Akar, ABD'nin Almanya'daki Ramstein NATO Hava Savunma Üssü'nde düzenlenen “Ukrayna'ya Yönelik Savunma ve Güvenlik İstişare Grup Toplantısı”nın ardından değerlendirmelerde bulundu.
Ukrayna’ya yönelik savunma ve güvenlik istişare toplantısını 40’tan fazla ülke temsilcisiyle yaptıklarını belirten Akar, başta Ukrayna Savunma Bakanı Oleksii Reznikov olmak üzere bazı isimlerle görüş alışverişinde bulunduklarını kaydetti.
Ukrayna’daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini dile getiren Akar, "Gelişmeleri endişe ile izliyoruz. Alınan haberlere göre bazı sıkıntılı durumlar var. Bunların giderilmesi için tüm ülkeler olarak çeşitli gayretler sarf ediyoruz. Genel olarak baktığımızda diyalog ve itidalli yaklaşım önemli. İtidalli bir yaklaşımla diplomasi yolunu açmamız gerekiyor. Böylece daha kolay barışçıl çözümler bulunabileceğini değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Akar, toplantıda Türkiye’nin olaylara bakış açısını bir kez daha paylaşma fırsatı bulduklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Türkiye olarak başından beri Sayın Cumhurbaşkanı'mızın, bakan düzeyinde bizlerin ortaya koyduğumuz bir tavır var. Krizin başlangıcında savaşın çıkmaması için, savaş çıktıktan sonra ise bir an önce ateşkesin sağlanması için çok ciddi, kapsamlı çalışmalar yaptık. Antalya Diplomasi Forumu’nda Rus ve Ukraynalı bakanlar bir araya getirildi. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanı'mızın birçok kez Sayın Putin ve Sayın Zelenskiy ile yaptığı görüşmeler var. Bu görüşmelerde Sayın Cumhurbaşkanı'mız ateşkesin bir an önce sağlanması için masaya oturulması için gayrette bulunuyor.
Birtakım sıkıntılar olmakla birlikte umutluyuz, önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanı'mızın teklifleri ile belki de iki liderin bir araya gelmesi mümkün olacak. Gittikçe kötüleşen insani durumun daha da kötüye gitmemesi, bir an önce ateşkesin sağlanması için arabuluculuk dahil yapılması gereken ne varsa Türkiye olarak katkılarımızı sürdürüyoruz."
"İnsani durumun kötüleştiğinin farkındayız"
Sivillerin Ukrayna'dan tahliyesinin çok önemli olduğunu belirten Akar, "Çalışmalarımız devam ediyor. Orada kalan az sayıdaki vatandaşlarımızla birlikte diğer sivillerin de tahliyesine yönelik deniz ulaşımı dahil desteğimizi sürdürüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Akar, Ukrayna limanlarında bekleyen Türk ticari gemilerine ilişkin ise "Emniyetli, güvenli şekilde Ukrayna’dan ayrılmasına yönelik hem Rus hem Ukrayna makamları ile temaslarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Hava sahasının kapanması nedeniyle insani yardım malzemesi götürdüğü Ukrayna’da kalan TSK’ye ait iki A400 M uçağının durumuyla ilgili Akar, "Onların emniyetli şekilde yurdumuza intikali için temaslarımız sürüyor." dedi.
Türkiye’nin en başından itibaren Ukrayna'nın ihtiyaçları çerçevesinde insani yardım başlattığını anlatan Bakan Akar, bunu sürdürmek için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini kaydetti.
Akar, Ramstein’daki toplantıda Ukrayna-Rusya arasında olası bir ateşkesin gündeme gelip gelmediğine ilişkin soru üzerine, "Biz Türkiye olarak, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın çizdiği çerçevede ateşkesin önemli olduğunu belirtiyoruz. Gelen raporlar, sahadaki bilgiler kapsamında, insani durumun kötüleştiğinin farkındayız. Durumun daha da kötüleşmemesi için en azından insani ateşkes yapılmasının bölge halkı için önemli olduğunu görüyoruz." yanıtını verdi.
