5. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi başladı

Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı beşinci kez kapılarını açtı. Türkiye ekonomisini canlandırabilecek nükleer sanayideki en güncel gelişmeler tartışıldı.

Nükleer Mühendisler Derneği'nin düzenlediği 5. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı, 6 Mart 2018 tarihinde Pullman İstanbul Convention Center'da kapılarını açtı. Türkiye, Afrika ve Ortadoğu'nun en kapsamlı nükleer etkinliği olan Zirve, bin yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlıyor.

Güney Kore, Fransa, Almanya, Rusya, Japonya, Çin ve Finlandiya başta olmak üzere nükleer endüstriye yön veren ülkelerden 100'e yakın firmanın Türk firmalarıyla buluşacağı Zirve, ticari iş birliklerinin geliştirilmesine ve son teknolojik gelişmelerin paylaşılmasına aracılık ediyor.

ZİRVE ÖNEMLİ KONUŞMACILARLA BAŞLADI

Nükleer Mühendisler Derneği Başkanı ve Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı Başkanı Dr. Erol Çubukçu, Dünya Nükleer Derneği (World Nuclear Association) Kıdemli İletişim Müdürü Jonathan Cobb, OECD Nükleer Geliştirme Birimi Başkanı Henri Paillere ve Rönesans Endüstri Tesisleri Nükleer Depatmanı Proje Müdürü Aykut Tor'un açılış konuşmalarıyla Zirve başladı.

DÜNYA EKONOMİSİNDE SÖZ SAHİBİ OLABİLMEK İÇİN NÜKLEER ŞART

Açılış konuşmasında Dr. Erol Çubukçu, "Nükleer santral projeleri ülkemizde konuşulmazken de nükleer enerji projelerine destek olan ve tüm gücümüzle çalışmış bir meslektaşlar topluluğuyuz" dedi. Çubukçu, Türkiye'nin planlanan nükleer santral projeleriyle enerjide dışa bağımlılıktan kurtulan ve nükleer enerji alanında ihracatçı yapı kazanan bir ülke olmasını hedeflediklerini belirterek, dünya ekonomisinde söz sahibi olmanın yolunun nükleer alanına yatırım yapmaktan geçtiğini vurguladı. Tüm dünyada kurulması planlanan 100'den fazla yeni reaktörle hızla büyüyen nükleer endüstrisinden pay almanın Türk ekonomisi için doping etkisi sağlayacağını ifade eden Çubukçu, nükleer santral projelerinden Türk firmalarının öncelikle tedarikçi olarak pay almasının mümkün olduğunu bildirdi.

TÜRK ŞİRKETLERİ AKKUYU'NUN İNŞAATINDAN YÜZDE 90 PAY ALABİLİR

Akkuyu Nükleer AŞ'nin operasyondan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Konstantin Ryzhak ‘’Akkuyu NGS projesinin yüzde 90'ı ve montaj işlerinin yüzde 50'lik kısmı Türk şirketleri tarafından gerçekleştirilebilecek" dedi

5. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi'nde konuşan Akkuyu Nükleer AŞ'nin operasyondan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Konstantin Ryzhak, Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) projesinin yapım işlerinin önemli bir kısmının Türk inşaat firmaları tarafından yapılabileceğini belirterek, "Türk şirketlerinin inşaatta ne kadar iyi olduğunu biliyoruz. İlk tahminlere göre, inşaatın yüzde 90'ı ve montaj işlerinin yüzde 50'lik kısmı Türk şirketler tarafından gerçekleştirilebilecek." dedi.

Ryzhak, Nükleer Mühendisler Derneğince düzenlenen 5. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi'nde, Türkiye'nin ilk nükleer santral projesi olan Akkuyu NGS'nin inşaat sürecine ilişkin bilgi verdi.

Projenin toplam maliyetinin yaklaşık 20 milyar dolar olduğunu ifade eden Ryzhak, bütçelerinin önemli bölümünün santralde çok katmanlı güvenlik sisteminin kurulmasına tahsis edildiğini söyledi.

Ryzhak, sahada inşaat ve montaj işlerinin devam ettiğini dile getirerek, "Bu aşamada tüm çalışmalar Rusya tarafından finanse edilmektedir. 2010 tarihli hükümetler arası anlaşmaya göre, Rosatom projedeki yüzde 49'luk payını istediği zaman ilgilenen yatırımcılara devretme hakkına sahiptir ve potansiyel yatırımcılar ile Akkuyu NGS projesine ilişkin görüşmeler devam etmektedir." ifadelerini kullandı.

