (yeşil pasaport) verilecek.

-Yatırım için kullanılan arazilerde 5 yıl emlak vergisi yok.

2B arazileri için ek başvuru imkanı

2B arazileriyle ilgili tanınan imkandan yaklaşık 700 bin vatandaş yararlanıyor. Söz konusu imkandan yararlanmayan 70-80 bin kişiye de tekrar fırsat tanınacak.

Kamuda tasarruf seferberliği

-Tasarrufa kamuda başlayacağız. Çalışanların ücreti hariç, yatırımlar hariç her alanda kamuda tasarruf seferberliği başlatıyoruz. Bu konuda bakanlarımız kapsamlı program hazırlayacaklar ve yıl sonuna kadar kendilerine verilen hedeflerin gerçekleşmesini sağlayacaklar.

-Yurtdışında emeklilik hakkını kazananlar Türkiye'de 6 aydan az kalırsa araçlarını getiremiyordu. Bunların sorununu da çözmüş oluyoruz.

Terör ve afetlerden etkilenenlere destek verilecek

-KOBİ'lere ilave imkanlar var. Terör ve doğal afetlerden etkilenen KOBİ'lere 100 bin lira kadar kredi kullandırabileceğiz.''

''Rusya ile eski günlerimize dönüyoruz"

Başbakan Yıldırım, "Ekonomik Müjdeler Paketi"ne ilişkin düzenlediği basın toplantısına, vatandaşların Ramazan Bayramı'nı kutlayarak başladı.

Bakanlar Kurulu'nun toplantısı sırasında kamuoyuna bazı müjdeli haberler vereceklerini, bunun bir ilk sayılabileceğini belirten Başbakan Yıldırım, "Öyle inanıyorum ki bugünkü müjdeli haberlerimiz ne ilk ne de son olacak. Bundan sonra da milletimizin, vatandaşımızın hayatını kolaylaştıracak, yaşam kalitesini artıracak bu ve buna benzer kararları aldıkça paylaşmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Türkiye'nin son zamanlarda Akdeniz ve Karadeniz'e kıyısı olan komşularıyla ilişkilerinin normalleştirilmesine yönelik politikasının somut sonuçlarının görülmeye başlandığını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:

"Nedir bunlar? Rusya ile eski günlerimize dönüyoruz ve normalleşme süreci başladı. İsrail ile varılan mutabakatla tekrar normalleştirme sürecine başladık. Bu sürecin ilk semeresine de dün Gazze'de şahit olduk. 11 bin tonluk yardım gemisi Gazze'ye insani yardımları Mersin'den götürdü ve oradan, Aşdod Limanı'ndan, Gazze'de bulunan, çok zor şartlarda yaşayan 1,5 milyonu aşkın Filistinli kardeşlerimize ciddi bir insani destek olarak Türkiye verdiği sözü yerine getirmiş oluyor. Bunun ikinci adımı enerjiyle, altyapıyla ilgili. Hazırlıklar da yapıldı, önümüzdeki günlerde hemen bayramdan sonra gereken temaslar yapılıyor, hayata geçirilecek."

"Otellerimizin doluluk oranı yüzde 90'ların üzerine çıktı"

Turizmle ilgili gelişmelere de değinen Yıldırım, şöyle konuştu:

"Rusya ile ilişkilerin bozulması ve bölgedeki istikrarsızlıktan dolayı, terör olaylarını da ilave edersek turizmde bu sene ciddi krizle yıla başladık. Bazı tedbirleri aldık ancak yeterli olmadı. Şimdi ne yapıyoruz Bu iki mutabakatla birlikte zaten kendiliğinden Rusya tarafı öncelikli olmak üzere bir rahatlama sağladı ve buradan ülkemize ziyaretçiler gelmeye başladı, daha da artarak devam edecek. İkincisi de bayram tatilinin 9 güne çıkarılması ve bunu bizim ramazanın başında ilan etmemiz dolayısıyla iç turizmde düşündüğümüzün çok üzerinde bir hareketlenme oldu. Allah'a şükür turistlik ülkelerde otellerimizin doluluk oranları yüzde 90'ların üzerine çıktı. Bu kısa vadeli bir şey ancak bunun 2017'de kalıcı hale gelmesi için şimdiden tedbirlerimizi almaya devam ediyoruz. 2017'ye yönelik tedbirleri de bu sene sonuna kadar tamamlamış olacağız. Dolayısıyla gerek kruvaziyer turizimde, gerek tatil, kültür, tarih turizminde 2017'de daha güzel bir sene geçireceğimizi söyleyebiliriz. Tarım sektöründen dış ticarete, dış yatırımlardan ulaşım sektörüne ciddi bir, bu normalleşme süreci hareketlenmeyi de beraberinde getirdi."

Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin Avrupa Birliğine tam üyelik hedefine yönelik yeni bir döneme girildiğini de belirterek, "Fasıllar yeniden açılmaya başlandı, konuları daha doğru bir zeminde konuşma, tartışma fırsatı bulduk" diye konuştu.

"Dostluk halkasını genişletiyoruz"

"Türkiye'nin itibarını yükseltmek için çevremizdeki barış çemberini güçlendiriyor, dostluk halkasını genişletiyoruz" diyen Yıldırım, şöyle devam etti:

"Rusya'dan İsrail'e, Mısır'dan Suriye'ye, Irak'tan İran'a, AB ülkelerinden ABD'ye biz herkesle barışçı, dostane, gerçekçi ilişkilerimizi geliştirme azmindeyiz, bunu sürdüreceğiz. Özellikle Suriye'deki bu durum sürdürülebilir değil, Suriye'nin normalleşmesi mümkündür ama bunun için herkesin gerekli fedakarlığı yapması lazım. Stratejik ortaklar, koalisyon ortakları da kanayan Suriye yarasını sarmak durumundadır, daha fazla sorumluluk almalıdır. Biz barış, güvenlik için çözüm kapılarını açmak için gereken gayreti Türkiye olarak gösteriyoruz."

Başbakan Yıldırım, Kıbrıs'ta kalıcı barışa yönelik görüşmelerin devam ettiğini hatırlatarak, "Bu konuda Türkiye hep yapıcı oldu bundan sonra da yapıcı olmaya devam edecek. Burada tek sınırımız var adil, eşit iki taraflı bir devletin oluşması" dedi.

Barış, güven ve huzuru en büyük müjde olarak nitelendiren Yıldırım, şunları söyledi:

"Terörle mücadelede, operasyonlarda şehirlerde tam hakimiyeti sağladık, kırsalda da terörü temizlemek için güvenlik güçlerimiz yoğun bir çalışma içerisinde. Lice ve etrafındaki temizlik harekatı bitti. 62 milyon kök kenevir, 36 ton esrar, çalınmış araçlar, el yapımı patlayıcılar, yani bir cephanelik gibi bunların hepsi çökertildi, etkisiz hale getirildi. Bütün bu sürecin başlamasında Sayın Cumhurbaşkanı'mızın gösterdiği dirayet ve liderlik var. Başından beri ilişkilerimizin normale dönüştürülmesi, dostlukların artırılması, düşmanlıkların azaltılması konusunda bize gösterdiği rehberlik ve vizyoner tutumundan dolayı Bakanlar Kurulu olarak kendisine şükranlarımızı sunuyoruz."

Suriyeli sığınmacıya vatandaşlık

Bir gazetecinin, hazırlanan paketin bütçeye yükünün ne olduğunu sorması üzerine Yıldırım, "Yükü, bütçeye getirisinin çok çok altında. Bundan vatandaşlarımız emin olabilir" diye konuştu.

Türkiye'deki Suriyelilere vatandaşlık verilmesi hakkında nasıl kriterler olacağı ve yasal sürecin nasıl işleyeceğine yönelik soruya karşılık Yıldırım, iç savaştan kaçan Suriyelilere kapıların açıldığını, bu politikada bir değişiklik olmadığını ifade etti.

Başbakan Yıldırım, "Suriyeli göçmenlerle ilgili olsun, genel olarak vatandaşlığa girişte olsun İçişleri Bakanlığımız bir çalışma yaptı, hazır. Onları kayıt altına aldık, çocuklarını okula gönderiyoruz, sınırlı da olsa çalışma imkanları getirdik. Adım adım onların Türkiye'yi artık vatanları olarak görmelerini sağlayacak ve hissedecekleri ortamı hazırladık ama sonunda kararı kendileri verecek. İşler Suriye'de düzelirse 'Ben gidiyorum' derse gidecek" şeklinde konuştu.

Türkiye vatandaşı olmak isteyenler için kısıtlayıcı şartların belli olduğunu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da bunu açıkladığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu: 

"Teröre bulaşmışsa vatandaşlık veremeyiz, karışık kuruşuk işleri varsa vatandaşlık veremeyiz. Ülkemizin huzurunu, barışını bozacak faaliyetler içinde olanlara asla vatandaşlık düşünülemez. Türkiye'nin büyümesine katkı sağlayacak, katma değer getirecek olanlara tabii ki vatandaşlık verilir. Bunların da belirli bir silsilesi, süreci var. Bu süreçler başladı, oturma, geçici çalışma, vesaire... Buna göre bu işlemler devam edecek." 

Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da kurulacak fabrikalarda üretilecek ürünlerden kamuya alım yapılıp yapılmayacağı yönündeki soruyu yanıtlarken Yıldırım, bunun görüşüldüğünü ancak üzerinde çalışılması gerektiğine karar verdiklerini, bayramdan sonraki bir veya ikinci Bakanlar Kurulunda açıklayacaklarını bildirdi. 

"Suriye ile kısa vadede görüşme yok" 

Yıldırım, Suriye konusunda koalisyon ortaklarından beklentilerin neler olduğunun sorulması üzerine, Suriye'deki gelişmelerden en fazla canı yanan ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. Yıldırım şöyle konuştu:

"Diğer ülkeler uzakta. Onlara ne sığınmacı geliyor, ne de teröristler oraya çok kolay erişiyor. Ama zannetmesinler ki bu böyle devam edecek. Eğer birtakım rekabet düşüncesini terketmezlerse, karar verici büyük ülkeleri kastediyorum, bölgede rekabet etmeye devam ederlerse buradaki kan akmaya devam edecek, mağduriyetler artmaya devam edecek. Küresel bir tehdide dönüşecek. Dünyada yayılan DAEŞ terörünün kaynağında bu var. O yüzden diyoruz ki buradaki paydaşlar, başta koalisyon güçleri olmak üzere stratejik ortaklarımızın bireysel hesapları bir kenara bırakması, artık Suriye'de bu zulmün, bu akan kanın durdurulması lazım. Türkiye olarak biz bölge ülkesi ve sınırdaş ülke olarak her türlü katkıyı vereceğiz. Dediğimiz budur, bunun artık zamanı geldi, geçiyor. Böyle bir çağrı yapıyoruz."

Suriye ile görüşmelerin kısa vadede olmayacağını anlatan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

"Önce bir kere oradaki zulüm sona ersin, o diktatör rejim sona ersin. Kendi insanlarını gözünü kırpmadan öldüren, yarım milyondan fazla insanı öldüren bir rejimle neyi anlaşacaksınız. Bu konuda zaten herkes hemfikir, burada işler düzene binerse tabii ki bizim ilişkilerimiz... Biz komşuyuz. Tabii ki iyileşeceğimiz, iyileşmek mecburiyetinde olduğumuz bir ülkedir Suriye." 

Yıldırım, daha önce Merkez Bankasının faiz indiriminin piyasaya, vatandaşa yansıması için önlemler alacaklarını söylediğinin hatırlatılması ve nasıl bir önlemin söz konusu olduğunun sorulması üzerine, Merkez Bankasının faiz indirdiğini ancak faiz indirimlerinin yansımasının eş zamanlı olmadığını kaydetti. 

Başbakan Yıldırım, bunun zorlamayla olmayacağını belirterek, buna karşılık araçlar bulunduğunu, yeri geldiğinde bu araçların devreye gireceğini ve kamuoyuyla paylaşacaklarını dile getirdi. 

ÖTV istisnası yıl sonuna kadar

Yıldırım'ın taksi, kamyon, halk otobüsü gibi ticari araçlara ÖTV istisnası getirilmesiyle ilgili soruyu Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın yanıtlamasını istemesi üzerine Ağbal, bu imkandan yıl başına kadar yapılan alımlarda faydalanılmasını planladıklarını bildirdi.

Ağbal, bütçeye gelecek yükün, ne kadar sayıda araç satın alınacağına bağlı olduğu için açık bir öngörü bulunmadığını belirterek, ekonomik olarak olumlu bir dönüş getireceğini de kaydetti.

Başbakan Yıldırım da bu imkandan yararlanılmasıyla daha fazla üretim sağlanacağını, istihdamın artacağını, kat kat üstünde bir gelir sağlanacağını söyledi. 

Bir gazetecinin, "Tasarruflarla ilgili düzenlemeler yapılacağını söylediniz. Bu konuda detay verebilir misiniz Kamudaki araç ve bina kiralamaları çok tartışılıyor, sürekli gündemde. Burada yeni bir düzenleme olacak mı ne tür tedbir olacak " şeklindeki sorusuna Yıldırım, "Detayı siz verdiniz aslında. Söyleyeceğimi söylediniz, ipucu verdiniz ama onlarla sınırlı değil, onları da önümüzdeki günlerde açıklayacağız" yanıtını verdi.

ViraHaber.com

EKONOMİ Haberleri

Asgari Ücret Tespit Komisyonu 10 Aralık’ta Toplanacak
Denizli’de İthalat ve İhracat Arttı
Merkez Bankası Faizi Değiştirmedi, Yüzde 50’de Sabit Tuttu
Haziran Ayı Enflasyon Rakamları Açıklandı
Global Yatırım Holding’in Net Karı Yüzde 40 Arttı, Gelirleri 3.4 Milyar TL’yi Aştı