Karadeniz'de imha edilen mayınlar
Karadeniz’de serbest kalan mayınlar konusunun toplantıda gündeme gelip gelmediğine yönelik soruya ilişkin de Bakan Akar, şu açıklamalarda bulundu:
"Biz konuşmamız sırasında görüşlerimizi, değerlendirmelerimizi, endişelerimizi paylaştık. Bunlardan biri de Karadeniz’deki istikrarın devamı konusu oldu. Karadeniz’de barışın, sükunun, istikrarın sağlanması bakımından ilkeli şekilde davranmaya devam ediyoruz. Ukrayna-Rusya Savaşı çıktıktan sonra biz Montrö çerçevesinde Boğaz'dan herhangi bir şekilde savaş gemisi geçişi olmamasını tüm taraflara ilettik. Şu ana kadar da Boğaz'dan herhangi bir şekilde geçiş olmadı. Dolayısıyla bölgede barışın ve istikrarın korunması bakımından tüm tarafların Montrö’ye uymasını açık ve net şekilde talep ettik. İlgili ülkelerin de bunlara uyduklarını gördük. Bölgesel sahiplik ilkesinin kullanılması lazım. Böylece de istikrarın sağlanması lazım.
Herhangi bir şekilde Karadeniz’in stratejik rekabet alanına dönmemesi lazım. Aksi halde bunun çok ciddi birtakım yansımaları olabilir. Orada maksadı ne olursa olsun yapılacak bir hareket, alınacak bir tedbir yanlış anlaşılmalara sebebiyet verebilir. Yanlış algı da süratli bir tırmanmaya ve gerilimin artmasına neden olabilir. Buna meydan vermemek gerektiğini tüm taraflara anlattık."
"Mayınlarla ilgili rakamlara ihtiyatlı yaklaşmak gerekiyor"
Akar, Karadeniz’de sürüklenen ve imha edilen mayınlara yönelik de "Mayınla ilgili çeşitli sayılar ortaya atıldı. Bunlara ihtiyatlı yaklaşmak gerekiyor. Şu ana kadar üç mayın emniyetli bir şekilde imha edildi. Mayın avlama gemilerimiz, helikopterlerimiz, deniz karakol uçaklarımız ve SAS timlerimiz teyakkuz halinde. Şu anda İstanbul Boğazı’nı yakından gözetliyoruz, giriş çıkışı kontrol edip herhangi bir sürprizle karşılaşmamak için ilave tedbir aldık, tespit radarları koyduk. Şu anda Boğaz'da deniz trafiği ile ilgili bir sıkıntının olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz." diye konuştu.
Türkiye’nin serbest kalan mayınlarla mücadele konusunda herhangi bir desteğe ihtiyacı olup olmadığı sorulan Akar, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu konuda çok ileri düzeyde bir kapasitesi var. Bizim hem tespit hem imha konusunda yeterli unsurlarımız, teçhizatımız var. Ayrıca sadece kendi ihtiyaçlarımızın karşılamanın ötesinde dostlarımıza, müttefiklerimize de mayınla mücadelede destek verebileceğimizi ilettik." dedi.
"Yoğun bir çalışma var"
Bakan Hulusi Akar, Pençe Kilit operasyonundaki son duruma ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Pazar günü Genelkurmay Başkanı'mız ve Kara Kuvvetleri Komutanı'mız ile bölgeye giderek sahadaki son duruma ilişkin bilgileri aldık. Arkadaşlarımız yüksek bir moral ve motivasyonla faaliyetlerini sürdürüyor. Zorlu arazi ve iklim koşullarına rağmen operasyon başarıyla devam ediyor. Bölgede ciddi sayıda mağara, el yapımı patlayıcı var. Bunların neden olduğu risk ve tehditler var. Buna rağmen arkadaşlarımız el yapımı patlayıcıları imha etmek, mağaraları temizlemek suretiyle yoğun bir çalışma içindeler.
Dün teröristlerin alçak saldırısında üç kahraman silah arkadaşımız şehit oldu. Kendilerine Allah’tan rahmet ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyoruz. Onların kanlarını yerde bırakmayacağımıza söz verdik. Operasyonlarımız yoğun şekilde başarıyla devam ediyor. Operasyon kapsamında 57 terörist etkisiz hale getirildi. Oradaki teröristlerin barınakları, sığınakları, inleri, mağaraları tek tek ele geçiriliyor."