Barışa yelken açacaklar

Akdeniz’in en önemli açık yelken yarışı CAP İstanbul açık deniz yelken yarışları, 13 Eylül’de başlayacak. İlk olarak 2006’da Olay Nautic tarafından organize edilen açık deniz yelken yarışları, bu yıl 27 tekne yarışacak. Türk, Yunan ve Fransız savaş gemilerinin eşlik ederek Akdeniz’i bir barış gölüne çevirecek olan yarıştaki her bir teknede 27 AB ülkesinin bir büyükelçisi de bulunacak. Yarışta tekneler Fransa-İtalya-Yunanistan-İstanbul Boğazı rotasını izleyecek. Bu yıl yarışlarda bir de sürpriz var.

Geçtiğimiz yıl yarışların startını veren ve yarışta hiç bir Türk sporcunun olmamasının çok üzücü olduğunu söyleyen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın isteğinin yerine geldiği yarışta ilk defa bir Türk yarışçı da yelken açacak.

Avrupalı Büyükelçiler
CAP İstanbul macerası dünya basını tarafından 1 ay takip edilecek. Dolayısıyla Türkiye’nin reklamı olacak. Konuyla ilgili bilgi veren yarış organizatörü Cumali Varer ”Farklı etaplardan oluşan yarış boyunca Fransız, Yunan ve Türk savaş gemileri yelkenlilere eşlik edecek. Aslında savaş gemileriyle barışa yelken açacağız. Çanakkale Boğazı’nı savaşlar boyunca kimse zorla geçmeyi başaramadı.

Biz de yarış sırasında, Çanakkale Boğazı’nın çok tehlikeli olması nedeniyle tekneleri bir filo gibi toplayarak geçiriyoruz. Yarışa sonra devam ediyoruz. Bu iletişimi bu yıl savaş gemilerimizle perçinleyerek, barışa yelken açacağız. Ayrıca her bir gemiye AB ülkelerinin büyükelçilerini yerleştirerek hoşluk yaratacağız” dedi.

Türkiye ilk kez profesyonel arenada
İlk kez uluslararası bir açık deniz yelken yarışında ülkemizi temsil edecek olan Selim Kakış ile yelken sporunun atağa geçeceğini de söyleyen Varer “Türkiye tarih kitaplarına konu alan denizcilik geçmişine tekrar kavuşacak” dedi. Varer şöyle devam etti: Türkiye büyük denizciler yetiştirmiş bir ülke. Son dönemde denize biraz sırtımızı döndük ama Hayrettin, Turgut Reis, Piri Reis, Kemal Reis dünyada nam salmış, adına destanlar yazılmış insanlar. Denizcilik güreş gibi geleneksel bir sporumuz. Türkiye’de profesyonel yelken dünyasına girmiş olacak. Bu bundan sonrada sporcuların önünde bir idol olması içinde önemli bir adım olacak ve Türkiye yavaş yavaş en az tarım kadar ekmek olan denizciliğe geçmişinde olduğu gibi geri dönecek.