Yapım işlerinin önemli bir kısmının Türk inşaat firmaları tarafından yapılabileceğini kaydeden Ryzhak, "Türk şirketlerinin projede aktif bir şekilde yer almasını bekliyoruz. Türk şirketlerinin inşaatta ne kadar iyi olduğunu biliyoruz. İlk tahminlere göre, inşaatın yüzde 90'ı ve montaj işlerinin yüzde 50'lik kısmı Türk şirketleri tarafından gerçekleştirilebilecek." dedi.

Ryzhak, projenin onaylanan programa göre planlı bir şekilde ilerlediğini ve bu kapsamda geçen yıl Türkiye Atom Enerjisi Kurumundan sınırlı çalışma izninin alındığını belirtti.

Akkuyu NGS'nin 4 bin 800 megavat kurulu güce sahip olacağını anımsatan Ryzhak, santralin işletme süresinin 60 yıl olacağını aktardı.

Türk öğrenciler Akkuyu'da işe başlıyor

Rusya'da 250'den fazla Türk öğrencinin nükleer enerji alanında eğitim gördüğünü ifade eden Ryzhak, bu öğrencilerden 35'inin bu ay mezun olarak Türkiye'de Akkuyu NGS'de çalışmaya başlayacaklarının da altını çizdi.

Türk firmaları için yeni bir tecrübe alanı

Rönesans Endüstri Tesisleri Nükleer Depatmanı Proje Müdürü Aykut Tor ise Rönesans'ın global arenadaki tecrübesini Türkiye'deki planlanan nükleer santral projelerine taşımak istediklerini bildirdi. Tor, nükleer projelerin Türk firmaları için yeni bir tecrübe alanı olacağına da dikkat çekti.

Dünya Nükleer Derneği: Enerji talebi artıyor

Dünya Nükleer Derneği Kıdemli İletişim Müdürü Jonathan Cobb dünyada elektrik talebinin hızla arttığına dikkat çekerek 2050'ye kadar 1 milyon megavat ek üretimin hedeflendiğini bildirdi. Nükleer enerji alanında sistem güvenliği, küresel standartların geliştirilmesi ve etkili güvenlik paradigması konularının ele alınması gerektiğini kaydeden Cobb, bu sayede nükleer teknolojinin sunacağı faydalardan daha etkin yararlanılabileceğini belirtti.

Nükleer santrallerde güvenlik olmazsa olmaz

Sinop Nükleer Enerji Şirketi Başkanı Makoto Kanda ise nükleer tesislerdeki güvenliğe dikkat çekerek, güvenlikte sadece teknik değil, insani ve organizasyonel faktörlerin de önem taşıdığını belirtti. Kanda, güçlü bir emniyet ve güvenlik kültürünün derinlemesine geliştirilmesinin ve her aşamada her gün güvenliğin tesis edilmesinin gerektiğini bildirdi. Kanda, Sinop için de en baştan bu yana önceliklerinin güvenlik kültürü olduğunu ve bunun için gerekli teknoloji ve organizasyon transferini de hayata geçireceklerini söyledi.

AP1000 Reaktörü 100 kat daha güvenli

Westinghouse Asya Bölgesi Strateji ve Planlama Başkan Yardımcısı Mark Fecteau ise Türkiye'de planlanan üçüncü nükleer santral projesi için SNPTC ile birlikte hareket etmek için beklediklerini belirtti. Fectau, üçüncü nükleer santral projesinde AP1000 reaktörünün kullanılacağını belirterek Türkiye için ideal uygun reaktörün bu olduğunu ve 2. nesil reaktörlerden 100 misli daha güvenli olduğunu bildirdi. Fransa, Japonya, Kore ve Çin'de yerelleştirme çalışmaları yaptıklarını açıklayan Fectau, Türkiye için de heyacanlı olduklarını Türkiye'nin geleceğinin bir parçası olmaktan onur duyacaklarını ifade etti.

40 yıllık deneyimi Türkiye'ye taşıyacağız

SNPTC Kıdemli Başkan Yardımcısı Yu Wenbao ise nükleer alanındaki 40 yıllık tecrübelerini Türkiye'ye taşımak istediklerini belirterek, nükleer enerji endüstrisinin inşaat sürecinden her aşamasına kadar yerelleştirilmesinin çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Vira Haber

ENERJİ Haberleri

Marmara Ereğlisi LNG Terminali Enerji Arzı İçin Mesai Yapıyor
Türkiye Stratejik FSRU Tesisleriyle Adından Bahsettiriyor
Brent Petrolün Varil Fiyatı Ne Kadar Oldu
Keşiflerin Fatih'i Karadeniz'de Sondaja Devam Ediyor
‘Rüzgar Santralleri Orta Anadolu'ya Yayılmaya Başlıyor’